THY Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Candan Karlıtekin Hakan Çelik’in hazırlayıp sunduğu Kanal 24’de yayınlanan Haftasonu Moderatörü programına konuk oldu.
Çelik’in sorularını yanıtlayan Candan Karlıtekin, pilot maaşlarından rötarlara, yeni alınacak uçaklardan yer hizmetleri için kurulan TGS şirketine dek birçok konuda görüşlerini açıkladı.
“THY iş modelini yeniden inşa ettik”
2003 yılının Nisan ayında göreve geldiklerini önce birkaç ay süren geniş çaplı bir araştırma yaptıklarını belirten Karlıtekin, THY’nin bugünkü noktaya gelmesine kadar olan süreci değerlendirirken “Birçok veriye dayanarak gerçekçi, ayakları yere basan bir plan yaptık. THY iş modelini adeta yeniden inşa ettik. Dekor değişecekti. Hedefler farklı bir çizgiye doğru ilerletilmişti. 15 yıllık bir perspektifle, 5 yıllık bir tatbikat planı ortaya koyduk. Bu sene yüzde 16 oranında kapasite artırdık ama bunun kararını 2004’de vermiştik. Bu seferki kriz çok ağır bir krizdi. Biz planları yaparken her türlü dış şoklara karşı da şirketi muhafaza edebilecek tedbirler aldık. Ve bir değer yaratan şirket ortaya getirdik. Gidilen uçuş noktaları, kabin içi eğlence sisteminden ikrama, CIP lounge’larından ittifak kurduğunuz hava şirketlerine, şirketimizin içindeki idari yapısına kadar, pilot-uçak atamalarından bilgisayar programlarına kadar bir bütün halinde bu olaya bakmanız lazım” dedi.
“Bilgiler SMS ile gelir”
Zor ama zevkli bir iş yaptıklarını söyleyen Karlıtekin, yapılan hizmetin kalitesinden seyrine kadar herkes tarafından izlendiklerini anımsatarak şöyle konuştu: “Sürekli müteyakkız haldesiniz. Telefonum gece dahi hep açık. Benim SMS sistemim vardır. Bizim operasyon kontrol merkezinden en ufak hadise bile SMS olarak bana gelir. Geçen New York’ta uçağın lastiği patladı, yolcular otele alındı. Bunların hepsi SMS ile bana geliyor. Böyle günde ortalama 20 sms gelir.”
THY’nin en son 119. hat olarak Jakarta’yı açtığını belirten Karlıtekin, “Şu anda filomuzda kargo dahil olmak üzere 131 tane uçağımız bulunuyor. 12 tane 777, 7 tane de A-330 uçağını kesin alıma bağladık. Total 22 tane geniş gövde uçak gelecek bize. Bu uçaklar geldikçe bizim hat açma frekansımız da artacak” dedi.
New York First Class fiyatları
Yeni başlayacak olan Boeing 777’lerle New York uçuşlarında first class bilet fiyatının ne kadar olacağı sorusu üzerine Karlıtekin yaklaşık 6-7 bin dolara mükemmel bir yolculuk yapılabileceğini söyledi. First class uçuşlara ilginin daha çok ekonomik konjonktürlerden etkilenmeyen insanlardan geldiğini kaydeden Karlıtekin “Ekonomi kötü de gitse iyi de gitse belli bir hayat çizgisini temposunu tutturan insanlar buna itibar ediyor. Son zamanlarda iş aleminde ciddi olarak bütçeler kısıldı. Zaten rakiplerimizin probleme düşmesinin sebebi de biraz buradan kaynaklanıyor. Bırakın first class’ı, business class seyahatlerde bile kısıtlamalar geldi. Bizde belli bir artış trendi devam ediyor” diye konuştu.
