Sol Gazetesi, Hırvatistan’da yayınlanan Jutarnji List adlı gazetenin haberinde, THY’nin şirketi Turkish Cargo’nun Zagrep Pleso Havaalanı'ndan Suriyeli muhaliflere götürülen silah ve mühimmatın sevkiyatı için sefer yaptığı iddiasını gündeme getirdi:
Dünya, Hırvatistan'dan Suriye'ye büyük miktarda silah ve mühimmat sevk edildiğini Şubat ayında New York Times gazetesinde çıkan bir haberle öğrendi. Haberde, eski Yugoslavya yapımı geri tepmesiz tüfeklerin, Rus yapımı roket atarların, İsviçre yapımı el bombalarının ve daha pek çok silahın Suriyeli muhaliflerin elinde görüldüğü söyleniyordu.
Eski Yugoslav silahlarını ilk olarak, militanların yayımladıkları video görüntüleri ve fotoğrafları takip ederek, kaynaklarını belirleyen bir silah uzmanı saptamış, bunu Ocak başında internet sayfasında yazmıştı.
Bu silahlar Suriye ordusunun envanterinde bulunmuyordu.
Dolayısıyla, muhalifler bunları ordudan çalmış olamazdı. Bu silahlar daha önce muhaliflerin kullandıklarına göre daha etkiliydi. Higgins, silahları ilk kez Suriye'nin güneyindeki Dera'dan gelen görüntülerde saptamıştı. Şubat ayında ise aynı silahların Hama, İdlib ve Halep gibi kuzey kentlerinde de görüldüğünü yazdı.
New York Times gazetesi Şubat ayında silahların Hırvatistan'dan Suriye'ye gittiğini ve silahların doksanlardaki iç savaştan kalan kayda geçmemiş stoğun bir parçası olduğunu yazdı. Ödemeler Suudi Arabistan tarafından yapılıyor, silahlar Zagrep'ten Türkiye'ye, oradan da Ürdün'e sevk ediliyordu. Hırvat resmi kaynakları iddiaları yalanlasa da, gazeteye konuşan bir ABD'li diplomat, üst düzey bir Hırvat yetkilinin ilgilenen olduğu takdirde Hırvatistan'ın elinde Suriyeli muhaliflere gönderilebilecek yüklü miktarda silah olduğunu söylediğini aktardı.
SİLAHLARI THY TAŞIMIŞ!
New York Times’in haberinden önce bir Hırvat Gazetesi Zagrep’ten kalkan Ürdün menşeli kargo uçaklarının sayısındaki ciddi artışı gündeme getirdi ve konunun, Suriye'ye silah sevkiyatıyla ilgisi olabileceğini yazdı.
Jutarnji List adlı gazete geçtiğimiz günlerde yaptığı bir başka haberde, sevkiyatın ayrıntıları üzerine çarpıcı iddialar gündeme getirdi.
İddiaya göre, son dört ayda Zagrep Pleso Havaalanı'ndan kalkan 75 kargo uçağı, toplam ağırlığı 3 bin tonun üzerinde silah ve mühimmatı Ürdün'e taşımıştı. Gazete, ilk iki ya da üç sevkiyatın, Türk Hava Yolları'nın kargo şirketi Turkish Cargo'ya ait A310 tipi uçaklarla gerçekleştirildiğini, daha sonraki sevkiyatların ise Ürdün Havayolları'na ait İlyuşin 76 MF tipi kargo uçaklarınca yapıldığını öne sürdü.
Turkish Cargo'nun envanterinde 4 adet Airbus A310 tipi uçak mevcut. Bu uçakların her biri, 38 bin 610 kilogram taşıma kapasitesine sahip. İlk iki ya da üç sevkiyatın Turkish Cargo uçakları tarafından yapıldığı iddiasının doğru olması halinde, THY'nin alt şirketinin Suriyeli muhalifler için yaklaşık 77 ila 116 ton arasında silah ve mühimmat taşıdığı söylenebilir.
İddiayı THY Basın Müşavirliği'ne sorduğumuzda, konuyla ilgili herhangi bir bilgilerinin olmadığı, ancak böyle bir durumun yaşanmadığını tahmin ettikleri yanıtını aldık.
