Fantom
Mustafa Kemal “sizleri birer kıvılcım olarak gönderiyorum, alevler halinde geri dönmelisiniz” dedi… Selahattin Reşit Alan, 1925 senesinde, henüz 22 yaşındayken, bir grup seçilmiş arkadaşıyla birlikte Fransa’ya eğitime gönderildi. “Tayyare mühendisi” oldu.
*
Pilot brövesini de aldı, 1931’de yurda döndü. Eskişehir Tayyare Tamirhanesi’nde işbaşı yaptı. Gece gündüz çalıştı. 1932 senesinde “ilk milli uçağımız” olarak ilan edilen “MMV-1”i üretti. Milli Müdafaa Vekaleti, yani Milli Savunma Bakanlığı adını taşıyan uçağımız, saatte 200 kilometre sürat yapıyor, havada 2.5 saat kalabiliyordu.
*
Genç uçak mühendisi Selahattin Reşit Alan, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin gururu olan uçağına “kağnı” figürü çizmişti.
*
Bu tarihi fotoğrafa iyi bakın lütfen… Selahattin Reşit Alan, milli uçağının gövdesine işlediği kağnı’yı işte böyle ölümsüzleştirmişti.
*
Çünkü… O kağnı olmasaydı, Türkiye Cumhuriyeti varolamazdı.
*
Dönemin en ileri teknolojisiyle, son model savaş makineleriyle gelen işgal devletleri… Anadolu insanının kağnı’sına yenilmişti.
*
Milli şuura sahip olan Selahattin Reşit Alan… O kağnı sayesinde eğitim alabildiğini, o kağnı sayesinde teknoloji üretebildiğini, o kağnı sayesinde gelişmiş ülkeler seviyesine yükselebileceğimizi biliyordu.
*
“İthalat”a değil “imalat”a inanıyordu. Bunu asla unutmayalım diye… Zenginliğin sembolü uçağa, yoksulluğun sembolünü kazımıştı.
*
Ve, bakıyoruz bugün…
*
TC-DAP, devletimizin VIP uçağı…
60 milyon dolarcık.
TC-ATA, devletimizin VIP uçağı…
38 milyon dolarcık.
TC-ANA, devletimizin VIP uçağı…
77 milyon dolarcık.
TC-GAP, devletimizin VIP uçağı…
42 milyon dolarcık.
TC-KOP, devletimizin VIP uçağı…
52 milyon dolarcık.
TC-LAA, devletimizin VIP uçağı…
20 milyon dolarcık.
TC-LAB, devletimizin VIP uçağı…
20 milyon dolarcık.
Yetmedi…
TC-TUR satın alındı.
200 milyon dolarcık!..
YILMAZ ÖZDİL’İN YAZISININ DEVAMI İÇİN TIKLAYINIZ…