İngiltere’nin ‘low cost’ havayolu şirketi Wizz Air CEO’su Jozsef Varadi, 8 Haziran 2022 günü şirket içi yayınlanan bir videoda pilotlara seslenerek: “Yorgunluğun, sorunların potansiyel bir sonucu olduğunu anlıyorum; ancak… bir Base’de her 5 kişiden 1’i yorgun olduğu için uçamayacağını bildirdiğinde bu işi yürütemeyiz. Hepimiz yorgunuz. Bazen fazladan yol kat etmemiz gerekiyor. Bir uçuşu iptal etmemizin zararı çok büyük. Bu, markanın itibarına zarar veriyor; finansal zararlara uğruyoruz” dedi.
-Avrupa Kokpit Birliği (ECA) Varadi’nin yorumlarına yanıt olarak, “Yorgun pilotları uçmaya teşvik etmek, sarhoş bir sürücüye anahtar vermek gibidir” dedi.
-İngiltere Hava Trafik Kontrol Görevlileri Birliği “Wizz Air CEO’sunun bu sözlerini duymanın çok şaşırtıcı olduğunu” söyledi.
-İngiliz Hava Yolları Pilotlar Birliği (BALPA) ise “Bir havayolu CEO’sunun uçuş emniyet kültürüne bu kadar aykırı düşünceleri karşısında şok olduklarını” açıkladı. BALPA ayrıca, yorgun hissetmeleri durumunda uçmayarak doğru şeyi yapan Wizz Air pilotlarını tam olarak destekleyeceğini bildirdi (1,2,3).
İrlanda-Dublin’de Trinity College ‘İnsan Faktörleri’ bölümünden (akredite kaza kırım araştırmacısı) Kpt.Plt. Paul Cullen’in yorumu şöyle: “Az sayıda pilotun yorgun olduklarını söylemesi kişisel kabul edilebilir; ama %20 veya daha fazla oranda pilotun yorgunluk deklare etmesi, olayın bireysel değil daha derin ve sistemsel kökleri olduğunu düşündürmelidir. Onları uçuşa zorlamak sorumsuzca, etik dışı ve emniyete aykırı bir tutum olur.” (4).
Türk Sivil Havacılık Pilotlarının 2022 yılı Yorgunluk Anketi
Havacılıkta yorgunluk ICAO tanımına göre; fiziksel ve zihinsel yoğun uğraş, yeterince dinlenememe, uzamış uyanıklık süresi, uyku yoksunluğu ve biyoritim karmaşası sonrasında ortaya çıkan bedensel ve zihinsel bir yetmezlik halidir. Yorgunluk ve uykusuzluk; dikkat, bellek, problem çözme, muhakeme, farkındalık ve karar verme becerilerini azaltır. Pilotun uyanıklık hali, durumsal farkındalığı, psikomotor performansı ve sonuçta uçak üzerindeki kumanda / kontrolü bozulur; hata artışı olabilir. Yorgunluğun doğrudan ve dolaylı biçimde etkilediği kazalar, sadece uçuş ekiplerinin değil milyonlarca uçak yolcusunun da can güvenliğini ilgilendirir. Bu nedenle asla görmezden gelinmemeli, yok sayılmamalıdır.
WizzAir CEO’sunun pilotların yorgunluk yakınmalarını abartılı bulduğu söylemi münferit değildir; yeni de değildir. Bu, havacılığı kâr rakamlarına odaklı bir ticari şirket gibi gören kişilerin ortak görüşüdür ve zaman zaman (bu kadar açıkça olmasa da) dile getirilmiş ya da dolaylı tutumlarla gösterilmiştir. Yorgunluk ve uykusuzluğu, uyuşturucu bir ilaç kadar performansı bozan bir insan unsuru olarak kabul eden kişiler duruma asla böyle bakmaz. Uçuş emniyet bilinci yüksek yöneticileri kesinlikle tenzih ediyoruz; ama ne kadar iyi niyetli ve sorumluluk duygusu yüksek olursa olsun, kokpitte uçan personelin fizyolojik ve psikolojik yorgunluk düzeylerini ve performanslarındaki düşüşü fark etmeyenler olabilir. Bu tür anket çalışmalarının farkındalık kazandırma işlevi vardır. Anketler nabız tutmak veya buzdağının alttaki kısmına bakmak metaforlarıyla değerlendirilmeli ve ciddiye alınmalıdır.
Havacılık Tıbbı Derneği ve Havacılık ve Uzay Tıbbı Platformu, başka ülkelerde yapılmakta olanlara benzer biçimde ülkemiz sivil havayolu pilotlarının yorgunluk algılarıyla ilgili bir anket çalışması plânladı. Anket soruları, uçuş hekimi, havacılık psikoloğu ve aktif görevdeki pilot arkadaşlarımızın değerli görüş ve önerileri doğrultusunda hazırlandı. Anonim nitelikteki anket, 2022 yılı 1 Mart - 24 Haziran tarihleri arasında internet ortamlarında (bazı havacılık sitelerinde ve Dernek web sayfalarında) yayınlandı. Katılımcılardan kimliklerini dışa vuracak hiçbir özel bilgi (isim, şirket, vs.) istenmedi. 802 pilot ankete yanıt gönderdi.