Yabancı pilotlar ve pilot maaşları
Karlıtekin büyüyen filoyla birlikte oluşan pilot ve kabin görevlisi konusunda ise şöyle konuştu: “Kabin görevlisinde bir problemimiz yok. Sene başından beri 750 civarında alım tamamlandı. Bu rakam 1000’e doğru gidiyor. Pilot teminin de problem var. Yabancı pilotlara doğru bir açılım gösteriyoruz. Şu anda Çalışma Bakanlığı’nda çalışma müsaadeleri açısından işlemi süren pilotlar var. Yaklaşık 35-40 civarında yabancı pilot var. Çünkü küresel bir iş yapıyoruz. Bazen neden yabancı pilot alındığı soruluyor. ‘Hangi takımı tutuyorsun’ diyorum ‘fenerbahçe’ diyor. ‘Kaç tane yabancı oyuncu var’ diyorum. Demek ki, gerektiği zaman bundan rahatsızlık duymuyorsan küresel ölçekte iş yapan THY’nin de yabancı pilot çalıştırmasından doğal bir şey yok. Ama bizim tercihimiz yerli pilotlar. Açıkçası biz müracaat eden yerli pilotları almaya kalksak bizim dışımızdaki Türk şirketlerine zarar verme konumuna gelebiliyoruz.”
Karlıtekin, “Bir kaptan pilotun aldığı ücret sizce tatminkar mı” sorusuna ise “Bence tatminkar. Bir British Lufthansa ayarında ödeme yapmıyoruz, bir fark var ama uçurum yok” diye yanıt verdi.
Önümüzdeki yıl daha az rötar
Rötarlarda geçen seneye göre yüzde 3.5- 4 civarında ilave bir hacim geldiğini kaydeden Karlıtekin, “İstanbul’da birtakım mevsimsel değişiklikler de var. Herhalde iklim değişiklikleri ve küresel ısınmayla alakalı… Rüzgarlar değişiklik gösteriyor. Pistlerin biri bakıma alınmak durumunda. Mevcut pist uzatılacak. Havaalanında saat dilimlerinde isteyerek ya da istemeyerek yapılan ihlaller söz konusu. Bazen bizden bazen diğer havayollarından kaynaklanıyor. Buradaki düzen bozulduğu zaman domino taşı gibi etki oluyor. SHGM ve DHMİ önlem alıyor. Önümüzdeki yaz daha iyi performans bekliyoruz” diye konuştu.
HABOM
Sabiha Gökçen Havalimanı bünyesinde HABOM’la ilgili tüm projelerin yapıldığını ve ihale sürecine girildiğini bildiren Karlıtekin, “Orada 370 bin metrekare inşaat alanı olan bir geniş gövde uçak hangarı, bir de dar gövde uçak hangarı olacak. Birisi 3 geniş gövde uçak, diğeri ise 12 tane dar gövdeli uçak alabilen müthiş bir tesis... Senede 500-600 milyon dolarlık bir iş hacminden bahsediyoruz. Yaklaşık 3 bin 700 4 bin civarında mühendis ve teknisyenin çalışacağı bir kampüsten bahsediyoruz. Sene sonuna kadar bu işin yapımıyla ilgili ihale süreci tamamlamaya çalışıyoruz. Mart ayında inşaatlar başlar. 30 aylık bir inşaat süreci öngörüyoruz” dedi.
“Personelimize sahip çıkıyoruz”
Yer Hizmetleri için kurulan TGS şirketi ve mevcut çalışanların kaygıları ile ilgili görüşlerini de aktaran Karlıtekin şunları söyledi: “TGS şirketi şu anda faaliyete geçmiş durumda. Bu konuyla ilgili, THY’yi yönetilebilir bir şirket haine getirme, değer yaratan bir sistem oluşturma… 50 uçaklık bir THY’yi yönettiğiniz bir şekil ve şartlarda nasıl ki 131 uçaklı bir THY’ye farklı bir model lazım… Biz 2023’de 330 uçaklık bir THY’den bahsediyoruz. Biz bu günden o günkü idari yapılanmayı inşa etmek durumundayız ki, 330 uçaklık bir şirketi idare edebilelim. Yani şirketin yönetilebilir olması için biz TGS’yi kurduk. Burada yer işletme hizmetleri vereceğiz. Bunu sadece taşeronlaştırma mantığında bir iş olarak görürseniz… İnsanların işlerini kaybetme gibi endişeler olabilir. Call Center’da da onu gösterdik. Biz personelimize sahip çıkıyoruz. Onlara imkan ve fırsat veriyoruz. Bu fırsatı verme şansımız da şirketin büyümesinden kaynaklanıyor. Bu şekilde mümkün olan en az sıkıntıyla bu süreçleri yapıp, THY’nin ideal bir yapılanmaya doğru yavaş yavaş evrimlenmesini sağlıyoruz.”