THY Basın Müşavirliğinin Kaptan pilot sendika temsilcimiz Bahadır Altan’ın iş sözleşmesinin feshi ile ilgili yaptığı açıklama ile ilgili görüşümüz.
THY Yönetimi birçok kez olduğu gibi yine doğruları söylemiyor.
Sendika temsilcimiz kaptan Bahadır Altan’ın iş akdinin feshi ile ilgili THY Basın Müşavirliğince yayınlanan açıklama kendi içinde çelişkiler ve doğru olmayan değerlendirmeler içermektedir.
Öncelikle THY’nin 75 yıllık birikimi ve kültürünü attıkları her adımla yok etme görevini harfiyen yerine getiren bu yönetimin THY’nin geçmişini sahiplenmesi acı vericidir. Bu yönetimin ulusal havayolumuz THY’nı sinsice yöntemlerle çökertmek ve taşeronlaştırmak için her şeyi yaparak, ona yeteri kadar zarar verdiği ortadadır.
THY yönetimi tam tersi THY’nin 75 yıllık hafızasını silmeye çalışmış, en deneyimli, eğitimli ve havacılık kültürünü özümsemiş THY kadrolarını acımasızca tasfiye etmiştir. Ve hala direnenlere de son intikam saldırılarını yapmaktadır.
Basın açıklamasına baktığınızda sanırız Basın Müşavirinin sendika temsilcimize tebliğ edilen resmi yazıdan hiç haberi yoktur. Zaten THY kabileler gibi her departmanca kafasına göre yönetildiğinden bunlardan başka da bir şey beklenemez.
Açıklamada “Ortaklığımız kurallarına uygun davranmama” gerekçesiyle İcra Komitesi kararıyla tüm tazminatları ödenerek iş akdi feshedilmiştir” denilmektedir.
Halbuki THY resmi tebligatında “Gelen yolcuları kabul etmeyip geri çevirdiğinizden” iş akdiniz iş kanunun 17, 18,19. maddesine göre feshedilmiştir denilmektedir” Sizce hangisi doğru?
Zaten anormallik buradadır.
Yolcuların uçağa alınması talimatını sadece kaptan pilot veya atadığı 2. Pilot verebilir.
THY Genel Müdürünün altında imzası olan SHGM onaylı THY Uçuş Operasyon El Kitabı (FOM) Sayfa: 8.2-3 şöyle demektedir:
“Commander veya temsilcisi tarafından onay verilmedikçe yolcu alımı başlayamaz”
Şirket kuralı budur. THY yönetimi,kaptan pilot yolcu OK verdi ama yolcuyu almadı diyememektedir. Bu yetki yokmuş gibi davranarak uçak kapısının önüne kim gelirse kaptan buyur etsin demektedir. THY yönetiminin “güvenlik ve emniyet anlayışına” bundan güzel örnek olamazdı.
Yemek meselesine gelince bu da şirketin kuralı ve toplu iş sözleşmesinin bir hak maddesidir. Toplu iş sözleşmesinin 35. Maddesi ile kazanılan bu hak uçuş operasyonu özellikleri nedeniyle uçucu ekiplere bir Ortaklık Yönetmeliği ile düzenlenerek kullandırılmaktadır. THY bu Yönetmeliğini de mi inkar ediyor? Ekibine uçakta yemek yükleyecek planlamayı yapamayacak kadar beceriksizce davranarak uçucu ekiplerini aç uçurmaya yolcu koltukları üzerinde yemek yedirmeye çalışanlar aslında bundan utanmalıdır.
THY’nin yaptığı bu açıklama kamuoyunda ve herkesin vicdanında oluşan bu haksızlığa karşı tepkileri geçiştirmeyi amaçlayan bir açıklamadır.
THY açıklama yerine özeleştiri yaparak tashihi karar yapmalı kaptan Bahadır Altan’ı görevine iade etmeli ve esas kusurlu THY Ankara İstasyon Müdürünü görevden almalıdır.
Bunu yaparlarsa ancak kamu vicdanında kendilerine bir yer bulabilirler.
Saygılarımızla.