Russia Today'e konuşan Arsenal Oteçestva dergisinin satış müdürü Aleksey Leonkov, Türkiye'nin yabancı şirketlerin yardımını alarak uçak üretme isteğinin şaşırtıcı bir durum olmadığını, bu uygulamanın yaygın bir şekilde görüldüğünü söyledi.
Leonkov, "Bu yaklaşım, askeri nitelikli ulusal havacılık sanayisini geliştirmenin ilk aşaması. Bir sonraki adım, ithal parçaların, aksam ve tertibatın yerli ürünlerle ikame edilmesi ve sonucunda tamamen bağımsız üretime geçiştir" dedi.
Projenin başarılı olup olmayacağını öngörmenin şu anda zor olduğunu kaydeden Leonkov, "Ana husus, finansman ve insan kaynağının yetip yetmeyeceği. Türkiye, kendi uçağını üretmek için büyük bir potansiyele sahip. ABD'nin lisansı dahilinde F-16 uçaklarını toplayan Türkiye, ciddi bir deneyim kazandı" diye konuştu.
Leonkov, Türkiye'nin bu alandaki politikasının F-35'lerin teslimatı konusunda birtakım şartlar koşan ABD'ye olan bağımlılığı azaltma amacı taşıdığını vurguladı.
'TÜRKİYE CİDDİ BİR SEVİYEYE ULAŞABİLİR ANCAK 2023 YILINA KADAR İMKANSIZ'
Rusya Stratejik Konjonktürler Merkezi Müdürü İvan Konovalov, Türkiye'nin kendi silahlarını üretebileceği bir savunma sanayisi kompleksi kurmak istediğini ve günümüzde buna sadece birkaç ülkenin sahip olduğunu anlattı.
Sadece Rusya, ABD, Fransa, Almanya ve kısmen İngiltere'nin tüm havacılık araçlarını bizzat ürettiğini kaydeden Konovalov, Türk savunma sanayisinin ciddi bir seviyeye ulaşma perspektifi bulunduğunu ancak bunu 2023 yılına kadar başarmanın imkansız olduğunu vurguladı.
'TÜRKİYE ABD'YE İNANMIYOR'
Ankara'nın bu projeyle savunma alanında ABD'den bağımsız olduğunu kanıtlamak istediğinin altını çizen Konovalov, şöyle devam etti:
"Washington, herhangi bir anlaşmayı her an iptal edebilir. Türkiye, ABD'ye inanmıyor ve ihanete uğrayabileceğini düşünüyor. Avrupalı ülkeler, savunma alanında Türkiye'nin ana partnerleri konumunda. Ancak ABD 'butona bastığında', işbirliği duruyor. Bu nedenle Ankara, Washington'un ve NATO'daki müttefiklerinin kontrolü altından çıkmak istiyor."
Sputnik