THY, padişahlık oldu!
Tek cümleyle söylersek; işi “demirden kuşları; kazasız-belasız pistlerden kaldırıp, özürsüz- defosuz havada bulutların üstünde kilometrelerce ötelere uçuran ve kırılmadan- bükülmeden- çakılmadan pistlere indiren” bir organizasyon.
Kaç milyon civata!
Kaç bin parça!
Demirden kuşları, “kaldırmak- uçurmak- indirmek” insan hatası ihtimalini sıfıra çivilemeyi gerektiriyor.
Uçak şirketi kurmuşsan.
İbadetin; sıfır hata olmalı.
Niçin İngiliz Havayolları’na, İsviçre Havayolları’na hiç nazar değmiyor, uçakları düşmüyor? Allah, İngiliz’i Türk’ten daha fazla gözetip koruduğu için değil; pilotundan takozcu işçisine kadar bütün organizasyon “sıfır hatayla çalışmayı ibadet yaptığı ve ibadetini hiç bozmadığı” için... Uçak şirketi yönetimini de “padişahlık” tavrından uzaklaştırdıkları için...
THY uçağı neden çakıldı?
Kule mi hatalıydı?
THY’yi yönetenler mi?
Zaman bize gösterecek.
Bu talihsiz kazadan yararlanarak birkaç gün size THY’nin son durumunu yazacağım.
***
THY, denetlenen şirketti.
1933’te kurulmuştu.
Kurulduğu günden beri yani 76 yıldır üç koldan titizlikle denetleniyor, THY’de kıl oynasa, pencere gıcırdasa, kuş uçsa toplumun haberi oluyordu.
Necati Doğru’nun Vatan Gazetesi’ndeki yazısına ulaşmak için:
http://haber.gazetevatan.com/haberdetay.asp?tarih=11.11.2007&Newsid=225596&Categoryid=4&wid=108