İstanbul Sabiha Gökçen (İSG) Uluslararası Havalimanı'nın işletme hakkının devir alan İSG'nin CEO’su Gökhan Buğday, 29 Ekim’de açılması planlanan dış hatlar terminalinin inşaatının yüzde 75'inin tamamlandığını bildirdi.
Limak Holding (LİMAK), GMR Infrastructure (GMR) ve Malaysia Airports Holdings Berhad (MAHB) ortaklığında kurulan ve İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı'nda mevcut terminallerin işletme hakkını 1 Mayıs 2008'de devralan İSG'nin CEO'su Buğday, inşaat hakkında bilgi verdi.
Havalimanının mevcut terminallerinin işletme hakkının yanı sıra otopark işletmesi, yer hizmetleri, kargo, uçak yakıt ikmal operasyonlarını ve havalimanı oteli ile CIP-VIP tesislerinin 20 yıllık işletme hakkını 1 milyar 932 milyon avro karşılığında devralan şirket, İstanbul Sabiha Gökçen (İSG) Uluslararası Havalimanının yıllık yolcu kapasitesini 25 milyona çıkartacak 320 bin metrekarelik yeni dış hatlar terminali ve ekleri 29 Ekim 2009 tarihinde devreye almak üzere çalışmalarını sürdürüyor.
Gökhan Buğday, zorlu bir sürecin söz konusu olduğunu, gelecekte de her türlü ihtiyacı karşılayacak, güvenli ve modern tesisler oluşturulduğunu belirterek, inşaatın yüzde 75'inden fazlasının tamamlandığını, bölgedeki bu en büyük blok inşaatta 200 bin metrekare kapalı alanın yanı sıra otopark, otel ve diğer tesislerle bu rakamın 300 bin metrekareyi aştığını belirtti.
Atatürk Havalimanı’nın yoğunluğu bir avantaj
Yeni tesislerin İstanbul ve Türkiye'nin büyük bir ihtiyacını karşılayacağını ifade eden Buğday, Atatürk Havalimanı'nın yoğunluğunun kendilerine avantaj sağladığını, yeni uçuşların giderek Sabiha Gökçen'e yönlendirildiğini anlattı.
Kentin finans ve sanayi merkezi olması, Marmaray bağlantısı, Anadolu Yakası'ndaki yatırım ve gelişmeleri doğrultusunda önümüzdeki dönemde Sabiha Gökçen Havalimanı’nın sözü edilen değişen çehreden büyük pay alacağını ve ekonomik fayda sağlayacağını kaydeden Buğday, şunları kaydetti:
“Alanda 2012 yılında 60 metre genişliğinde yeni bir paralel pist yapımı planlanıyor. Airbus 380'lerin iniş ve park etmesini sağlayacak yapıya ulaşılacak. Bu çerçevede pistler arasında 1100 metre mesafe bulunacak, aynı anda iniş ve kalkış yapabilecek, uçak sayısında azami kapasiteye erişilecek. Pistler arasındaki mesafe uçakların birbirini etkilemesini engelleyecek. 2012'nin sonundan itibaren bu yatırımlarla Airbus 380'i Türkiye'ye indirebilecek konuma geleceğiz, bu da havalimanımız için bir öncelik ve avantaj olacak”.