İNGİLTERE’DE HEATHROW TARTIŞMASI

İngiltere Başbakanı David Cameron’ın kabinede yaptığı değişikliklerin ardından gündem Londra’daki Heathrow Havalimanı’nın geleceği oldu. Cameron önceki gün dümeni sağa kırarak kabinede köklü bir değişikliğe gitti. Ülkeyi karıştıran ise Ulaştırma Bakanı Justine Greening’in bu görevden alınarak, Uluslararası Gelişim Bakanı olarak atanması oldu. Zira Cameron hükümeti seçimler öncesinde Heathrow’a üçüncü pistin açılmasına izin vermeyeceklerine dair seçmenlerine söz vermişti. Greening ise üçüncü pist fikrine şiddetle karşı çıkması ile biliniyordu. Bakanın görevden alınmasıyla Cameron’un bu sözden dönmeye hazırlandığı yorumları yapıldı. Muhafazakar Parti’de Cameron’ın en büyük rakibi olan Londra Belediye Başkanı Boris Johnson, “Hükümet sözlerinden vazgeçiyor. Londra’nın üzerinden daha fazla uçak uçmasına neden olacaklar” dedi.

‘Erken seçime gideriz’

Şehrin doğusuna ikinci bir havaalanını savunan Johnson, Cameron’ın bu fikrinde diretmesi durumunda ona karşı kampanya yürütmekten de geri durmayacağını söyledi. Ulaştırma Bakanı’nın görevden alınmasını üçüncü pistin ilk adımı olarak görerek tepki gösteren bir diğer isim de Cameron’ın eski çevre danışmanı Zac Goldsmith oldu. Goldsmith, üçüncü piste 2015’teki genel seçimlerden önce yeşil ışık yakılması durumunda kendi seçim bölgesinde erken seçim çağrısı yapacağı tehdidinde bulundu.

Gelen tepkilerin ardından Cameron, sözünde duracağını ancak Heathrow’un kapasitesini artırma yolları bulmak için yeniden bir gözden geçirme toplantısı düzenleyeceğini açıkladı. Fakat bu açıklama tepkileri kesmedi. Johnson, Cameron’ın toplantı fikrini zaman kazanmak için edilmiş ‘boş laf’ olarak yorumladı. Günde 1300 iniş ve kalkış kapasitesi ile Heathrow, Avrupa’nın en yoğun havaalanı olarak biliniyor. Kapasitesi artık yeterli olmadığı için sık sık bloke olan havaalanına yeni pist eklenmesi ise tartışma yaratıyor.

Milliyet