İNSANLARIN SEBEP OLDUĞU BULUTLAR
CONTRAIL (UÇAK İZİ):
Jet uçaklarının yoğuşma izleri (contrail), insan yapımı düz bir buluttur. Ancak bulut ailesine katılmaz. Genellikle atmosferin sıcaklığı -30C° ile -60C° arasında ve 5.000-12.000 metre yükseklikte olur. Uçağın egzozundan çıkan sıcak ve nemli gazlar, soğuk havayla karşılaşınca hızla soğur ve nemin bir kısmı önce su damlacıklarına dönüşür, takiben buz kristalleri olarak donar. Uçak izinin oluşabilmesi için havanın yeterince nemli olması gerekir. Uçak izinin uzun süre bozulmadan kalması, atmosferin üst seviyelerindeki rüzgârlara ve nem yapısına bağlıdır. Eğer atmosfer nem bakımından doygunluğa yakınsa ve rüzgârlar çok az veya durgunsa, uçak izi bir saat kalabilir.
11 Eylül 2001 terörist saldırılarını takip eden günlerde ABD hava sahasında tüm ticari uçuşlar üç gün boyunca yasaklanmıştı. Aynı zamanda uçak izlerinin (contrail) yeryüzü sıcaklığına etkisi araştırılmıştı. Araştırmaya göre uçak izlerinin neredeyse yokluğunun günlük maksimum sıcaklıkları azaltması ve buna bağlı olarak günlük maksimum-minimum C° sıcaklık aralığının da büyük ölçüde azaldığı tespit edilmişti. Hâlihazırda meteorologlar, günlük en yüksek/en düşük sıcaklık tahminleri yaparken uçak izlerinin hesaba katılmasını tartışmaktadırlar.
PYROKÜMÜLÜS:
Yangınların üzerinde kümülüs bulutları oluşabilir. Pyrokümülüs adıyla bilinen bu bulutlar anız yakılması, orman yangınlarında vb. yükselen dumanların üzerinde kümülüs yığınları olarak görülür. Alevlerin ısısıyla oluşan termaller, nemi yukarıya taşırlar. Yükseldikçe soğuyan nemin yoğunlaşarak su damlaları veya buz kristallerine dönüşmesiyle oluşur.
NOTLAR:
*/Bulutlar ile oluşumları üzerine yapılan çalışmalara “Nephology” (Türkçe’de nefoloji) denilmektedir.
*/Bulut yüksekliğini ölçmek için “silyometre” cihazı kullanılır. Silyometre yukarı doğru ışınım sinyalleri gönderir. Eğer bulut varsa gönderilen ışının bir kısmı silyometreye yansıyarak geri döner. Alet, giden ve dönen sinyaller arasındaki zamanı ölçerek bunu yüksekliğe çevirir.
*/ Yağmur Damlalarının Çapı ve Damla Hızı:
-Çisenti: 0.2-0.5mm
-Yağmur: 0.5mm den büyük (en büyüğü 1mm)
-Damla hızı saniyede 9m yi bulabilir.
*/ Katı Yağış Elemanlarının Çapı:
-Kar taneleri: Genellikle 1mm den küçük ve hızı en fazla saniyede 1m
-Kar parçacıkları: 1-5mm
-Dolu: 5-50mm (rekor 203mm)
-Elmas tozu: Çoğunlukla havada asılı gibi duran 0.1mm çapında buz kristalleridir.
*/Orta boy bir kümülüsün (kümülüs mediaokris türü ve yaklaşık 1km?'lük alanı kaplayan boyutta) içindeki su damlacıklarının toplam ağırlığı ortalama 200.000 kg gelmektedir.
*/Bulutlar ve yağışların dünyayı yaşanır kılmada bir etkileri daha vardır: Bunlar havanın kirletici unsurlardan belli ölçüde temizlenmesini sağlamaktadırlar. Bulut tabakasının altındaki havada bulunan parçacıklardan yüzde 99'u ile sülfür dioksit gibi çözülebilir gazların büyük bir bölümü, 2.5cm/san hızındaki yağışla temizlenebilmektedir.
*/Küresel iklim kriziyle ilgili araştırmalarda ekvator kuşağındaki okyanuslarda ve yüksek enlemlerdeki atmosferde, nem kümelenişinde artışlar gözlenmiştir. Bu da tüm enlemlerde troposferin üst sınırına yakın bölgede bulut örtüsünde artış, bölgenin altında ise nem oranlarında azalma anlamındadır. Bunun etkisi ise bulut yüksekliklerinde genel bir artışı işaret etmektedir.
*/ Volkanik patlamalardan sonra atmosferin üst katmalarına yükselen kül ve sülfat hidrat partikülleri, “Bishop Halkası” adıyla bilinen bir taç oluşturabilmektedirler.
*/ Çin asıllı kimyacı Zanghao Shou, belli bulut cinslerinin ortaya çıkmasıyla depremlerin arasında bir ilişki olduğunu ve kısa süre önceden tahmin edilebileceğini önermişti. Teorisine göre beş ayrı çeşit deprem bulutu belirlemişti. Bulutun kuyruğu, beklenen depremin merkezini, uzunluğu da büyüklüğünü (önceki depremlerle kıyaslayarak) işaret ettiğini söylemişti. Ayrıca deprem bulutlarının görülmesinden sonra ortalama 30 en geç 103 gün içinde depremin gerçekleşeceğini de eklemişti. Başlangıçta ilgili disiplinlerin bilim insanlarınca itibar görmeyen teori, sismolog, meteorolog, jeolog, afet yönetimi vb. uzmanlarınca 2003 yılından beri dikkate alınıp incelenmektedir.
