Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Candan Karlıtekin, haber kanalı 24’te Hakan Çelik’in sorularını yanıtladı. THY’nin Avrupa’nın en büyük havayolu kuruluşları arasına girdiğini söyleyen Karlıtekin, Kevin Costner’la çekilecek reklam filminin büyük ses getirmesi beklenen senaryosunu da ilk kez canlı yayında açıkladı. Karlıtekin, uçak içinde cep telefonuyla konuşmaya izin vermeyeceklerini yolcuların sadece mesaj atabileceklerini söyledi.
H.Ç: Kevin Costner geliyor reklam kampanyası için. Reklam filminin senaryosuna dair detayları paylaşır mısınız?
C.K: THY bileti ağırlıklı olarak yurt dışı da satılıyor artık. Bu THY ile ilgili algı problemini hallettiğimiz anlamına geliyor. 11 Ocak’ta Kevin Costner geliyor. Ajanstaki arkadaşlarım belki kızabilir ama ilk kez burada senaryoyu açıklıyorum: Star Alliance’a girdik, orada bir reklam vardı orada kırmızı halı üzerinde. Kendinizi film yıldızı gibi hissedin diye… Bu da onun devamı. Kevin geliyor, mutlu bir şekilde havaalanına geliyor aynaya bakarken birden gidiyor yerine bir işadamı geliyor. Aslında o işadamıymış ama öyle güzel yolculuk yapmış ki kendini Kevin Costner gibi hissetmiş. Yurt dışında da yayınlanacak bu filmler tabii. Netice alırsak yıldızların sayısını çoğaltabiliriz. Bizim bir ajansımız var birkaç aktör söz konusu oldu. Aralarından en optimal noktayı Kevin Costner’la yakaladık. Pierce Brosnan da adaylar arasındaydı. Çok yüksek rakamlar talep edenler de oldu. Tahminim şubat başı reklamlar dönmeye başlar.
Hakan Çelik: Filonuza yeni uçaklar katılmaya devam ediyor. En son Hindistan’dan kiralanan Boeing 777’ler geldi. Yakın dönemde başka hangi uçaklar gelecek?
Candan Karlıtekin: Şu anda 3 tane 777 -300 ER dediğimiz uçaklardan kiraladık 2,5 yıllığına… Bunları ara dönem uçakları olarak düşünüyoruz çünkü önümüzdeki ihalede yine menzil kapasitesi büyük olan uçaklardan alacağız. Bu o döneme kadar cari ihtiyacı giderecek. Bunlar 15 bin kilometre menzilli uçaklar böylelikle THY de menzil itibarıyla da müşteri konforu itibarıyla da yeni bir perspektif yakalamış oluyoruz… Bu 312 koltuklu bir uçak, first class uygulaması var. Hiç durmadan Los Angeles’a gidebilirsiniz, hatta Avustralya’nın batı tarafına ulaşabilirsiniz.
H.Ç: Ekonomik krizin büyük boyutlara ulaştığı bir dönemde “First Class” uygulamasına neden ihtiyaç duydunuz?
C.K: Şöyle ki her dönemde kaybedenler olduğu gibi kazananlar da oluyor. Ve belli bir kesim yani first class kullanan kesim bundan feragat etmez. Mesela businesss class öyle değil, şu anda British Airways’in en büyük sorunu Londra merkezli businesss uçuşlarda büyük bir düşüş var. Business class bu ekonomik duruma daha duyarlı ama first class öyle değil. Parası olanlar bu konforlarından vazgeçmiyor.
H.Ç: THY’de business class ekonomik gelişmelerden olumsuz yönde etkilendi mi?
C.K: Bizde olmadı çünkü bizim ürünümüz iyi ve fiyatı rekabetçi. Orada bir geri gelme yaşamadık.
H.Ç: Başka yeni açılacak hatlar var mı?
C.K: Latin Amerika var. Daha evvelde beyan etmiştik. Senegal üzerinden. Dakar üzerinden Brezliya’ya uçuyoruz. Oraya 340’ları vereceğiz çünkü uçak batıya doğru giderken direnç aldığı için menzil sorunu yaşanıyor. Batıdan doğuya gelirken bir problem yok ama full kapasiteli uçak Sao Paulo’a gidemiyor ara istasyon yapıyoruz. Bir de biz zamanında Senegal ve Brezilya’dan bu iki nokta arasındaki kabotaj diyebileceğimiz onların yolcu taşıma haklarını aldık THY olarak… Brezilya’ya gidecek bir yolcuyu Dakar’da bilet satıp Brezilya’ya götürebiliriz. Latin Amerika ile ciddi ilişkileri olan bir ülke. Operasyon daha fizible hale gelmiş oluyor. Özellikle Ortadoğu yolcusu çok Latin Amerika’da.
