Türk Hava Yollarından ucuza aldıkları biletlerin satışından kâr payı dağıttığını söyleyerek milyonlarca lira para toplayan şirketle ilgili çarpıcı bir gelişme yaşandı. İlk önce Mart 2017'ye uzanalım: M.K, O.G. ve A.T. isimli üç kişi 2013 yılında 10 bin TL sermaye ile şirket kurar. Şirket, THY'den ucuz maliyetle umre ve hac bileti aldıklarını iddia eder.
Vatandaştan da bu biletleri yüksek fiyattan satıp, kâr elde edecekleri vaadiyle para toplar. İddialara göre, THY'den 27 bin TL karşılığı paket bilet aldığını ileri süren çete üyeleri, vatandaşa bunun karşılığında bir ay sonra 3 bin TL kâr payı vaat eder. Başta birkaç kez bu şekilde ödeme yaparak güven kazanan çete, Vaniköy'de lüks bir villa kiralar.
FUTBOLCULAR DA VAR
Lüks otomobiller ve villa ile birçok kişinin güvenini kazanan çete üyeleri çalışmalarına devam eder, kısa sürede 100 milyonlarla ifade edilen para toplar. Çetenin parasını aldığı isimlerden ikisi de FB'li futbolcu Hasan Ali Kaldırım ile BJK'li Adem Ersan Gülüm'dür. Şirketin sahiplerinden M.K tutuklanır, A.T. yurtdışına kaçar, diğer ortak O.G ise "Ben de mağdurum, beni de dolandırdılar" diyerek şikâyetçi olur.
Şimdi geliyoruz yeni gelişmeye. "Çiftlikbank" benzeri saadet zinciri oluşturan çetenin, önemli bir kurumdaki bürokrat üzerinden Ankara'daki onlarca bürokratı da dolandırdığı belirlendi. Görevlerinden olma korkusuyla önce sesiz kalan bu bürokratlar, Başbakanlık'ın lağvedilmesiyle birlikte Devlet Personel havuzuna gönderilince, kendilerini zincire dahil eden İ. isimli bürokrattan şikayetçi oldu. Birçok bakanlık çalışanının yanı sıra Sayıştay gibi kurumlardan da yüzlerce kamu görevlisinin zincire para kaptırdığı bildirildi.
Ali Ekber ERTÜRK-Sözcü