Pilotlar Çalıştayı İstiklal Marşı’nın okunması ve saygı duruşu ile başladı. Açılış konuşmasını yapan TALPA Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, ekonomik olarak yüksek gelir düzeyinde sayılan ve sürekli göz önünde bulunan bir meslek grubuna dahil olduklarını belirterek, teknolojinin her geçen gün geliştiği bir ortamda pilotluk mesleğinin basite indirgendiğini söyledi.
SAĞLIĞINI KAYBEDEN BİR MESLEK
Mantı, pilotların ekonomik kazançlarının karşılığında neleri kaybettiğini yaşayarak öğrendiklerini ifade ederek şöyle konuştu:
“Sosyal hayatını feda eden, aile bağları zayıflayan ama en önemlisi sağlığını kaybeden bir meslek grubuna dönüşmek, meslek örgütü olarak bizleri son derece rahatsız etmektedir. Gelişen ve büyüyen sivil havacılığımızın yarattığı pilot arzı ve yabancı pilot sayısının tolere edilir düzeyi geçmesi, sadece ekonomik koşulları geriletmemekte, aynı zamanda çalışma düzenini ve koşullarını da tehdit etmektedir. Sektör olarak ciddi ve bilimsel gerçekleri ters düz eden bir çelişkiyi yaşamaktayız. Sektördeki daralma ve şirketlerdeki küçülme dönemlerinde alınmasına alışkın olduğumuz bazı önlemler tam tersine büyüme sürecinde uygulamaya konulmaktadır. Uzun uçuş süreleri, dinlenme sürelerinin yavaş yavaş azaltılması niteliğinin ve kalitenin deforme edilmesi, uçuş programlarındaki değişiklikler nedeniyle artık değil aylık, günlük dahi yapılamaz hale gelen özel hayat planlamaları pilotun sadece fiziksel dengesine etki etmekle kalmamakta, ruhsal dünyasında da onarılmaz yaralar açmaktadır”.
PİLOTLAR HANGİ HASTALIKLARA YAKALANIYOR
Her yıl bin saat süreyle kokpitte hareketsiz kalan pilotların bel, boyun, omurga rahatsızlıklarına maruz kaldığına vurgu yapan TALPA Başkanı Mantı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu rahatsızlıklar pilotların yaşam kalitesini düşürmektedir. Bir ayda önce New York’a, sonra Osaka’ya giden, finali de en güney noktası Cape Town ile yapan bir pilotun sadece coğrafi değişimle sınırlı kalmamakta, yorgunluk, bitkinlik, bozulan günlük ritim ve biyolojik saat ölümcül rahatsızlıkları da tetiklemektedir. Kozmik radyasyona ve uçuş aletlerinden yayılan elektromanyetik dalgalara, jet yakıtı buharına, ultraviyole ışınlarına maruz kalan pilotların en sık yakalandığı hastalığın kanser olduğunu neredeyse her hafta kaybettiğimiz meslektaşlarımızın acı haberleriyle öğrenmek bizleri derinden yaralamaktadır. Aşırı yorgunluk stres ve arkamıza aldığımız yolcuların sorumluğunun yarattığı sağlık sorunları giderek artmakta, kalp-damar hastalıkları pilotlarda en sık rastlanan rahatsızlıkların başında gelmektedir. Yolcularımızı sevdiklerine kavuşturmak sıkıntılarımızı unuttursa da, kalıcı sağlık sorunlarıyla birlikte yaşayacağımız gerçeği, mesleğe sağlıklı olarak başlayan bizlere uçuş yaşamımıza acı bir hatırası olarak kalmaktadır”.