C) UÇAKLAR
1- Trablusgarp Savaşı: Dünyada uçakla ilk bildiri, İtalya-Osmanlı Trablusgarp savaşında, İtalyanlar tarafından kullanıldı. 15 Ocak 1912 günü İtalyanlar yerli direniş liderlerinden Süleyman El-Barunî’yi Türkler aleyhine kışkırtmak amacı güden mektupları, uçakla havadan atmışlardı. Metinde daha çok Arap-Osmanlı ayrımı kışkırtan, psikolojik amaçlı ifadeler kullanılmıştı. Örneğin bir tanesinde “İtalya hükümetinin bu kıtayı kesin işgali altına almaktaki amacı, sizin ve bizim çıkarlarımızı sağlayıp kollamak ve ortak düşmanımız olan Türkleri buradan atmaktır. Biz sizi Türklerin vergi almak için yaptıkları baskılar ve askerlerinin zulmünden kurtarmaya geldik. Türkleri bırakınız, size vereceğimiz tohumluk ile ziraat yapınız...” Bu beyannamelere karşı Trablusgarp’ta toplanan Libya ve Osmanlı liderlerin Avrupalı gazetecilere verdikleri birlik mesajı da önemliydi. 15 Ocak’ta bu kez yeni bir İtalyan bildirileri Osmanlı Ordugâhına uçaktan atıldı. Osmanlılarla birlikte savaşan Araplara hitaben yazılı bildiride “hem dini özgürlük hem de rahat yaşam” teklif edilmişti. Özellikle “Biz şevkatli insanlarız. Sizin ananız olan Trablusgarp ile evlendiğimiz için sizlerin babanız sayılırız!” ifadesi çok ilginçti. Aynı bildiride silahları ile İtalyanlara katılacak olan yerli Araplara bir Napolyon altını ile bir çuval buğday, arpa verileceği, siyasi-dini önderlerin de maaş alacağı belirtilmişti. 17 Ocak’ta İtalyanlar’ın attıkları diğer bildiride, bu kez silahlarıyla teslim olan Araplara para olarak 20’şer Frank ile bir çuval arpa veya buğday verileceği garantileniyordu! İtalyanlar savaşta istediği sonucu alamayınca havadan propaganda amaçlı bildirileri atmaya devam etmişlerdi: Mayıs 1912’de atılan bildiride Araplara Rodos ve Onikiada işgalini duyurarak Osmanlılara güvenini sarsmak istemişlerdi. Araplara yönelik son atılan İtalyan bildirisinde ise “İtalya ile savaştan vaz geçerseniz size altından yollar ve yağ denizleri açacağız” denilmişti.
2- Osmanlı İmparatorluğundaki Faaliyetler: Osmanlı Müdâfaa-i Hukuk-u Nisvan’ın (Osmanlı Kadınlarının Hukukunu Savunma Derneği) aldığı bir kararla, üyelerinden Belkıs Şevket Hanımın uçakla İstanbul semalarından atacağı bildirilerle, orduya uçak alım kampanyasına İstanbulluların dikkatini çekmeyi hedeflemişlerdi. 30 Kasım 1913 Pazar günü Ayastefanos (bugünkü Yeşilköy) hava meydanından Pilot Fethi Bey’in kullandığı Dépardussin tipi uçakla havalandılar. Beyazıt, Beyoğlu, Pangaltı, Hürriyet Meydanı üzerinden uçarlarken Belkıs Şevket Hanım, dernek üyelerince yazılmış kartları aşağıya attı. Kartlarda günümüzün Türkçesiyle “Osmanlı Kadınlarının Hukukunu Savunma Derneği üyesi ve Kadınlar Dünyası Dergisi yazarlarından Belkıs Şevket, Osmanlı ve İslam kadınlığı havada uçarken Kadınlar Dünyası adı ile ordumuza bir uçak armağan etmesini din, mezhep ayrımı yapmaksızın Osmanlı Kadılığından bekler.” ifadesi yer almaktaydı. Ancak bu girişim çok başarılı olamamıştı.
14 Aralık 1913 günü Paris-İstanbul-Kahire seferini yapan Fransız pilot Vedrines, Blériot tipi uçağıyla İstanbul üzerinde bir gösteri uçuşu yaptı: Dolmabahçe Sarayı üzerinde Padişah Sultan Reşat’a saygısını sunmak için bir Osmanlı bayrağı attı. Ardından Tarabya Koyunda demirli Fransız gemisi Jeanne-Blanch’a Fransız, Haliç’teki Donanma gemilerine de Osmanlı bayrakları atmıştı.
