Havacılık sektöründe yaşanan teknolojik gelişmeler doğrultusunda, uydu tabanlı seyrüsefer ve düzeltme sistemlerinin geleneksel seyrüsefer destek cihazlarının yerini alması ve dünyada havacılık otoritelerinin belirlediği yol haritaları doğrultusunda kritik teknoloji alanları olarak yaygınlaşması bekleniyor.
ÇOK YÖNLÜ AVANTAJLAR
STM, “Uydu Tabanlı Yaklaşma İniş Sistemleri Teknoloji ve Pazar Değerlendirme Raporu” nu yayınladı. Raporda uydu tabanlı sistemlerin uçuş emniyetinin artırdığı, yakıt tüketimini azalttığı, bakım ve idame masrafları düşürdüğü belirtilirken bu sistemler sayesinde hava trafik verimliliğinin artacağı ve tüm hava şartlarında kesintisiz hizmet sunulacağı kaydedildi. Uydu Tabanlı Yaklaşma ve İniş Sistemlerinin geniş kapsama alanı, düşük bakım ve idame maliyetleri, tüm pistlere ve tüm hava araçlarına hizmet edebildiğinin altı çizilirken bu sistemlerin çevresel kısıtlardan etkilenmediği belirtildi.
Uydu tabanlı sistemlerin havacılık uygulamalarında kullanımı ve pazar paylarının giderek arttığı vurgulanan raporda şu tespitler de yer aldı:
PAZAR GİDEREK BÜYÜYOR
“Küresel uydu tabanlı seyrüsefer sistemleri (GNSS) pazarına yönelik olarak 2012-2021 arasında yıllık ortalama %11 büyüme öngörülmektedir. Bu büyümenin 2012-2017 yılları arası %6-8 civarı, 2017’den sonra %10 civarı olması beklenmektedir. Tüm dünyada GNSS uygulamalarına yönelik pazar 2012 yılında 65 milyar Euro iken, bu rakamın 2021 yılında 134 milyar Euro seviyesine çıkması öngörülmektedir. Havacılık uygularına yönelik GNSS pazar payı 2012 yılında %5 civarı iken (3,25 milyar Euro), 2021 yılında %6,2’ye ulaşacağı (8,38 milyar Euro) değerlendirilmektedir.
MİLLİ SİSTEM İÇİN FIRSAT VAR
Ülkemizdeki sanayii altyapısı ve akademik bilgi birikiminin bir araya getirilmesi ile geliştirilecek milli sistem(ler) ile ülkemizin hem kullanıcı hem de üretici tarafında potansiyel paydaş konumunda olduğu ve gerçekleştirilecek orta ve uzun vadeli planlamalar ile fırsatların değerlendirilebileceği öngörülmektedir.”
Savunma Sanayii Müsteşarlığı’nın iştiraki STM’nin de gelecekte hayata geçirilmesi planlanan bu sistemlerin milli olarak üretimi konusunda öncü rol oynaması hedefleniyor.