Bilimsel ilkeleri önceleyen sivil toplum kuruluşları olarak Derneklerimiz, uçuş emniyetine yönelik insani unsurları dert edinmiş, apolitik ve tarafsız yaklaşımlarıyla sektörde güvenilirliğini koruyabilmiştir. Sonuçları bazı platformlarda sunulmuş olan 2008, 2012 ve 2013 yıllarındaki benzeri anket çalışmalarımızla belirli bir deneyim kazanmış durumdayız.
Aşağıda bazı özet istatistiksel bulguları ve yorumları sunulan anket; Türk sivil havacılık pilotlarının 2022 yılı ilk yarısı itibariyle yorgunluk düzeyleri ve yorgunluğu arttıran unsurlar üzerinde bazı tespitler içermektedir. Avrupa ülkelerinde sıkça yapılan bu tür araştırmalar, şirket yöneticilerine ve havacılık otoritelerine iyileştirme çalışmalarında referans olabilir. Ülkemiz için de böyle bir işlevi olmasını ümit etmekteyiz.
Yorgun Pilot Tehlikeli Pilottur
Yorgunluğun objektif parametreleri olsa da büyük ölçüde sübjektiftir. Bu nedenle ölçülmesi zordur; kan tahlillerinde olduğu gibi sayısal verilerle gösterilmesi mümkün değildir. O halde bireysel bildirimlerle kişiye özel durumu; anket yöntemiyle de genel durumu değerlendirmekten başka yol yoktur. Yüzlerce insanın yaşamını emanet ettiğimiz pilotların algılarına ve söylemlerine inanmak, bunları hafife almamak durumundayız. Fiziksel ve psikolojik yorgunluk onları tehlikeli pilot haline getirebilir…
Anketten Satırbaşları
1-Ankete 802 pilot katıldı. Katılanların %94’ü Erkek, %6’sı kadındır. Pilot ve F/O oranı eşitti.
2-Çalıştığı şirkette yorgunluğun uçuş emniyetiyle alâkalı bir unsur olarak dikkate alındığına inanmayanların oranı %74, dikkate alındığını düşünenlerin oranı %18’dir. Buradaki olumsuz manâdaki farkın ciddiye alınması, şirketlerin yorgunluk konusuna verdikleri önemin ‘pilotlara hissettirilmesi’ gerektiği sonucuna varıyoruz.
3-Anketin belki de en önemli sorusunda; uçuş görevleri sürecinde ‘zinde veya hafif yorgunluk’ hissedenler %20, ‘orta düzeyin üstünde yorgun ve çok yorgun’ hissedenlerin toplam oranı %80 bulunmuştur. Bu, her 5 pilottan 4’ünün yorgun olduğu anlamına gelir. 2012 yılında ECA’nın ‘Pilot Yorgunluk Barometresi’ anketinde de İsveç, Norveç, Danimarka ve Almanya’dan gelen oranlar, her 5 pilottan 3 veya 4’ünün yorgun olduğu yönünde idi (5).
4-Yorgunluk nedenli ‘Unfit’ durumunda olan pilotların sadece %13’ünün bunu şirkete bildirdiği ve uçuş listesinden çıkarılmayı talep ettiği; %66’sının bu haliyle uçuşa gittiği görülmüştür. Şirketinde böyle bir uygulamanın olmadığını söyleyen %21’lik grup hariç tutulduğunda oranların biraz daha yükseleceği öngörülebilir. Yorgunluk sebepli ‘Unfit’ algısının ilgililere bildirilmekten neden imtina edildiğinin sebepleri araştırılmalıdır.
5-Görev sürecinde esneme ve uykululuk (sleepiness) ya da istemsiz olarak (farkına varmadan) uykuya dalmak (microsleep) halleri, pilotlarda kaza yapma nedenleri arasındadır. Bizim anketimizde uykululuk ve mikro-uyku frekans yüzdesi 81 bulunmuştur. Bu, yüksek bir orandır. ECA Yorgunluk Barometresinde belki de sadece mikro-uyku sorulduğu için oran %43-54 arası bulunmuştu (5). 2013 yılındaki BALPA’nın anketinde pilotların %56’sı kokpitte uyuyakalmakta, uyanan her 3 pilottan biri diğerinin de uyuduğunu görmekteydi (6).
6-Yorgunluk nedenli hata yapma oranları; küçük hatalarda %93, ciddi hatalarda %19 bulunmuştur. ECA çalışmasında küçük hata-ciddi hata ayrımı yapılmadan sorulduğu için olsa gerek, yorgunluğa bağlı hata yapma oranları ülkelere göre %71-90 arasında görülmüştü (5). BALPA araştırmasında da pilotların %84’ü yorgunluğa bağlı beceri kaybı yaşamaktaydı (6).
Not: Bu araştırmanın tüm istatistiksel bilgilerine erişmek için tıklayınız: anyflip.com/aotl/aauk ; www.hutp.org
Kaynaklar
1. https://thepointsguy.com/news/wizz-air-ceo-criticises-tired-pilots/
2. https://www.bbc.com/news/business-61741139
3. BağımsızHavacılar.com
4. Vyte Klisauskaite. Wizz Air CEO under fire for saying pilots should stop complaining about fatigue. Aerotime Hub (June 9, 2022).
5. Pilot Fatigue Barometer. (2012)
6. Sarah Young. Half of British pilots admit to falling asleep in cockpit – survey. Reuters (Oct 9, 2013).