H.Ç: Latin Amerika da başka ülkeleri de planlıyor musunuz?
C. K: Artık o filo imkânları nispetinde olacak. Arjantin zor, önce Brezilya’yı oturtmamız lazım. Belki 1 yıl sonra Dakar ve Sao Paulo’yu ayırmamız lazım tutunduktan sonra. Sau Paulo 17 milyon nüfuslu bir şehir. Orası bir toplama noktası. Yeni hatlardan Nairobi var açacağımız. Örneğin Kenya asıllı olan ABD’nin yeni Başkanı Barack Obama köyüne gitmek istiyorsa biz THY olarak önce İstanbul’a buradan da evine götürebiliriz..
H.Ç: Kanada’da açmayı planladığınız bir hat vardı…
C.K: Mart'ın 23’ünde Sivil Havacılık Genel Müdürü gidiyor. Vergilerle ilgili. Bu Toronto’nun açılması da yakınlaşıyor. Bizim dördüncü 777’yi almamız çok büyük ihtimal aynı seriden kiralık. O gelirse nisan sonu gibi düşünebiliriz.
H.Ç: 2,5 yıl sonra bu uçakları göndereceksiniz o zamana kadar yerine yenilerini almış olarak mı düşünüyorsunuz?
C.K: Tabii biz şu anda 19 Ocak’ta teklif verme süresi doluyor. Teklifler, müzakereler 2-3 ay sürer. Hazirana doğru bu ihaleyi sonlandırırsak yaklaşık 2 yıl içinde uçaklar teslimata başlar. Ekonomik şartlardan ötürü birçok havayolu siparişlerini erteleme ya da iptal etme yoluna gitti. İleriyi çok iyi göremediklerinden. Nitekim biz bu yüzden 4 tane Airbus’tan A321 tipinde uçak aldık. Yeni, peşin para... Fiyatı görünce dayanamadık aldık… Ne kadar ödediğimizi söyleyemem çünkü fiyatları paylaşamıyoruz. Bizim dar gövde uçaklarda 3’er koltuk var. Business class uygulamasında ortayı boş bırakıp yanlara yolcu alıyoruz. Şimdi buradaki koltuk şekli 2’li. Geniş 2’li ve ciddi oranda yatar koltuk. Ürün biraz daha çekici hale geliyor. Şu anda 2’si ocağın ikinci haftasında.. üçüncüsü ocağın son haftasında ve dördüncüsü şubatta giriyor. Sıfır, pırıl pırıl uçaklar…
H.Ç: Uçak sayısı 130’a doğru gidiyor galiba?
C.K: Valla 127’yi bulduk... Bazen bağlı olduğumuz sayın bakan da soruyor kaç uçak var diye. Kısa bir tereddüt yaşayıp hemen cevap veremediğimizi görünce “Çobana sorsam koyunların sayısını bilir siz bilmiyorsunuz” diye takılıyor.
H.Ç: Yeni uçak son dönemde çok katıldı filoya. THY çok hızla büyüyen bir şirket. Önümüzdeki birkaç yılda rakamsal olarak ne hedefliyorsunuz?
C.K: Şu an için biz 23 milyon, 4 milyon da Sun Express’in üzerinden yolcu taşıdık... Anadolu Jet de içine dahil... Toplam 27 milyonunun üzerinde yolcu taşıdık... Bu rakamları her yıl %15-20 büyütebilirsiniz. Bizim de zaten Cumhuriyetimizin 100. yılında 2023 için özel bir anlamı var. O tarihte tahminimiz filomuz 300 uçaktan az olmaz, azami 374 uçak şeklinde… İyimser ya da kötümser senaryolar arasında böyle bir rakam söz konusu.
H.Ç: Sizin verdiğiniz bu 300-400 sayısı Avrupa’da ilk 5’ler arasında…
C.K: İlk 3’e gireriz o zaman. Çünkü Lufthansa’nın 450-470 arası var ama bir kısmı küçük uçaklar. Geniş gövde uçakta biz iyiyiz.
