Grev yasağını protesto etmek için kanunsuz eyleme katıldıkları gerekçesiyle Türk Hava Yolları (THY) yönetimi tarafından işten atılan 305 çalışan arasından 2 kişi daha işe iade davasını kazandı. THY yönetimine seslenen iki kabin amiri, “Sayın Topçu, yargı kararını uygulayacağınızı söylemiştiniz. Sözünüzü yerine getirmenizi bekliyoruz” diyerek bir an önce işe iade edilmeyi beklediklerini söylediler.
İŞİMİZİ GERİ İSTİYORUZ
Mahkeme, havacılık iş koluna getirilen ancak daha sonra kaldırılan grev yasağını protesto eylemine katıldıkları gerekçesiyle 29 Mayıs tarihinde iş akitleri tazminatsız olarak feshedilen 305 THY ve THY Teknik A.Ş çalışanı arasından 2 kişi için daha işe iade kararı verdi. 15 yıldır Türk Hava Yolları’nda çalışan kabin amiri Eda Zorluoğulları ve 6 yıldır şirkette görev yapan kabin amiri Selçuk Arıkan, açtıkları işe iade davasını kazandı.
İşten atıldıkları tarih olan 29 Mayıs tarihinden esinlenerek 29 Mayıs Birliği çatısı altında toplanan gruptan yaklaşık 30 kişi bugün Atatürk Havalimanı’na gelerek iki arkadaşlarının daha işe iade davasını kazandığını duyurdu. Dış hatlar terminali gidiş katında basın açıklaması yapan kabin amiri Eda Uzunoğulları ile Selçuk Arıkan, THY yönetimine seslenerek, “Sayın Hamdi Topçu mahkeme kararlarına saygı duyacağını ve uyacağını söylemişti. Topçu’nun sözünü tutarak bize işimizi geri vermesini bekliyoruz. Tazminat ve işsizlik maaşı alamadan 7 aydır ayakta kalmaya çalışıyoruz. Artık direnecek gücümüz kalmadı. İşimizi geri istiyoruz” diye konuştu.
HAVA-İŞ’E TEPKİ
29 Mayıs Birliği üyesi eski çalışanlar dış hatlar terminali gidiş katında basın açıklaması yaparken, 7 aydır geliş katında oturma eylemi yapan Hava-İş Sendikası üyeleri sloganlar atarak seslerini duyurmaya çalıştı. Selçuk Arıkan, “Hava-İş Sendikası ile görüş ayrılığımız var. 7 aydır sendikadan hiçbir destek görmedik. Bize 1500 lira vermeyi vaad ettiler. Bunun karşılığında sabahtan akşama kadar havalimanında direnmemizi istediler. Biz bunu kabul etmedik. Bir direnç olacaksa bunun para ile değil, gönülden olacağını söyledik. Sendikanın avukatı davamızı üstlendiği takdirde kazandığımız tazminatın yüzde 10’unu alacağını söyledi. Avukatımız Cem Gök ve arkadaşları hiçbir maddi çıkar beklemeden bize yardım etti ve davamızı kazandık” dedi.
İki THY çalışanın avukatlığını üstlenen avukat Cem Gök de mahkeme kararının işten çıkarmaların ne kadar hukuka aykırı olduğunu net bir biçimde ortaya koyduğunu, kararı temyize götürmenin işçilerin 7 ay süren mağduriyetini 1 yıl daha uzatacağını söyledi.
Son iki iade ile THY’den atılan 305 kişi arasından bugüne kadar 4 kişi açtıkları işe iade davasını kazanmış oldu.
29 Mayıs Birliği'nin yaptığı basın açıklamasının tam metni şöyle:
Değerli Basın Emekçileri,
Bizler 29 Mayıs Günü İşini Kaybeden THY işçileriyiz. Dün Bakırköy İş Mahkemelerinde 305 arkadaşımızdan ikisi için daha işe iade kararı verildi. Bu kararlar,7 aydır bizlere yaşatılanların büyük bir haksızlık olduğunu belgeleyerek yüreğimize su serpse de, sorunlarımızı çözmüyor.
