‘Türk Bölgesel Yolcu Uçağı Çalıştayı’na katılan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Türkiye’nin bölgesel uçaklar yapması konusunda bir karar oluşturduğunu ve bunun devamı olarak kamu ve özel sektör farkı gözetmeksizin ellerindeki tüm imkanları ve enerjilerini birleştirerek, bu projeyi gerçekleştireceklerini söyledi. Yıldırım, havacılık sektöründe 2050 yılına kadar büyüme eğiliminin yüzde 5-6 düzeyinde olacağını belirtti. Bunun da gelecek 20 yılda mevcut filo kapasitesini bir kat daha artıracağını belirten Yıldırım, bu gelişmenin 30 bin yeni uçağın devreye girmesi anlamına geldiğini kaydetti.
2023 HEDEFLERİ
Bakan Yıldırım, Türkiye’nin 2023 hedeflerinden de bahsederek, "Uluslararası transit niteliğe sahip 2023 hedeflerimize göre, Türkiye’de 60 milyon ve üzeri kapasiteye sahip en az bir havaalanı, 30 milyon kapasiteye sahip en az 3 havaalanı, toplam ticari olarak 750 orta ve büyük gövdeli uçak, 400 milyona yakın havayolunu kullanan yolcu, her il ve her büyük merkeze havaalanı, pilotsuz uçuş altyapısı, akıllı sistemler kurulması ve nihayet uçağa binmeyen vatandaşımızın kalmaması 2023 vizyon ve hedeflerimizin havacılık sektöründeki bazı başlıklarını oluşturmaktadır" dedi.
Yıldırım, bu çalışmaların yanı sıra, AR-GE çalışmalarının önemine de değinerek, hükümetin son 7 yılda genel bütçeden AR-GE’ye ayırdığı payın 700 milyon TL olduğunu, bunun da milli gelir içindeki payının yaklaşık yüzde 1’e yakın olduğunu kaydetti.
BAŞA GÜREŞEN ÜLKELERDEN OLABİLİRDİK
Bakan Yıldırım havacılık konusunda geri kalındığını belirterek, "Cumhuriyetin ilk yıllarında oluşan bu farkındalık ve yapılan çalışma, eğer akamete uğramadan devam ettirilebilseydi, Türkiye bugün başa güreşen ülkelerden biri olurdu. Havacılıkta bunu pek ala başarabilirdi ancak o veya bu nedenle maalesef bütün teşebbüslerin devamı getirilememiş. En fazla birikimimiz olan alanda en az yol aldık" diye konuştu.
ZAMANI GELDİ
Yıldırım, Türkiye’nin tarihi sorumluluğu olduğuna değinerek, "O sorumluluk artık geçmişte başladığımız, devamını getiremediğimiz kendi uçağımızı kendimiz yapma hayalimizi, projemizi artık hayata geçirme zamanı gelmiştir, geçmektedir. Bunun için her şey var. Heyecan, birikim, siyasi irade, kararlılık var. Üniversite var. Sanayi bunu yapmaya muktedirdir. Proje geliştirme, AR-GE yapma kabiliyeti vardır. O halde vakit durmak değil, hareket etme zamanıdır " dedi.
UÇAK YAPMAK YETMEZ
Uçak yapmanın yetmeyeceğini, yapılan uçakların dünyada tanınması ve sertifikasyonunu da Türkiye’nin yapar hale gelmesi gerektiğini söyleyen Yıldırım, bunun başarılamaması halinde geçmişte yaşanan kötü tecrübelerin bir tekrarının bugün de yaşanacağını söyledi. Yıldırım, Türkiye’nin bölgesel uçaklar yapması konusunda bir karar oluşturduğunu ve bunun devamı olarak kamu ve özel sektör farkı gözetmeksizin ellerindeki tüm imkanları ve enerjilerini birleştirerek, bu projeyi gerçekleştireceklerini söyledi.