LUBITZ RAPORUNU ŞİRKETTEN SAKLAMIŞ

Dünya, Lufthansa-Germanwings Havayollarına ait Airbus A320 yolcu uçağını Fransa Alpleri'ne çakarak kendisiyle beraber 149 kişinin daha ölümüne neden olan Alman pilot Andreas Lubitz'i konuşuyor. Alman gazetesi Bild, Lubitz'in 2009'da eğitimine ara vermesinin sebebi olarak pilotun depresyona girmesini gösterdi. Buna göre Lubitz, 1.5 yıl psikiyatrik tedavi aldı. Basına yansıyan bir başka iddia da 27 yaşındaki pilotun, yakın zaman içinde kız arkadaşından ayrılması nedeniyle bunalımda olduğuydu. Polisler, pilotun Düsseldorf’taki evinde yaptıkları aramada, Lubitz'in, doktordan uçuş gününü de kapsayan 'iş göremez' raporu aldığını tespit etti. Polis, raporu evde yırtılmış olarak buldu.

Düsseldorf savcılığı, basına yaptığı açıklamada "Olay gününü içeren ve yırtılmış olarak bulunan hasta raporu, ilk belirlemelere göre, ölen kişinin hastalığını işverenden ve mesleki çevresinden gizlediğini gösteriyor" ifadelerini kullandı. Ancak raporun içeriği açıklanmadı. Polis, Lubitz'in uçak düştüğünde Marsilya'da olan anne ve babasını da sorguya aldı.

Dosyasına işlenmiş

2013 yılında Lufthansa'nın yan kuruluşu Germanwings uçaklarında yardımcı pilot olarak göreve başlayan Andreas Lubitz'in sağlık dosyasında 'ağır depresif atak' geçirdiği bilgisi var. Bild gazetesine göre Lubitz'in psikolojik sorunları Federal Havacılık Dairesi'nde bulunan dosyasında, özel ve düzenli tıbbi muayeneden geçmesi gerektiğini belirten 'SIC' koduyla yer aldı. 'SIC' kodu pilotluk lisansına da işlendi. Pilot, kazadan bir hafta önce salı günü, özel ve düzenli tıbbi muayeneden geçti. Polisin soruşturmasında pilotun eylemi için siyasi ya da dini bir sebep bulunmadı. Yardımcı pilotun ABD'nin San Francisco kentindeki intihar olaylarına sahne olan Golden Gate Köprüsü'nde fotoğraf çektirmiş olması da dikkat çekti.

Baltayla denedi

Uçağın düşüşüne ilişkin yeni detaylar da çıkmaya devam ediyor.

Lubitz'in kokpit kapısını kilitlemesi nedeniyle içeri giremeyen kaptan pilot Patrick S.'nin kapıyı kırmak için her yolu denediği belirtildi. Kapıyı yumruklamasına ve tekmelemesine cevap alamayan kaptan pilot, uçakta bulundurulan baltayı da kullandı. Ancak kaptanın bu çabası da sonuç vermedi. Uzmanlar, bu olayı bir intihar değil, “amok krizi” olarak niteliyor.

“Amok Krizi” nedir?

Amok, Güneydoğu Asya’dan literatüre yerleşmiş bir kavram. Amok olaylarında bir şeye öfkelenen, içi kin ya da nefretle kaynayan kişi cinnet getirerek mümkün olduğu kadar çok kişiyi öldürme gayretiyle rastgele etrafa saldırıyor.

O kural uygulansa uçak düşmeyebilirdi

Kazayla ilgili en çok eleştirilen konulardan biri yardımcı pilot Lubitz'in kokpitte yalnız bırakılması. Uzmanlara göre ABD'de uzun süredir uygulanan kokpitte sürekli iki kişi bulundurma mecburiyeti olsa bu kaza önlenirdi. Avrupa Birliği ülkelerinde böyle bir yasal düzenleme yok. Sadece Finlandiya Havayolları Finnair ile İrlanda'nın Ryanair Havayolları’nda kokpitte iki görevli bulundurma şartı var. Kazadan ders çıkaran Almanya ve birçok havayolu şirketi kokpitte iki görevli bulundurma kararı aldı.

Uçmak büyük tutkuydu

Almanya'nın batısında, Frankfurt ile Bonn arasındaki ufak bir kasaba olan Montabaur'da 1987'de dünyaya gelen Andreas Lubitz, zaman zaman bu kasabada annesiyle birlikte kalıyor. Ancak Lubitz'in Düsseldorf kentinde de kendisine ait bir dairesi var. Ayrıldığı kız arkadaşının da Lubitz'le birlikte burada yaşamış olduğu basına yansıdı. Lubitz'in annesi Protestan Kilisesi'nde org sanatçısı olarak çalışıyor. Babası ise İsviçre'de cam mühendisi. Spora merakıyla tanınan Lubitz, özellikle maraton koşularına katılıyordu. Lubitz, pilotluğa da Montabaur'daki bir havacılık kulübünde 16 yasında başlamış. Arkadaşları arasındaki lakabı ise 'Domates Andy'. Bu lakap, Lubitz'in uçaklarda host olarak çalıştığı dönemlerde domates suyu dağıtmasından geliyor.

Celal ÖZCAN / Hürriyet