H.Ç: Rötarların azalmış olması müşteri memnuniyetini arttırıyor, kabin içi hizmetlerde de ben bir yolcu olarak çok memnunum…
C.K: Kabin içi sistemlerde sürekli bir geliştirme içindeyiz. Bu yeni uçaklarda eğlendirici sistemler var. İkram konusunda çok iyiyiz, iç hatlarda bile. Uzun menzil uçuşlarda açık ara öndeyiz. Hostes eğitimlerine çok önem verdik son zamanlarda. Bir ara hızlı büyümeden ötürü aksaklıklar olmuştu ama şimdi herkes işini öğrendi.
H.Ç: Kısa dönemde pilot ve hostes alımı var mı?
C.K: Var, şu anda mülakatlar devam ediyor... İngilizce, Psikoteknik ve diğerleri... Minimum 700 hostes istihdam edeceğiz. First officer alımları. Belki yabancı kaptan alımları olacak. Türk kaptanlar yetişene kadar… Şu an 777’yi uçuracak Türk pilotları yetiştiriyoruz mayıs haziran gibi… Şu an bir daralma var, iyi kaptanları 1 ya da 2 yıl istihdam etmeyi planlıyoruz.
H.Ç: Uçak içinde cep telefonu kullanımı ne oldu?
C.K: Buna izin verdiğiniz zaman kabin içini düşünün. Henüz cep telefonu ile kullanma adabı oturmadı. Sms ve veri aktarmaya izin vereceğiz. 2009 içinde özellikle uzun menzilli uçaklarda başlayabilir. Teknik engel ortadan kalkıyor.
H.Ç: Bosna Havayolları’nın ne kadarını aldık?
C.K: % 49’unu aldık. Ayrıca oranın yönetimi tamamen % 50 esasına göre yönetim ilkeleri ona göre düzenlendi. Zannediyorum 1 ay içinde ekiplerimiz oraya gidip işleri ele alıp uçuracak. Bu bir süreç meselesi. Biz Avusturya ile ilgilenmeye devam ederdik ama bazı şeyler uymadı bıraktık… Şirket alımına açık olduğumuz malum olunca muhtelif şirketlerin teklifleri geliyor.
H.Ç: İtalya’nın ulusal havayolu Alitalia size başvurdu mu?
C.K: Doğrudan bir yaklaşım olmadı, ama bu birleştirme işini yapanlar nabız yokladı. Belki de bu Alitalia’dan gelen bir istekti..
H.Ç: Bir izleyicimiz soruyor Strasbourg hattı neden kalktı? Tekrar olacak mı?
C.K: Siyasi olarak önemi olan bir şehir, ama büyük zararlar yaşanmış başladığı günden biri. Zarar marjı en yüksek hat olmada başı çekiyor. Hemen yakınında Basel ve Stuttgart var… Sistematik zarara göz yumamayız.
H.Ç: Avrupa’da en yoğun seferin olduğu şehir?
C.K: Paris, Londra, Dusseldorf çok yoğun gidiyor. Ukrayna da 6. noktayı açacağız. Moldova Kişinev var. Doğu’da İran’da Meşer’e başlıyoruz.
Artık her yere gideceğiz. Ben mesela Katmandu’yu çok istiyorum… Avrupa’dan ciddi şekilde yolcu taşırız. Bangladeş’e bakıyoruz.. Irak Bağdat hattı devam ediyor, Iraklılar, Amerikalılar var. 4 sefer uçuyoruz.. Bizden başka Avrupa’da Irak’a uçan şirket yok. Kabil’e şu an düzenli sefer düşünmüyoruz, arada Ariana uçakları var.
H.Ç: Geri dönüşlerden size ulaşan ilginç şeyler var mı? Bakanlardan filan?
C.K: Frankfurt Kitap Fuarı’nda Cumhurbaşkanı Gül.. kendileri ana uçağıyla gittik.. güzel takdir cümleleri duyduk..
H.Ç: Şu anda elimde 75. yıl anısına 75 büyük usta diye bir cd çalışması var..
C.K: Daha evvel İncesaz ve Macar senfoni orkestrasıyla bir çalışma vardı. Türk müziğinin 500 yıllık serüvenini çok değerli isimlerle yorumlattık. Bunları tüm personele yılbaşı hediyesi olarak verdik. Ocak ayı ortasında bizimle çok uçan yolcularımıza hediye edeceğiz... Sonra da piyasaya sürülecek...
Medyatava.net