Hava-İş Genel Merkez Yönetim Kurulu’nun açıklaması şöyle:
“Değerli Basın ve Kamuoyuna
TÜMTİS ve DHL İŞÇİSİNİN YANINDAYIZ
Yıllardır kara taşımacılığı işçilerinin en önemli sendikal gücü olarak onlarca direnişe ve emek mücadelesine imza atmış TÜMTİS sendikamız lojistik patronlarının azgın sömürüsüne karşı uluslararası üst örgütlerimiz ITF ve ETF'nin de desteklediği politikalarla önemli bir mücadele platformu yaratmıştır.
Özellikle büyük lojistik firmalarının ülkemizi coğrafi konumuyla bir önemli bağlantı noktası olarak değerlendirerek giriştiği küresel anlamda ucuz emek yaratma politikalarına uygun yeni yapılanmalara karşı TÜMTİS sendikamız geçtiğimiz yıl UPS’de büyük bir örgütlenme başarısı kazanmış ve örgütlenmesini toplu iş sözleşmesi ile bütünleştirmişti. TÜMTİS sendikamız bu aşamadan sonra bir başka küresel lojistik devi DHL firmasında örgütlenme çalışmalarına başlamış önemli bir mesafe kat etmiş ancak işveren bu örgütlenmeyi kırmak için anayasal haklarını kullanan işçileri işten çıkarmıştı. Ancak TÜMTİS ve DHL işçileri bu baskılar ve saldırılara karşı koydular ve aylardır işten atılan işçiler bu haksızlığa karşı direnişi sürdürmektedir.
İşveren akla hayale gelmeyecek baskılarla ve oyunlarla bu örgütlenmeyi kırmaya yönelik çok önemli girişimlerde bulunduğu bir anda bu kez maalesef işveren tetikçisi bir taşeron bir sendikayı devreye soktu. Hak-İş’e bağlı yeni kurulan Taşıma-İş adındaki bu sendika TÜMTİS sendikamızdan aldığımız bilgiye göre açıkça işverenlerle birlikte hareket ederek bu işyerinde üye yapmaya çalışmaktadır. Hak-İş'e bağlı Taşıma-İş sendikasının giriştiği eylem kırıcı, tipik sarı sendikacılık faaliyetleri kabul edilemez bir durum oluşturuyor. 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu çıkartılırken bazı sendikalara “özel muamele” yapıldığını görmüştük. Daha dün kurulmuş bazı sendikaların yetki alabilmesi için kanunda özel düzenlemeler yapılmıştı. Belli ki bu özel sendikalar şimdi de işverenlere özel hizmetler yapmaktalar.
Maalesef son yıllarda Hak-İş'e bağlı birçok sendika bu tür operasyonların içinde yer almıştır. Bilindiği gibi THY A.O’dan bölünerek ayrılan THY Teknik A.Ş işyerinin 1. Dönem toplu iş sözleşmesinde yine HAK-İŞ Konfederasyonuna bağlı Çelik-İş sendikası işverenle birlikte hareket ederek işkolu itirazında taşeron sendika olarak görev yapmış, işçilerin sözleşmesinin 25 ay gecikmesine neden olmuştu.
Bilindiği gibi 6356 sayılı yasa Havayolları, Demiryolları ve Karayolları ile yapılan taşımacılık işlerinin ayrı işkollarından tek TAŞIMACILIK işkoluna dönüştürmüştü. Sanırız yeni kurdurulan Taşıma-İş adındaki bu sarı sendika yeni işkolunda mücadeleci ve işçilerin haklarını her türlü zorluğa karşı koruyan sendikalara karşı mevcut örgütlülüğü zayıflatmak üzere faaliyete başlamıştır. Bu girişim Demiryolları, Karayolları ve Havayollarının küresel bir tedarik zinciri olan lojistiğin bir ağı olarak tek bir işkolunda birleşmesi stratejik bir öneme sahip ve küresel işçi dayanışmasının en önemli parçası olması nedeniyle işverenlerce sendikal harekete karşı ortak bir karşı saldırı başlatıldığını da kanıtlamaktadır.
Demiryolları, Karayolları ve Havayolları işçilerini işverenlerin taşeronu bu sarı sendikanın karşısında olmaya çağırıyor ve Taşıma–İş sendikasını işçilerin örgütlü olduğu alanlardan elini çekmesi konusunda uyarıyoruz. İşçi sınıfı işverenlerle işbirliği yaparak ihanet içinde olanları hiçbir zaman affetmemiş ve gerekli tavrı koymuştur. Hava-İş olarak TÜMTİS Sendikamızın yanındayız, tabelalarımız ayrıda olsa taşımacılık işkolunda işçilerin birlikte ve birlikle mücadelesine zarar vereceklerin karşısında olacağız işçi sınıfının ortak mücadelesini her platformda destekleyeceğiz.
YAŞASIN TAŞIMACILIK İŞÇİLERİNİN DAYANIŞMASI.
Saygılarımızla.
HAVA-İŞ GENEL MERKEZ YÖNETİM KURULU"