*/ İlk önce ABD'de tanımlanan Mevsimsel Etki Bozukluğu (MEB); Mevsimsel Duygu Durum Bozukluğu, Mevsimsel Depresyon gibi isimlerle de anılmaktadır. MEB sendromuna göre mevsim değişimleriyle tekrarlanan umutsuz, karamsar ruh halinin yanısıra bir grup tipik fiziksel bileşimi olarak tanımlanmıştır. Kış MEB’ine yakalananlar güneş ışığının az olduğu aylarda karamsarlık, sosyal yaşantılarında negatif değişimle birlikte kendilerini daha güçsüz hissederler. Yaratıcılık ve üretkenliklerinin azalması, ankisiyete, daha çok uykuya ihtiyaç duymalarının yanısıra iştahlarını kontrol edememektedirler. Kuzey enlemlerde bulutlu günlerin çokluğu da önemli etkenlerden biridir. Bu belirtilere kadınların erkeklerden daha çok yakalandıklarına dair bir düşünce vardır.
*/ Ferdinand Macellan ve gemicileri, güney yarımküredeki seyirleri esnasında gökyüzünü epeyce incelemişlerdi. İlk kez onların gözlemledikleri ve “Macellan Bulutları” adını verdikleri bulutlarla güney kutbunun bulabileceğini iddia etmişlerdi. Ancak yıllar sonra yapılan astronomik gözlemlerle bunların dünyadan 13.000 ışık yılı uzaktaki Büyük ve Küçük Macellan Bulutları adıyla samanyolunda cüce galaksiler olduğu kesinleşmişti. Öte yandan meteorologlar önceki yüzyıllarda denizcilerin Macellan bulutu iddialarının sirrostratus bulut tabakaları olduğunu varsaymaktadırlar.
*/ Kanadalı bir bilim insanı “Bulut Arpı” icat etmiştir. Bulut Arpı, üzerindeki bulutların şekline ve yoğunluğuna göre müzik yaratan yarı elektronik bir çalgıdır. Gökyüzü bulutsuz, maviyken arp suskundur. Alet, bulut tabakasına yolladığı lazer ışının kendisine yansımasını ölçerek parlaklık, yükseklik, yoğunluk vb. bilgileri topladıktan sonra müzik programının ayarlandığı şekliyle bu verilere uygun ve genellikle spontane bestelediği melodiyi çalmaktadır. Dolayısıyla aynı melodiyi dinleme şansı neredeyse hiç yok gibidir.
*/ 1969 yılında ABD'li soul müzik grubu Tempetations’ın kümülonimbüs fırtına bulutlarından çağrışımla besteledikleri “Cloud 9” isimli şarkısı hit olup, uzun süre listelerde yer almıştı.
Faydalanılan Kaynaklar:
*Türk Söylence Sözlüğü Cilt-I (Deniz Karakurt- e-kitap, 2011)
*Kâşgarlı Mahm?d Kitabı (Editör: F. Sema Barutçu Özönder- T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, 2008)
*Larousse Semboller Sözlüğü (Nanon Gardin & Robert Olorenshaw – Bilge Kültür Sanat Yayınları, 2006)
*Kökenleri ve Anlamlarıyla Semboller & İşaretler (Alfa Basın Yayın Dağıtım Ltd, 2009)
*Hava Durumu Tahminleri (Sue Gibbson – Tübitak Yayınları, 2013)
*Meteoroloji: Atmosferimizi Anlamak (Steven A. Ackerman & John A. Knox – Nobel Akademik Yayıncılık, 2015)
*Bulut Gözlemcisinin Rehberi (Gavin Pretor Pinney – Tübitak Yayınları,2008)
*Mavi Misket (Bünyamin Sürmeli – Doğan Kitap, 2016)
*Hava Kitabı: Hava Olayları Neden Oluyor ve Nereden Geliyor? (Diana Craig – Maya Kitap, 2018)
*Bildiğiniz Havaların Sonu (Mikdat Kadıoğlu – Güncel Yayıncılık, 2001)
*İklim Sistemi ve İklim Değişmeleri (Ecmel Erlat – Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları, 2010)
*Planörcünün kılavuzu (Ken Stewart – Cinius Yayınları, 2017)
*Yamaç Paraşütü (M. Can Gül – Aura Kitapları, 2004)
*A Concise Guide to Weather (Julie Llyold – Parragon Book, 2007)
* On Dokuncu Yüzyılın Fırtına Bulutu (John Ruskin – Vakıfbank Kültür Yayınları, 2019)
*İstanbul Meteorolojik Afetler Tarihi (Metin Gerenler – Sokak Kitapları Yayıncılık, 2017)
*Bilim ve Teknik Dergisi (Tübitak Yayınları Sayı:518 Ocak 2011)
*Professional Pilot Magazine (June 2016 Volume:50 No:6)
*Anadolu Halk Takvimi(Ergün Veren – Doğan Kitap, 2019)
*Bize Göre ve Bir Seyahatin Notları (Ahmet Haşim – Yapı Kredi Yayınları, 2004)
*Başka Yollar (Enis Batur – Yapı Kredi Yayınları, 2002)