Krize rağmen Southwest büyüyor
ABD’deki havayollarının 2008’de sadece yakıt için 61 milyar dolar ödeyecekleri ve toplamda 10 milyar dolar zarar edecekleri öngörülüyor. Bu, 2002 yılından sonra beklenen en büyük zarar! Bu duruma rağmen Southwest’in yıl sonunda net 196 milyon dolar kâr etmesi söz konusu.
Peki, bu nasıl olabiliyor?
Her şeyden önce kaya gibi sağlam bir iş planı ile yola çıktılar. En akıllı yönetici ve danışmanlara sahip oldukları gibi, kurucuları Herb Kelleher sayesinde 70’li yıllardan beri havacılığın ticari boyutunu da, insan kaynağına yatırım politikasını da en doğru uygulayan onlar.
‘Havacılıkta her şeyi basit tut’ (Keep It Simple Stupid/KISS) felsefesinin sahibi ve doğru uygulayıcısı olan Southwest, yaşanmakta olan kriz öncesinde minimum riskli bir strateji izleyerek petrol alımında hedging (fiks bir fiyattan garanti vererek belli bir süre satın alma) uyguladı. Bu strateji sayesinde ise 2008 yılında kullanacağı petrolün tam yüzde 70’lik dilimini varili 51 dolara mal etmiş oldu. Şu anda petrolün varil fiyatı 140 doların üstünde. ABD’deki diğer havayolları başa baş noktada bir maliyetle bile uçabilmek için yüzde 80 civarında doluluğa ihtiyaç duyarken, Southwest yüzde 40 doluluk üzerine çıktığında kâra geçmeye başlıyor. ABD’nin dev havayolları United ve American bu yıl toplam 378 uçağı filolarından çıkartıp 10 bin 300 personelin işine son verirken, Southwest yüzde 3’lük büyüme planlıyor. Ülkede yaşanan kriz aslında o kadar büyük ki, Southwest bile son 10 yılın en düşük kârını 196 milyon dolar ile bu yıl yapacak.
Krizler konvansiyonel iş planı olan ve standart düşünen şirketler için yıkıcı olurken Southwest gibi havayolları için yeni fırsatlar doğuruyor. Tüm diğer havayolları artan maliyetlerle başa çıkmak için bagajdan bile ekstra bedel tahsil ederken Southwest’in bu nedenle yolcu sayısı artıyor. Geniş öngörü kabiliyeti ve değişime ayak uydurabilme becerisine sahip yöneticileri olan hiçbir şirketin bileğinin bükülemeyeceği örneği olan bu havayolu, bana otobüsçülerin kullandığı ve çok doğru bulduğum ‘Otobüs garajdan nasıl çıkarsa öyle devam eder’ deyişini hatırlatıyor. Havacılığa ‘Uçak nasıl pist başı yaparsa o kadar sağlam ve sorunsuz bir uçuş gerçekleştirir’ şeklinde uyarlamak herhalde doğru olur. Southwest’in 1971 yılından beri başarı ile devam eden havacılık serüveni gibi…
Bence tüm işletme, ekonomi ve özellikle havacılık okullarında bu havayolu örnek vaka olarak incelenmeli, zira öğreneceğimiz çok şey var.
ABD’de başlayan bu sektörel krizin sona ermesi 2001 sonrasına kıyasla daha uzun sürebilir. O krizde sorun biliniyor ve tanım çok netti; 11 Eylül. Ancak bu defa belirsizlikler çok fazla ve bana daha uzun sürecek gibi geliyor.
Tolga Turgut-Akşam