Gökkuşağı Hareketi bugün vardiyaya gelen ve çıkan teknisyen ile çalışanlara Atatürk Havalimanı B Kapısı’nda saat 14:00-15:00 arasında bildiri dağıttı. Çalışanlar tek tek dağıtılan bildirileri alarak evlerine veya işyerlerine gitti.
Gökkuşağı Hareketi’nin dağıttığı bildirilerde şu ifadeler yer alıyor:
Değerli THY Teknik A.Ş. Çalışanları
Hava-İş Sendikamızın 26. Olağan Genel Kurulu 12-13 Aralık 2009 tarihinde yapılacaktır. Yapılan delege seçimlerini büyük bir saygı ile karşılıyor ve özetle şöyle değerlendiriyoruz:
TEKNİK A.Ş çalışanları işten atılmalar, zorunlu emeklilik, sürgünlere karşı sendikalı olmanın anlamını, işverene ve sendika yönetimine ve de sözde muhalefet olarak ortaya çıkan ÖZELLEŞTİRMECİLERE göstermişlerdir. İşverene, “sana karşı sendikamın yanındayım” demiştir, sendika yönetimine ise “bana sahip çıkmadın ama ben sendikama sahip çıkacağım” mesajı vermiştir.
THY TEKNİK A.Ş de yaşananları büyük bir endişe ve kaygı ile izlemekteyiz. TEKNİK A.Ş hiç bu kadar sessiz, dağınık ve yorgun olmamış ve hiç bu kadar umutsuzluğa düşmemişti. Yaşananları doğru değerlendirmek gerekir. Sendika yönetimi, TEKNİK A.Ş’nin ayrı bir işyeri olarak özelleştirilmesinden bu yana iş kolu itirazı ile ilgili hukuksal süreç dışında iş yeri sorunlarının çözülmesine yönelik hiç bir girişimde bulunmamıştır. Sayın sendika Başkanımızın (B) kapısında yapmış olduğu toplantı dışında işten atılmalar, sürgünler ve diğer uygulamalar ile ilgili bir eylemlilik sağlanamamıştır. Bunların suçlusu sizler değilsiniz.
Motor Atölyesi özelleşti... ses yok
Uçak temizlik taşerona verildi... ses yok
Dış meydanlardan teknisyenler İstanbul’a çekildi... ses yok
İstanbul’da, Anadolu’da teknisyenler oradan oraya sürülüyor... ses yok
C/S hakkı işveren tarafından iptal edildi... ses yok
Yeni işe giren arkadaşların lisans işlemleri geciktiriliyor... ses yok
Sendika temsilcileri işten atılıyor ses var ama sonuç yok.
İşveren keyfi vardiya değiştiriyor mesaileri kısıtlıyor hatta vermiyor... ses yok
Özetle THY TEKNİK A.Ş çalışanlarının ensesinde boza pişiriliyor. Ses yok.
Arkadaşlar, 2005’te Genel Müdürlük önünde sizlerin “As, as, as...!” çağrılarınıza rağmen GREV kararı asılmayarak TİS aynı gün imzalanmadı mı? Grev oylamasında işverenin tüm baskılarına rağmen GREVE EVET demediniz mi? Sendika yönetimi bunun üstüne ne kattı? Dolayısıyla süreci doğru değerlendirmeyip örgütlülüğün bugünlere gelmesine neden olmadı mı?
Yaşananları önyargısız ve doğru değerlendirmek zorundayız. Sendikal birlikteliği diğer bütün sınıf kardeşlerimizle kenetlenerek geleceğe taşımak ve bu umutsuzluğu kırmak zorundayız. Bizlere her türlü baskıyı yapabilirler ama umutlarımızı çalamazlar. Umut, başkalarından veya bir “liderden” iyi şeyler yapmasını beklemek değildir.
UMUT KARARLILIKTIR. UMUT İRADEDİR. UMUT NE YAPACAĞIMIZI BİLMEKTİR. UMUT BİR HEDEFE YÖNELİK DONANIMIMIZI GELİŞTİRMEKTİR. UMUT YAPMAKTIR VE YAPACAĞIMIZA İNANMAKTIR.
Bizler yıllardır sendikal mücadelenin içinde hiçbir kişisel beklentisi olmadan yer alan, bedel ödeyen işçiler olarak neler yaptığımızı ve neler yapacağımızı biliyoruz.
GÖKKUŞAĞININ İLKELERİ BU UMUDUN ADIDIR. SİZLERİ BU HEPİMİZE AİT OLAN UMUDA SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUZ.
GÖKKUŞAĞI HAREKETİ...