15 Şubat 1914 günü İstanbul-Kahire seferini yapan Pilot Yüzbaşı Fethi ve Rasıt Yüzbaşı Sadık Beyler, Blériot tipi uçağıyla Halep’ten kalkışlarından sonra şehir üzerinde bir tur atarak, aşağıya Osmanlı bayrakları atmışlardı. 4 Mayıs 1914 günü İstanbul-Kahire seferini tamamlamaya çalışan Pilot Yüzbaşı Salim ve Rasıt Kemal Beyler Blériot tipi uçağıyla, Kudüs-El Ariş rotasında Kudüs’ten aldıkları içi dolu posta çantalarını Gazze kasabasına atmışlardı.
3- Çanakkale Savaşı: Havadan psikolojik amaçlı propaganda bildirisi atma eylemi Çanakkale savaşında enikonu gelişti. Savaş içinde ilk kez Türkler İngiliz mevzilerine 27 Mayıs 1915 günü, Urduca (Günümüzde Pakistan’ın resmi dili. O.G.B.) yazılmış broşürleri havadan attılar. Broşür, Hintli askerleri “Müslüman kardeşlerine karşı savaşmamaya çağırıyordu!” Ancak Anzak birliklerinde savaşanlar Hintli Sih ve Gurkalar’dı. Onlar Urduca okuyamadıkları gibi Hint asıllı olduklarından Müslümanlardan nefret etmekteydiler. Dolayısiyle girişim baştan başarısız olmuştu. Aynı şekilde Fransız birliklerinin içerisindeki Cezayir, Fas, Senegal vb. Kuzey Afrikalı Müslüman askerlere de Arapça yazılı broşürler atıldı. Bunlarda, Müslüman askerleri “Osmanlı ordusuna katılmaya çağıran” ifadeler yer almıştı. Arada Müttefik saflarındaki Müslüman askerlere, cihat ve fetva bildirilerinin de atıldığını eklerken, bunların hiç bir etkisi olmadığının üzerinde yabancı tarihçiler hemfikirdirler. Ancak İngiliz dominyonu ülkelerin Hıristiyan asıllı askerlerine (Avustralya, Yeni Zelanda, Hindistan, İrlanda, İskoçya) “Savaşın ölümcüllüğü ile niçin-kim için dövüştüklerini” anlatan broşürler de atılmıştı. Bunların ulusal bilincin gelişmesine kısıtlı da olsa katkısı olduğunu yine aynı tarihçiler kabullenmektedir.
30 Nisan 1915’te 15. Kolordu bölgesine atılan İngiliz bildirisinde, İngilizce olarak şöyle bir ifade vardı: “Osmanlı askerleri, Alman kumandanlarının tasarlamış oldukları yanlış askeri tedbirlerden ve idarecilikten dolayı İngiliz askerlerinin saldırılarına direnemeyerek 25 km çekilmeye mecbur olmuşlardır.”
28 Mayıs 1915 günü Fransız birliklerinde bulunan Müslüman asıllı askerlere Osmanlılar’ın attığı bildiride, “Karşılarında savaşanların Alman denilerek kandırıldıkları, oysa bunların Müslüman Türkler olduğunu, tanıtmak için cephede güzel sesliler tarafından beş vakit ezan okunacağı” belirtilmişti. 1 Haziran 1915 günü I. Tayyare Bölüğünün bir uçağı, Arıburnu üzerinde Müttefik Karagâhına İngilizce yazılmış 300 bildiri attı. Broşürlerin içerik ve etkisi bilinmemektedir.
