THY Genel Müdürü Temel Kotil, Milliyet gazetesinden Musa Kesler’e verdiği röportajda, şirketin büyümesinin ardında "3. havalimanına hazırlık" olduğunu da vurguladı. Kotil “Üçüncü bir havaalanı olmazsa biz bu kadar koşturamayız. Çünkü bu kadar büyük bir filo Türkiye’deki herhangi bir havaalanına sığamayacak bir hacim...” diye konuştu. İşte Temel Kotil röportajından bazı bölümler:
THY’nin öne çıkan özelliği nedir?
Her şeyden önce global oynayan bir havayoluyuz. Transit yolcu oranımız yüzde 49’a kadar çıktı. Bu bizim için altın değerinde. Transit yolcu daha önce başka havayollarıyla uçan ama şimdi Türk Hava Yolları’na yönelen yolcu demek. Bu yolcunun Türkiye ile bir ilgisi yok. Yani Türkiye’ye gelmiyor. Alternatif olarak diğer havayollarını tercih edebilir ama bizi tercih ediyor. Dünyanın bir noktasından bir başka noktasına THY ile gidiyor. İstanbul’u transit nokta olarak kullanıyor. Bu bizim için çok önemli. Çünkü büyümemizin yakıtını bu tetikliyor. Türkiye ile sınırlı kalmamış, global bir marka olduğumuz tescilleniyor. Bu, ileriye dönük olarak Türkiye’nin büyümesinin de işareti. Yeni havaalanın da yolcusu buradan çıkacak. Yoksa Türkiye’de son bulan ya da Türkiye’den başlayan seyahat sayısı ile hiçbir zaman yüzde 20 ya da yüzde 30’lara gelmiyor. 12.7 milyon transit yolcu taşıyoruz. Yıllık taşıdığımız yaklaşık 50 milyon yolcu içinde bu iyi bir oran...
Üçüncü havaalanı sizi ve genel olarak havayolu sektörünü nasıl etkileyecek?
Yeni havaalanı altyapı olarak diğer havaalanlarından daha modern olacak. Ayrıca büyük ve hacimli bir havaalanı olacak. Bu da daha çok yolcuya daha rahat ve konforlu hareket imkanı sağlayacak. Yolculuğun başladığı ve bittiği yer çok başarılı bir havaalanı ise sonuç da çok kaliteli oluyor. Bu açıdan THY’nin de önünü açacak. Üçüncü havaalanının 2018’de açılması ve 90 milyon yolcu taşınması hedefleniyor. Biz zaten 50 milyon yolcuyla o rakamlara şimdiden çok yakınız. Havaalanları ne kadar modern ve geniş imkanlara sahipse, yolcu bagajını ne kadar çabuk alıyorsa, bekleme yerleri ne kadar konforluysa bunlar artı olarak haneye yazılıyor. Üçüncü bir havaalanı olmazsa biz bu kadar koşturamayız. Çünkü bu kadar büyük bir filo Türkiye’deki herhangi bir havaalanına sığamayacak bir hacim... Bu açıdan üçüncü havaalanı bizim için bir şarttı. Bizim için de büyük bir şans.
Türk havacılık sektöründeki gözle görülür büyüme, başka sektörleri nasıl etkileyecek?
Türkiye yaşanan büyük global değişimde, havacılık alanında büyük oyuncu olmayı başarmış durumda. Türkiye toplam yolcuda dünya 9’ncusu... Uluslararası yolcuda dünya 8’incisi... Biz dünyanın 8’inci ve 9’uncu büyük ekonomisi değiliz. Fakat rakamlar böyle. Türkiye’ye gelen ve giden yolcu sayısı Çin’den daha çok. İnsanlar önce seyahat eder, sonra ticaret yaparlar. Duruma böyle de bakabiliriz. Seyahat rakamları ve rotaları önden gelen bir görüntüdür. Türkiye’nin havacılıktaki gelişmeyi çok iyi izlemesi ve anlaması gerekir.
Asya, Avrupa, Ortadoğu, Afrika ve Amerika’ya yeni uçuşlar
- 2002’de Afrika’da sadece 4 noktaya uçan THY, 2013’te bu sayıyı 34’e çıkardı. 10 yeni destinasyon noktası ise yolda...
-2002’de Avrupa’da 40 olan destinasyon noktası, 2013’te 74’e çıktı. 4 yeni destinasyon daha planlanıyor.
-Amerika’da 2 olan destinasyon noktası 10 yılda 8’e çıktı. 8 yeni nokta daha planlanma aşamasında.
-Ortadoğu’da 16 olan destinasyon noktası sayısı 2013’te 42 oldu. 3 yeni destinasyon daha planlanıyor.
- Asya’da 18 olan destinasyon noktası, bugün 47’ye çıktı. 4 yeni nokta daha planlanıyor.
256 yeni uçak yolda
- 2012 yılında taşınan yolcu sayısı 39 milyon... Bu yıl hedef 50 milyon...
- Filoda 235 uçak var. 256 sipariş daha verildi. 2020 yılında 415 uçaklık bir filo hedefleniyor.
- 2 bin 752 pilot var. 48’i kadın... Yabancı pilot sayısı ise 3’ü kadın olmak üzere toplam 368.
Musa Kesler’in röportajının devamı için TIKLAYINIZ…