Çözüm olacaksa, haklılığımız zemininde yine bizlerin çabalarıyla olacaktır. Göbeğimizi kendimiz kesmek zorundayız. Çünkü bu sıkıntılı süreçte, sendika yönetiminin de asıl derdinin bizler olmadığına tanık olduk. Dış hatlar önünde 7 aydır direniş yapan arkadaşlarımıza saygı duyuyoruz. Ancak bizler sorunun çözümünü, kendi çağrılarını bile üstlenmeyerek bu duruma zemin hazırlayan, üyelerini yalnız bırakan sendikacılardan beklemiyoruz. O nedenle işçiler olarak doğrudan kamuoyuna seslenmek ve THY yönetimine bir çağrıda bulunmak üzere karşınızdayız.
Havacılığa grev yasağı getiren torba yasaya, aslında THY işçilerinin tamamının haklı olarak tepki gösterdiği bir gerçektir. 29 Mayıs günü sendikanın basın açıklamasına ise 2000 cıvarında katılım olmuş, ancak rastgele seçilen 305 arkadaşımız günah keçisi yapılmıştır. 29 Mayısgünü işten çıkarılanlar arasında, olaydan hiç haberi olmayıp hasta yatan da, boş gününde olan da, o gün göreve gidiş veya dönüşünde arkadaşlarını izleyen de vardır. Bunun adil olmadığı, hiçbirinin haklı gerekçelerle işten çıkarılmadığı mahkemelerde de belgelenmektedir.
THY yönetim kurulu Başkanı Sayın Hamdi Topçu bile "Kendi iş yerim olsaydı işe geri alırdım!" diyerek aslında bu gerçeği kabul etmiştir. Sayın Topçu aynı zamanda ekranlarda "Yargı kararlarını bekleyeceklerini" söylemiştir. Şimdi kamuoyu önünde kendisine sesleniyoruz yargı haklı olduğumuzu ispat eden kararını vermiştir. Şimdi bu kararı temyiz etmek yerine THY işçisi arkadaşlarımız ve kamuoyuna söylediğinizin sözlerinizin gereğini yapınız.
Bizler THY ve Hava-İş yönetiminin iktidar ve koltuk kavgasına malzeme olmak istemiyoruz. Sadece ve sadece ekmeğinin peşinde olan işçileriz. Sendikayla birlikte havaalanında veya bizler gibi farklı platformlarda direnenlerin, geçici işlerde ekmek kavgasına boğulan veya hayata küserek kabuğuna çekilen arkadaşlarımızın da beklentileri ortaktır. Şimdi grev yasağı da kendiliğinden ortadan kalktığına göre, sürdürülen bu kinin nedenini anlamakta zorlanıyor ve 210 gündür süren eziyetin artık son bulmasını istiyoruz.
Hava-İş yönetiminin, üstlenmeyi bile göze almadıkları bir çağrıyla, kendilerini garantiye alarak bizleri öne süren yanlış tutumu yapılan haksızlığı aklamaya yetmiyor. THY işçilerinin ezici çoğunluğu da bu tutumundan dolayı Hava-İş yönetimine tepki duysalar da, 305 arkadaşlarının uğradığı haksızlığın giderilmesini beklemektedir. Bunun gerçekleşmesi halinde, iş barışı ile verimliliğin artacağı ve THY ve Teknikte buna kesinlikle ihtiyaç olduğu çok açıktır.
Bu yapılmaz, sorun çözülmeden zamana bırakılırsa, kaçınılmaz olarak kronikleşecek, yolcu memnuniyeti ve sonunda, uçuş emniyetini olumsuz etkileyecektir.
THY yönetimi, yargının ve yıllardır çalıştırdığı işçilerinin sesine kulak vermelidir. Sürmekte olan diğer davaların da işçilerin lehine sonuçlanacağı büyük bir olasılıktır. O halde daha geç olmadan, daha üzücü olaylar yaşanmadan, bütün arkadaşların işe iadesinin önünü açacak diyalog başlatılmalıdır.
İŞE İADELER SAĞLANSIN YARGI KARARLARI UYGULANSIN...
29 MAYIS BİRLİĞİ