5 Haziran 1915 günü 57. Alay siperlerine atılan İngiliz bildirisinde “Esir düştüklerinde aç, çıplak, bakımsız olan Osmanlı Askerlerine İngiliz Hükümeti tarafından çok iyi bakılmaktadır” ifadesi İngilizce yazılıydı! 11Haziran günü Çanakkale’nin Anadolu yakasındaki Osmanlı mevzilerine atılan bildiriler Hintli ve Mısırlı Müslümanların ağzından, Arapça ve İngilizce yazılmıştı. Metin şöyleydi: “Biz Müslümanlar çok iyi biliriz ki Almanlar hilekâr millettir. Tarih bile onların öyle olduğuna şahittir. Bu halde Almanlar sizi aldatıyor ve memleketinizi mahvediyorlar. Tüm Müslümanlar, Almanlardan kurtulmanız için dua ediyorlar.” İngilizler 19Haziran 1915 günü Osmanlı siperleri üzerine Latin harfleriyle ama kötü bir Osmanlıca’yla yazılmış propaganda bildirileri attılar. Ne var ki Osmanlı askerlerinin çok büyük bölümü hiç okuma yazma bilmediği gibi İmparatorlukta Arap harfleri kullanıldığından broşürlerin hiç bir etkisi olmamıştı. Bu bildirinin metni şöyleydi: “Osmanlı Türklerine: Buyrun, korkmayın. Biz İngilizler Osmanlı’yı kınıyoruz. Biz İngilizler Osmanlı’ya daima dostça davrandık. Ama Osmanlı’nın düşmanı Almanlar olduğu doğrudur. Bekle ve gör.” 25 Haziran 1915 günü aynı yere bir kez daha broşür atan Osmanlı uçağı, yerden açılan ateşe rağmen görevini tamamlamıştır. Ancak yine broşürlerin sonuç ve etkisi bilinmemektedir. Çanakkale siperlerine atılan başka bir İngiliz bildirisinde şöyle denilmektedir: “Şimdiye kadar Almanlar’ın size ne faydası oldu? Sizin Bosna - Hersek iliniz Avusturya Macaristan İmparatorluğu tarafından elinizden alınmadı mı? Buna karşı Almanya’ nın size hiçbir faydası oldu mu? Belçika’ yı mahveden Almanlar, Osmanlı memleketlerini de mahvetmekten geri kalmayacaklardır. Ey Türk kardeşlerimiz! O Almanlar ki doymak nedir bilmezler! Almanlar memleketinizi işgal edecek olurlarsa, memleketinizin bütün mahsulatını ne suretle yutacaklarını çok sürmez görecek ve anlayacaksınız! İşte o zaman ne özgürlüğünüz kalacaktır ne de güvenliğiniz!…”
29 Temmuz 1915’ de Kuzey Grubu’ na atılan bir bildiride ise: “Kürtler, hükümet - i hazıra aleyhine isyan ile Muş, Harput (Elazığ) vilayet merkezlerini işgal etmişler ve Abdurrıza Bedirhan Hazretleri vali tayin edilmiştir.” Oysa o tarihte Elazığ ve Muş’ ta isyan olmamış, hatta bildiride ismi geçen şahsın adını bile yanlış yazmışlardır. İngiliz uçakları birçok yazılı bildirinin yanısıra, Türk askerlerinin İngiliz esaretinde nasıl rahat ettiklerini resimlerle anlatan mecmuaları da Osmanlı birliklerine atmışlardı. Ayrıca Avrupa’da Batı Cephesinde Almanlar’ın durumunun çok kötü olduğuna dair bildiriler sürekli olarak Türk ve Arap asıllı askerlere atılmaktaydı. Bunların kısıtlı olsa da etkisi olduğunu Liman Von Sanders anılarında belirtmiştir. Öte yandan Müttefik Birlikler komutanı İngiliz General İan Hamilton anılarında “Düşmanın (Osmanlılar’ın) Doğu Cephesindeki (Filistin-Yemen) zafer haberleri, bu konuda bize İngiltere’den bir haber gelmeden, Osmanlılar’dan atılan bildiriler aracılığıyla askerlerimize ulaştı.” diye bahsetmektedir.
10 Ocak 1917 günü İmroz adasından kalkan İngiliz uçakları, Osmanlılar’ın Çanakkale’deki Galata meydanı üzerindeyken bu kez bomba yerine aşağıya futbol topu attılar. Topun üzerinde “İmroz’dan Hediye!” diye yazılmıştı.
4 Ekim 1917 günü yine İmroz’dan kalkan bir İngiliz uçağı, Galata Meydanına bir mesaj torbası attı: Mesajda 30Eylül akşamı Saroz körfezine zorunlu iniş yapan İngilizler’in Hadley Page O/100 tipi “uçağının ve ekibinin akıbeti” sorulmaktaydı? 12Ekim 1917 günü yine bir İngiliz uçağı Galata meydanına mesaj torbası attı. Bu kez 30 Eylül günü yapılan hava muharebesinde, İngilizler tarafından düşürülen Alman deniz uçağının ekibi hakkında bilgi vardı: Hafif yaralı olarak kurtarılan Alman uçucuların esir edildiği ve durumlarının iyi olduğu bildiriliyordu...
Devam edecek…