25 Temmuz 1922: Pilot Teğmen Cemal ve Rasıt Yüzbaşı Ahmet Bahattin, Bréguet 14-B2 tipi uçakla Afyon cephe hattının gerisinde Yunan birliklerini bombalarken düşmanın Spad-XIII tipi av uçaklarının saldırısına uğradılar. Bir Yunan uçağını düşürmelerine rağmen yakıtı ve mühimmatı tükenen uçağı Afyon’dan havalanan iki Yunan uçağı düşürdü. Her iki uçucu da şehit oldu. Daha sonra Yunanlıların Türk havacılara çektiği telgrafta taziyeleri iletilmişti.
26 Temmuz 1922: Bir Yunan uçağı Türk Birliklerinin üzerinden geçti. Kanat ucunda siyah flama olan uçak, alçalıp yere bir paket attı. İçinden çıkan mektupta şunlar yazılıydı: “Dün bizim dört av uçağımıza karşı iki saat boyunca savaşıp, birini delik deşip edip, diğerini de vurduktan sonra, keşif uçağınızdaki iki kıymetli meslektaşımız Gazlıgöl civarında düşerek ölmüşlerdir. Yarın (27 Temmuz) kahramanlara lâyık ve şerefli cenaze merasimiyle kaldırmayı Yunanlı meslektaşlarınız bir vazife kabul eder ve kahraman Türk Havacılarına taziyetlerini iletirler. İmza: Yunan Havacıları.” Bu olaydan birkaç gün önce Türk Havacılar benzeri bir nezakette bulunmuşlardı: Türk Karargâhına yakın bir yerde zorunlu iniş yapan Yunan uçağının ekibiyle ilgili olarak Yunan Ordu Karargâhına bir telgraf çekilmişti. Telgrafta Yunanlı havacıların sağlıklı ve emniyette oldukları, ihtiyaçlarının karşılandığı belirtilmişti…
28 Temmuz 1922: Malzeme ve yedek parça eksikliğinden her iki müfrezenin uçuşları çok aksadığı için Garp Cephesi Komutanlığı, Orduların elindeki uçakların Akşehir meydanına geri dönerek Cephe Tayyare Bölüğünde uçuşlarını sürdürmelerini emretti.
29 Temmuz 1922: Saffet (Arıkan), Nuri (Conker), Baki (Apak) Beylerden oluşan bir heyet Almanya’ya gitti. I. Dünya savaşından sonra Almanların elinde bulunan Albatros C-XV tipi 20 uçak (bazı kaynaklarda 21 olarak geçmektedir) ile yedek parçalarının alınması için görüşmeler yapıldı. Ayrıca elde mevcut uçakların ihtiyacı olan araç, gereç ve yedek parçalar da antlaşmaya ilave edildi. Buna göre satın alınan tüm malzeme, araç ve uçaklar bir sene içinde Anadolu’ya gizlice getirilecekti. Bunlar önce S.S.C.B’ye (bugünkü Rusya) tren ve karayolu ile ulaşmıştı. Odessa’dan gemiyle de Samsun’a getirilmişti. Ancak kargoların büyük bölümü ulaşım esnasında çok fazla hasarlanmıştı…
Pilot Yüzbaşı Sadettin, Pilot Vecihi (Hürkuş) ile birkaç teknisyenden oluşan ekip uçakları monte edip, uçuş testlerini yaptıktan sonra cepheye götürmek için Samsun’a otomobille gitmişlerdi. Uçakları çalışabilir (!) duruma getirmek için çabalayan ekip sadece iki tanesini faal duruma getirebilmişti. Test uçuşundan sonra cepheye götürmek için havalanan uçaklardan biri inişte pervanesine taş çarptığı için parçalanınca tamir için Akşehir’e gönderilmişti.
30 Temmuz 1922: Garp Cephesi Komutanı İsmet (İnönü) Cephe Tayyare Bölüğünü denetleme ve tanışma amacıyla ziyaret etti. Büyük Taarruz öncesi uçakların taarruz bölgesine yakın yerlerde benzin stoklama ve ikmal için tedbirler alınması önerisini kabul etti.
Temmuz 1922: 174. Piyade Alayı subaylarının topladıkları bağış ile bir tane Bréguet 14-B2 tipi keşif uçağı alınmıştı. Uçağın ismine de “174. Alay” verilmişti.
Cephe Tayyare Bölüğü ve Müfreze uçakları ay boyunca toplam 24 keşif uçuşu yapmışlardı. Ayrıca Yunan birliklerinin üzerine Rumca yazılı çeşitli bildiriler atılmıştı.
Ağustos 1922: Amasra’da bulunan Deniz İstasyonunda ikinci Gotha deniz uçağı tamamlanarak faal hale geldi. Hemen keşif uçuşlarına başladı. Üçüncü Gotha uçağı da Ağustos sonunda faal olmuştu.