DEVLET ONAY VERDİ Mİ?
AKP hükümeti, Ekim ayında Moskova-Şam seferini yapan Suriye yolcu uçağını, uçaksavar parçaları taşındığı iddiasıyla Ankara'ya inişe zorlamış ve saatlerce aramıştı.
Hırvat gazetesinin gündeme getirdiği iddia, hükümetin sivil havacılık kuralları konusunda her zaman böyle "hassas" davranmadığını düşündürüyor. Zira Sivil Havacılık Kanunu'nun 93. maddesine göre "hava yoluyla silah, cephane, her nevi harp malzemeleri, patlayıcı, yanıcı, tahrip edici ve aşındırıcı madde, zehirli gaz, nükleer yakıt, radyoaktif madde, can ve mal güvenliği yönünden tehlikeli olduğu saptanmış her nevi katı, sıvı ve gaz halinde maddenin taşınması" yasak. Bu kuralın istisnası ise söz konusu maddelerin taşınması için Ulaştırma Bakanlığı'ndan özel veya genel nitelikli izin alınması.
Ancak bu izin verilmeden önce de gerekirse Dışişleri Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı'nın görüşünün alınması gerekiyor ve bu izinler alınmadan, bahsi geçen maddelerin hava yolu ile taşınması mümkün olmuyor.
Ayrıca Ulaştırma Bakanlığı silah taşınmasına izin verse bile, Uluslararası Sivil Havacılık kuruluşları olan İCAO ve İATA Direktifleri ve Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nce yayınlanan talimat uyarınca, sivil hava araçları ile havayoluyla harp silah ve mühimmatının taşınması halinde, Genel Müdürlük'ten ve ilgili devletlerden bu konuda onay alınması zorunluluğu bulunuyor.
Yani Hırvatistan ve Türkiye devletlerinin onayı olmaksızın, Turkish Cargo uçaklarının Zagrep'ten İstanbul'a silah ve mühimmat taşıması mümkün değil.
Bunun yasadışı bir biçimde yapılması halinde ise sorumluların 4 aydan 2 yıla kadar hapis ve otuz bin liradan üç yüz bin liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılması gerekiyor.
Sadece militan taşımıyorlar
Türkiye'nin muhaliflere silah sağlanmasına aracılık yaptığı iddiaları, daha önce de birçok kez gündeme geldi. Suudi Arabistan ordusuna bağlı kargo uçaklarının Esenboğa Havaalanı'ndan kalkış yaptıkları son dönemde ortaya çıkan bilgiler arasında yer aldı. Şubat ayında Suudi Arabistan ordusuna bağlı kargo uçaklarının Esenboğa Havaalanı'ndan kalkış yaptıkları, Konya-Antalya rotasını takip ederek Akdeniz üzerinden Mısır'a doğru yollarına devam ettikleri öğrenildi.
CHP Milletvekili Atilla Kart, ne taşıdığı bilinmeyen bu uçakları Meclis gündemine taşıdı. Kart, 24-25 Şubat tarihlerinde Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetleri'ne ait nakliye uçaklarının Ankara'da ne işi olduğu hakkında Başbakan'a soru önergesi verdi. Konuya ilişkin gazetemize de açıklama yapan Kart, uçakların Ankara'ya periyodik olarak geldiğini belirterek bu uçaklarla silah ve mühimmat taşındığı, dışarıdan Taliban savaşçılarının getirildiği iddialarına dikkat çekmiş, "Türkiye Suriye olayında öncü kuvvet rolünü üstleniyor" demişti.
Geçtiğimiz Aralık ayında Antakya'ya inen tarife dışı bir uçaktan 200 El Kaide militanının inerek hiçbir yasal kayıt yaptırmadan Suriye'ye geçtiği de biliniyor. Konuya ilişkin bir soru önergesi veren CHP Hatay Milletvekili Mehmet Ali Ediboğlu, 7 Aralık gecesi Hatay Havaalanı'na, THY'ye bağlı Anadolu Jet'e ait tarife dışı bir uçak indiğini, uçaktan tamamı Arapça konuşan 200 El Kaide militanının indiğini ve militanların hiçbir kayıt yaptırmadan apronda bekleyen 15 minibüse bindirildiğini anlattı.
SOL GAZETESİ