İşte Türk Havak’ın yürüttüğü hukuk mücadelesinin özeti…
TESCİL DAVASINDAKİ HUKUKİ SÜREÇ
22.01.2004 tarihinde kabul edilen 5072 sayılı kanun, Vakıflardaki üyelik aidatlarının kaynağından yani maaş bordrosundan kesintisini iptal etmiştir. Bu yasal düzenlemeyle beraber THY A.O. ‘da çalışan tüm personelin zorunlu vakıf üyeliği isteğe bağlı olmuş, bunun neticesinde Vakfın 1992 yılında bir yönetmelikle uygulamaya koyduğu II. Emeklilik sistemine dahil olan üye kalmamıştır. Bunun üzerine, Vakfın tüzel kişiliğinin 5072 sayılı kanuna uyarlanması doğrultusunda THY A.O. Personeli Sosyal Yardım Vakfı’nın 27 – 28 Mayıs 2004 tarihlerinde yapılan Olağanüstü Genel Kurulu II. Emeklilik sisteminden hali hazırda maaş alanlara II. Emeklilik fonundaki tutarın karşıladığı 65 ay maaşı defaten ödeme kararı alarak, II. Emeklilik sistemi ve II. Emeklilik fonunu yürürlükten kaldırmıştır. THY A.O. Personeli Sosyal Yardım Vakfı bu olağanüstü genel kurulda alınan vakıf senedi değişikliklerinin tescili için 07.06.2004 tarihinde, İstanbul 8.Asliye Hukuk Mahkemesine başvurmuş, hasımsız olan bu davaya II. Emekliler taraf olarak, mahkemeden tescilin reddini talep etmişlerdir.
Yaşanan uzun yargı süreci sonucunda, Yargıtay 18.Hukuk Dairesinin 2009/2828 ve 2009/6978 karar sayılı ve 14.09.2009 tarihli ilamıyla ilk bozma kararından farklı olarak, ileride II. Emeklilik maaşı ödenmesine olanak olmadığı ihtimali bulunsa bile Vakfın yeni üye kaydederek gelirini arttırması gerekçesiyle, onama kararı vermiştir.
Akabinde Sayın Mahkemenin verdiği red kararı Yargıtay 18. Hukuk Dairesi tarafından onanmıştır. Bu onama kararına karşı THY A.O. Personeli Sosyal Yardım Vakfı tarafından 26.10.2009 tarihinde karar düzeltme talep edilmiş, Vakfımızın gerçeklerini ortaya koyacak tüm çalışmalar en üst seviyede yapılarak yargıya intikal ettirilmiştir.
Sonuç olarak, Yargıtay 18.Hukuk Dairesi’nin 2008/47 Esas, 2008/274 sayılı kararı, 14.06.2010 tarihinde, 2010/8938 sayılı karar ile “ KARAR DÜZELTME “ şeklinde THY A.O. Personeli Sosyal Yardım Vakfı lehine sonuçlanmıştır. Hiç şüphe yok ki, uzun soluklu bu hukuki mücadele yargıda sehven (yanlışlıkla) verilen kararların, re’sen (kendiliğinden) düzeltilebileceği yolunun her zaman açık olduğunu gösteren aynı zamanda yargı bağımsızlığını ve ona gereken güveni perçinleyen bir hukuki zafer niteliğindedir. Vakfımız gelinen bu noktada güçlü duruşunu, haklılığını ve doğru yolda ilerlediğini bir kez daha kanıtlamış, gün geçtikçe çoğalan üye sayısıyla, THY A.O.’nun yadsınamaz büyümesine ve global anlamdaki prestijine layık olduğunu kanıtlamıştır.
Tüm faaliyetlerini yardımlaşma dayanışma eksenine oturtmuş Türk Havak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da aynı coşkuyla güzellikler üretmeye devam edecek, güzide kurumumuzun sessiz çoğunluğunun anlamlı sloganını dillendirecektir. “ KENETLENELİM, KANATLANALIM “