Sami Alan’ın enerjik yapısıyla birlikte şirkete dinamizm kazandırdığı konuşulurken, yürürlüğe koyduğu yenilikler, sektörün diğer aktörlerince de ilgiyle izleniyor. Daha önce çalıştığı THY, Anadolujet ve Atlasjet’te farklılık yaratmasını bilen Sami Alan’ın, aynı şekilde Onur Air’e de yeni kazanımlar sağlayacağına kesin gözüyle bakılıyor... Alan’ın bu doğrultuda yaptığı ilk ve önemli değişim, Kabin Hizmetleri Başkanlığını İnsan Kaynakları birimine bağlaması oldu. Bu değişimle birlikte amaçlanan hedef, şirketin yolcuya yansıyan en önemli birimi olan kabin hizmetlerinin rehabilite ve revize edilmesi. Personel motivasyonuna önem veren Alan, bu değişimle birlikte kabin çalışanları başta olmak üzere tüm personelinin “mutlu ve neşeli insanlardan” oluşmasını esas alıyor. Kabin Hizmetleri Başkanlığının İnsan Kaynakları’na bağlanması sektörde alışılagelmiş bir uygulama değil. Ancak Sami Alan, 500’e yakın çalışanı bulunan kabin hizmetlerini bir an önce istediği şekle kavuşturmak için bir isme güveniyor. O isim de, Onur Air’e kısa bir süre önce transfer ettiği ve İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak atanan Fatih Anderoğlu…

Sami Alan, halen şirket yöneticilerini tanımayı hedeflediği ve kendi inovatif hızına uyum sağlayabilecek yöneticileri belirlemek amacıyla toplantıları sürdürüyor. Önümüzdeki dönemde farklılığını hissettirecek olan Onur Air, Sami Alan’ın görüşüyle “hybrid havayolu” olarak yapılandırılacak. Bu tanımlama, hem düşük maliyetli havayolu, hem de şirketin yolcu tarafından tercih edilmesini sağlamak yolunda “koltuk aralarını açmak” gibi konfora yönelik değişiklikleri de içeriyor.

Yeni havalimanına ÇED muafiyeti

Hükümetimiz yatırımcının önünü açmak, yatırımların hızla tamamlanması ve hizmetin acilen vatandaşa sunumu konusunda çok özenli davranıyor!.. O kadar ki; büyük yatırımların kısa sürede hayata geçirilmesi için doğadaki tahribatı bile göz ardı edebiliyor. “Çevrecinin daniskasıyız” diyen zihniyet, büyük yatırımlar söz konusu olduğunda Çevresel Etki Değerlendirmesi raporlarını da devre dışı bırakabiliyor. Geçtiğimiz hafta yürürlüğe giren yeni Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği'nde geçici 2. maddeyle getirilen düzenlemede "29 Mayıs 2013 tarihi itibarıyla planlama aşamasına geçmiş ve ihale süreci başlamış olan veya üretim veya işletmeye başlamış olan projeler ile bunların gerçekleştirilmesi için zorunlu olan yapı ve tesisler ÇED kapsamı dışındadır" denildi. Dolayısıyla yapılan değişiklik muafiyeti 29 Mayıs tarihine çekince, İstanbul’un yeni havalimanı da bu muafiyetten yararlanmış oldu. Çünkü yeni havalimanı ihalesi 3 Mayıs 2013 tarihinde yapılmıştı…

Şimdi gelin, çevrecilik konusunda ne kadar samimi olduklarını da anlayın!

Hava-İş’te Genel Kurul süreci

Airkule, Hava-İş Sendikası’nda Aralık ayında yapılacak Genel Kurul sürecinin nabzını tutuyor. Geçen ay Emek Meclisi temsilcileriyle biraraya gelmiş (Emek Meclisi’nden İddialı Açıklamalar) ve onların görüşlerini sizlere aktarmıştık.

Bugün de Gökkuşağı Hareketi sözcüleriyle geniş bir röportaj yaptık. Gökkuşağı Hareketi, geçen genel kurulda mevcut yönetimle aynı oyu almış ve yapılan itirazla geçersiz bir oyun mahkemece geçerli sayılması sonucu seçimi kaybetmişti. O tarihten beri Hava-İş Sendikası içinde muhalefetin sembolü olan Gökkuşağı Hareketi, sendikal bürokrasiye kökten karşı çıkışı ve ortaya koyduğu ilkeleriyle 4 yıldır aralıksız çalışmasını sürdürdü ve şimdiki süreçte de sendika yönetimine aday…  Gökkuşağı Hareketi’nin sözcüleri Bahadır Altan ve arkadaşlarıyla yaptığımız röportajı (Delege Kimsenin Kurşun Askeri Değildir!) ilgiyle okuyacağınızdan kuşkum yok.

Aydınlık günler dileğiyle…