TAV Havalimanları yılın ilk altı ayında 6,8 milyon iç hat ve 4,7 milyon dış hat olmak üzere toplam 11,4 milyon yolcuya hizmet verdi. Şirketin bu dönemdeki konsolide cirosu 141,9 milyon avro oldu.
TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Sani Şener “2020’nin ikinci çeyreği tüm dünyada Covid-19 Pandemisi kaynaklı sokağa çıkma yasakları ve seyahat kısıtlamalarıyla geçti. Seyahat kısıtlamalarından en çok etkilenen sektör olan havacılıkta dış hat yolcu trafiği ikinci çeyrekte tüm dünyada neredeyse sıfıra yakın seyretti. Bu kısıtlamaların etkisiyle, TAV Havalimanları’nın 2020 yılının ilk yarısında hizmet verdiği yolcu sayısı geçen seneye göre yüzde 70 azaldı.
Bugün itibariyle havalimanlarımızın çoğu yeniden ticari yolcu trafiğine açılmış durumda. Hala kısmi olarak hizmet veren Gürcistan’daki limanlarımızın da Eylül ayında tamamen açılmış olmasını bekliyoruz. Medine Havalimanı da iç hatlar trafiğine açıldı, ancak dış hatların yeniden açılma tarihi henüz belli olmadı.
Tüm havalimanlarımızda, dış hat trafiğinde geri dönüşün başlaması için esas önemli olan konu ülkeler arasındaki uçuş yasaklarının kaldırılmasıdır. Ülkelerin karşılıklı olarak sınırlarını açmasını takiben havalimanlarımızda yolcu artışı başlamıştır. Ana pazarlarımızdan İngiltere ve Rusya, Türkiye ile sınırlarını karşılıklı olarak ticari yolcu trafiğine yeniden açtı. Covid-19 salgınını yavaşlatma konusunda oldukça başarılı bir uygulama sergileyen Türkiye, Avrupa Birliği’nden gelen misafirlerimizi ağırlamaya da hazır. AB ülkeleriyle karşılıklı trafiğin başlamasıyla toparlanma süreci de hızlanacaktır.
Şirket olarak İçinde bulunduğumuz küresel krize hızlı ve kararlı bir şekilde tepki verdik. Öncelikle, giderlerimizin azaltılması çok önemliydi. Bunla ilgili olarak yüzde 32 oranında bir maliyet düşüşü yakaladık. Bundan dolayı özellikle çalışanlarımıza ve bize iş yapan alt yüklenicilerimize çok teşekkür ediyorum. Kriz süreçlerinde maliyetleri düşürürken yönetimin en önemli görevi, paydaşlar, ortaklar, yatırımcılar ve çalışanlar arasındaki maliyet düşürücü tedbirleri en adil bir şekilde alabilmektir. Bu konuya çok dikkat ederek elimizden geleni yaptık.
Aynı zamanda her havalimanı için her ülkede yapmış olduğumuz sözleşmelerde bulunan force majeure (mücbir sebep) maddelerinden olan ‘salgın hastalık’ maddesine dayanarak iş yaptığımız idareler gelir kaybımızın karşılanması için gerekli müracaatları yaptık. Her sözleşmenin kendi içeriğine göre, süre uzatımı, kira ertelemesi veya başka türlü metotlarla bu kayıplarımızın karşılanması için gerekli çalışmaları da yapıyoruz.
Bu dönemde Covid-19 öncesi açıkladığımız Almatı Havalimanı’nın satın alınması sürecini de tamamlamak üzereyiz. Almatı Havalimanı’nın satın alma işlemini üçüncü çeyrek itibarıyla kapamış olmayı hedefliyoruz. Almatı, ikinci çeyrekte önemli bir kargo trafiği hacmi yakaladı ve gelir kompozisyonu açısından defansif özelliklere sahip olduğunu gösterdi. Sözleşme yenileme riski ve sınırlı işletme süresi gibi kısıtları olmayan bu havalimanı, portföyümüze önemli bir katkı sunacak. Almatı Havalimanı’nın Yeni İpek Yolunun hava yolu ile yapılacak süratli kargo işlemleri için çok önemli bir merkez olacağı da çok açık. Ayrıca mevcut 6,5 milyon yolcusunun, yeni yapılacak yatırımlarla önemli oranda artacağını da gözlemliyoruz. İşlemin kapanması ve trafiğin yeniden 2019 seviyelerine gelmesiyle birlikte Almatı’nın, TAV Havalimanları’nı değerlemekte kullanılan çarpanlara pozitif etkisinin olmasını bekliyoruz.
Şirket olarak bu krize oldukça güçlü bir bilanço yapısıyla girdik. Bilançomuzun verdiği güçle şirketimizin geleceğine yatırım yapmaya Almatı satın almasıyla devam ediyoruz. Daha önce eşine rastlanmamış tarihi zamanlardan geçiyoruz ancak paydaşlarımız, çalışanlarımız ve yatırımcılarımızın desteği ile bu krizden eskisinden daha güçlü bir şekilde çıkacağımıza inanıyorum. Tüm çalışanlarımıza, hissedarlarımıza ve iş ortaklarımıza bu zor zamanlarda da şirketimizden esirgemedikleri sonsuz destekleri için teşekkür ediyorum.” dedi.