|
|
İSTANBUL AIRSHOW VE BEKLENTİLER
|
|
|
|
|
Türkiye’de büyük çapta proje geliştirmek ve uygulamak kolay değil. Büyük sabır, emek istiyor. Her şeyden önce engelleri aşmak için mücadele azmi gerekiyor. Yine de alanındaki potansiyele dayalı olarak koşulları zorlayan, sürekliliği sağlayan projeler var. Bunlardan birisi de “Airex” adıyla başlayan, geçtiğimiz hafta 10’uncusu “İstanbul Airshow” olarak yapılan havacılık fuarı… İstanbul Airshow, geçen yıllara göre kapasitesini oldukça artırdı. Katılan firmalar çoğaldı, aynı oranda fuarda sergilenen uçak sayısı ve modeli de arttı. Fuarla ilgili bilgi almak üzere konuştuğumuz İstanbul Airshow’u düzenleyen Mint Fuarcılık’ın sahibi Feyzan Erel de, bu gelişmeden duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Erel’e göre fuarın kapasitesini 2-3 kat artırmak mümkün. Tabii bunun için en önemli koşul, fuar alanının genişliği. Gerek alan darlığı, gerekse Atatürk Havalimanındaki yoğun trafik, aslında fuarın daha da genişlemesini ve aktivitesini sınırlayan etkenler. Bu nedenle İstanbul Airshow’a bu yıl getirilmek istenen Antonov uçağı kabul edilmemiş. Feyzan Erel buna rağmen İstanbul Airshow’daki sivil uçak sayısının hem Dubai Air Show’dan, hem de Farnborough’dan fazla olduğuna dikkat çekti.
Red Arrows gösteri yapacaktı
İstanbul Airshow’da olanaksızlıklar nedeniyle çok sayıda havacılık meraklısının izleyeceği İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'nin akrobasi ekibi Red Arrows’un 50. yıl kutlamaları için yapmak istediği gösteri teklifi de geri çevrilmiş… Çünkü her yıl trafik sayısında yeni rekorların gerçekleştiği Atatürk Havalimanı, ne yazık ki bu tür gösteri uçuşlarına olanak veremiyor. Oysa yapılacak akrobasi uçuşları, fuarı çok daha ilgi çekici hale getirecekti şüphesiz…
Gelecekte neler olur?
Türkiye’de havacılığın gelişimiyle birlikte fuarlar, havacılık gösterileri gibi aktivitelerin yaygınlaşması gerekiyor. Bunun olabilmesi için de uygun alanlara ihtiyaç var. İstanbul’a inşa edilecek yeni havalimanının projesinde ve Sabiha Gökçen Havalimanı’nda da fuar alanı olarak ayrılmış yerler bulunuyor. Ancak bu alanların kullanılabilir hale gelmesi kısa zaman dilimi içinde mümkün değil. Bunlara ilaveten, İstanbul Airshow’a gelen büyük uçakların inebileceği pistler de Atatürk Havalimanı’nda bulunduğuna göre, bir sonraki İstanbul Airshow’un yine aynı dar alanda ve kısıtlı olanaklar dahilinde yapılacağı açıkça görünüyor. Ancak unutulmamalı ki, havacılığın gelişmesi, toplumda ilginin artması hedeflendiğinde, bu tür aktivitelerin de devletçe desteklenmesi kaçınılmazdır.
Aydınlık günler dileğiyle…