Son günlerde basın yayın organlarında sivil havacılık sektörümüzü doğrudan ilgilendiren bazı olumsuz haberler çıkmaktadır. Bu haberlerle ilgili olarak Yönetim Kurulumuz görüş belirtmeyi uygun bulmuştur. Petrol fiyatlarının 150 dolara yaklaşması, ardından 90 dolara kadar düşmesi sürecinde yaşanan maliyet artışları doğal olarak sektörde bir moral bozukluğu yaratmıştır. Kamuoyuna yansıyan haberlerden de anlaşılacağı gibi bu moral bozukluğu Türkiye'nin yanı sıra dünyada da yaşanmaktadır.
Böyle bir ortamda Türk sivil havacılık sektöründe sorumlu mevkideki bazı yöneticilerin, birçok şirketin batacağını ve geriye kendi şirketleriyle birilikte çok az şirketin kalacağını, bazı yöneticilerin de kendi şirketlerinin asla batmayacağını söylerken, diğer şirketlerin batabileceği iması şeklinde algılanabilecek sözler sarf etmesi sektör mensuplarımız tarafından üzüntüyle karşılanmıştır.
Dünya finans sektöründeki büyük kriz moralleri daha da bozmuştur. Yaşanan bu krizler herkese herşeyi söyletebilir. Dünyada yaşanan ekonomik, acı bir gerçek var. Her sektörün, bu arada havacılık sektörünün de canı yanıyor. Aynı gerçeğin yansımaları Türkiye'de de var. Böyle de olumsuzlukların yaşandığı bir ortamda daha dikkatli, daha toparlayıcı ve daha bütünleştirici sözler söylemek gerektiği kanaatindeyiz.
Ancak, bu arada belirtmek gerekir ki, Türkiye’nin de kendisine özgü gerçekleri vardır. Bu gerçekler Türkiye’yi son 20 yılda bir sivil havacılık ülkesi haline getirdi. Sektörden kimler geldi, kimler geçti. Kimler gitti, gidenlerin yerini kimler aldı. Bunları bilmek ve hatırlamak lazım. Türkiye dinamik bir ülke. Türkiye içinde muazzam bir enerji ve potansiyel var. Aynı zamanda Türkiye bir turizm ülkesi. Buna ilaveten bir de insanımızın inanılmaz bir enerjisi ve örgütlenme kabiliyeti var. Dolayısıyla koşullar ne olursa olsun, ‘DOĞRU İŞ MODELİ OLAN HERKES YAŞAMA HAKKINA SAHİPTİR VE YAŞAYACAKTIR’... Bu her sektör için geçerli olduğu gibi havacılık sektörümüz için de aynen geçerlidir.
Bir gerçeği daha eklemekte yarar var. Büyüyen ekonomilerde ve gelişen sektörlerde hem dalgalanma, hem de konsolidasyon yaşanan bir gerçektir. Şirketlerin optimum ölçekte optimum karlılığı önemlidir. Bu nedenle havacılık sektöründe firmalar arası rekabetin yanında işbirliğinin ve ortaklıkların yaşanması da olası bir süreç olarak önümüzde durmaktadır. Doğru zamanda doğru adımların atılması önemlidir.
Türk özel sektör sivil havacılığı, ülkemizdeki sivil havacılık sektörünün liberalleşme sürecinin hızlanması ve tamamlanması ile en optimum noktasına ulaşacaktır. Sonuçta bundan kazançlı çıkacak olan Türk halkı, sektörümüz ve Türkiye olacaktır ".
Saygılarımızla..
TÜRKİYE ÖZEL SEKTÖR HAVACILIK İŞLETMELERİ DERNEĞİ YÖNETİM KURULU