THY işçileri 7 yıllık ölü toprağını dağıttı!
Dikkat isterim. Sadece görüneni değil, görünmeyeni de görecek, özenli, vicdanlı, ahlak dışına çıkmayan, “işçiyi ekonomi çöker diye korkutarak” iktidar yağcılığı yapmayan bir bakış isterim.
Kısaları yakarak değil....
Uzunları da farlayarak...
Görebilecek adam isterim...
THY’nin pilotları, hostesleri, mühendisleri, teknisyenleri, meydan işçileri, sadece sendika üyesi olanlar değil sendika kapsamı dışında olanlar da birlikte, “7 yıllık ölü toprağını niçin dağıtıp savurma” ihtiyacı duydular?
Soruya cevap isterim.
7 kocaman yıl.
Ekonomik krizin patladığı ve faizden beslenen zenginler ile varlıklar hariç toplumun hemen her kesimini bir gecede yarıyarıya yoksullaştığı 2000 yılından beri, Türkiye’de hiçbir ciddi işçi diklenişi, hak isteyişi, grev yapma eylemi olmadı. Lastik, Cam, Madencilik sektörlerinde ve belediyelerde genel hizmet iş kolunda “9 önemli grev, millli güvenlik gerekçesiyle” ertelendi.
22 çeyrektir ekonomi ortalama olarak yüzde 6’ın üzerinde büyürken, memurlar, esnaflar, emeklililer, çifiçiler gibi işçiler de “bu övünülen, gurur duyalan, istikar bahşeden ve iktidar partisine yüzde 47 oy kazandırdığı ifade edilen büyümeden” paylarını alamadılar.
Grev yaparsak:
İşyerimiz batar.
İşimiz elimizden gider.
İşsiz kalırız.
Grev yaparsak:
Patron kızar.
İktidar bozulur.
Bizi işten atar.
İş bekleyen milyonlarca işsiz var, daha ucuz ücrete onları çalıştırır korkusunun esiri oldular. İşverenler ve Birinci Tayyip Erdoğan ikitidarı, “eksik istihdam politikasını” demoklesin kılıcı gibi çalışanın başında tututular. Çok sayıda işsizin olduğu bir toplumda, işçinin büyüme yüksek olsa da, ancak enflasyon kadar ücret artışı sağlayabileceği yapıyı 7 yıl boyunca sürdürdüler.
Belge sunayım.
Rakkama döküp yazayım.
2000 yılından önce; yılda 50 bin işçi grev yaparak ücretini artırma hakkını kulanıyordu, 2000 yılından sonra yılda greve çıkan işçi sayısı 2 bine indi.
İşçiler; 7 yıl boyunca üstlerine “ölü toprağı serpilmiş” gibi beklediler. Grev hakkını neredeyse kullanmayı hepten unuttular. THY’nin çalışanlarının “greve evet” demesi bu 7 yıllık ölü toprağının savurulup dağıtılmasıdır.
Çok kıymetlidir.
Ekonomi büyüyor
İşçi hakkını almalı.
Doğal olan budur.
Sandık iradesini ortaya koydu, halk istikrara yüzde 47 oy verdi diye iktidar alkışlaması yapan yazarlar, THY çalışanlarının “grev oylaması sandığından çıkan evet iradesine” de saygı göstermelidirler.
Demokratlık beklerim.
Demokrat iseniz!
İşçinin istediğini verirsiniz.
Ekonomi zarar görür ya da milli güvenlik gerekçesiyle grevi erteleme yoluna gidecek iktidara sempatiyle bakamazsınız. Genelde grev oylamarı için hükümetler, “1 günlük grev oylaması süresi” verirlerdi. Tayyip Erdoğan iktidarı, oylamaya sendika üyesi olmayan kapsam dışı personel de katılsın, böylece “greve hayır çıksın” diye düşünmüş olsa gerek “THY’de grev oylama süresini 4 güne” uzattı.
Yine de beklediği olmadı.
“Greve evet” çıktı.
İşçi ölü toprağını dağıttı.
Şimdi; özellikle iktidar yağcılığı yapmakta olan gazetelerde yazanlarla, çok demokrat olduklarını söyleyen yazarlar; “Grev oylaması sandığından çıkan iradeye” saygılı olduklarını göstermeliler. Greve evet demiş işçi düşmanlığı yönünde yazı yazmamalılar.
Demokratlık budur.
Demokratlığınızı görelim.