1 Ağustos 1922: Pilot Vecihi, Pilot İsmail Zeki ve Rasıt Tevfik, Almanlardan satın alınan 20 adet Albatros C-XV uçaklarından faal olanları cepheye götürmek için Samsun’a gittiler.
8 Ağustos 1922: Tayyare Mektebi (Uçuş Okulu) Konya’dan Adana’ya taşınması Genelkurmay Başkanlığının emriyle durduruldu. Bunda Konya’nın sert meteorolojik koşulları, deniz seviyesinden yüksekliğinin uçuş performansını düşürmesi gibi faktörler etkendi. Komutan olarak Pilot Binbaşı Salim (ilkuçan) atandı. Tayyare Mektebinde bir tane çift kumandalı Fiat Aviatik (Karga) eğitim uçağı, bir tane Albatros D-III av uçağı, bir de Bréguet 14-B2 keşif uçağı bulunuyordu. Ayrıca uzun süre uçmayan pilotlar (çeşitli yerlerden kaçıp Kuvva-yı Milliye’ye yeni katılan uçucular) antrenman için cepheden Adana’ya gönderilip, yeterince uçtuktan sonra birliklerine geri dönüyorlardı.
Uzun menzilli keşif uçuşu yapan Gotha tipi deniz uçağı arıza nedeniyle Akçakoca civarında kırım geçirdi.
13 Ağustos 1922: Akviran’dan Akşehir’e taşınan Tayyare Bölüğünün uçakları intikal etti. Mustafa Kemal Akşehir’de bulunan havacı birliğini ziyaret etti. Uçuculara “Düşman uçaklarının keşif için cephemizin gerilerine uçmamalarını sizden isterim!” emrini verdi.
17 Ağustos 1922: Bolvadin-Dinar-Cumalı-Kayalar-Döğer-Aziziye-Sultandağ bölgesi havadan keşfedildi. Dinar civarında üç Yunan süvari bölüğü yürüyüş halinde görülürken, diğer düşman birliklerinde herhangi bir değişiklik saptanmamıştı. Ayrıca uçuş esnasında bir Yunan av uçağı keşif uçağına saldırmış, ateşle karşılık görünce geri dönerek uzaklaşmıştı.
19 Ağustos 1922: Akşehir’de bulunan Cephe Tayyare Bölüğünden dört keşif uçağının Çay yakınlarında yeni hazırlanmış meydana intikali için Cephe Komutanı emir verdi. Ayrıca iki keşif uçağı da Akşehir’de hazır bulunacaktı. Cephe Komutanlığının diğer emrinde: “Düşman uçaklarını gören bütün birlikler vakit kaybetmeden telefon hatlarından öncelikle istifade ederek, uçakların miktarını, istikametini ve yüksekliğini Çay’daki Tayyare Bölüğüne ileteceklerdir.”
20 Ağustos 1922: Trenle Akşehir’den yollanan Cephe Tayyare Bölüğünden dört keşif uçağı, Çay’a vardı. Ayrıca Bölüğün rutin keşif uçuşlarını Spad-XIII av uçaklarıyla sürdürmeleri, Yunanlıların keşif uçuşlarını engellemişti. Öte yandan son aylarda Bölüğün keşif uçaklarına fotoğraf makinesi takılınca, havadan çekilen fotoğraflarla daha ayrıntılı bilgiler sağlanıyordu. Gün sonuna kadar, aybaşından beri yapılan keşif uçuşlarında toplam 11 Yunan tümeni ile mevzilerini, ayrıntılı olarak tespit etmişlerdi. Çay meydanı zaman zaman Yunanlıların top ateşine maruz kalmasına rağmen herhangi bir hasar olmadan uçuşlarını sürdürmüşlerdi.
21 Ağustos 1922: Gazi Mustafa Kemal ve Garp Cephesi Komutanı İsmet İnönü, Batı Cephesini denetlerken Çay meydanında havacıları da ziyaret ettiler. O gün uçuş yapılmamıştı.
22 Ağustos 1922: Afyon’un güney ve batısındaki Yunan birliklerini keşfetmek için havalanan Bréguet 14-B2 tipi uçak, havada arızalanınca Türk tarafına zorunlu iniş yapmıştı. Ekip ve uçakta herhangi hasar olmamıştı.
Büyük Taarruz öncesi Kuvva-yi Milliye’nin Hava Gücü:
Spad XIII 20 Av Uçağı
Albatros C-XV 1 “
Albatros D-III 1 “
Bréguet 14-B2 10 Keşif Uçağı
de Havilland-9 1 “
Fiat R2 Paradiso 2 “
Fiat Aviatik 2 Okul uçağı
Gotha 3 Deniz uçağı
TOPLAM 32
Personel: Pilot, rasıt, teknik uzman subay 20
Sivil, gedikli (Astsb.), uzman erbaş 10
Makinist ve teknisyen 10
TOPLAM 40
Devam edecek...