Tönbekici’nin yazısı şöyle:
Dünya havalimanlarının durumu nedir?
Yaklaşık bir aydır, İstanbullular bir hava saldırısı altındaymış gibi yaşıyor... Uçaklar (rüzgar veya yoğunluk nedeniyle… tam olarak bilmiyorum) boğaz üzerinden alçalıyor, şehrin yarısını gürültü ve gaza boğup, Atatürk Havalimanı’na konuyor…
Günde bir iki tane falan değil. 2-3 dakika arayla 400-500 uçaktan söz ediyorum. Sabah 7’de bir başlıyor, gece yarısı 1’e kadar durmadan devam ediyor. Bilhassa akşam vakti, 19 ila 24 arasında, aklımı kaçıracak gibi oluyorum. Sanki 2. Dünya Savaşı’ndayız da Alman bombardıman uçakları tepemizde bombalayacak yer arıyor!
OK. Biz kuzu bir milletiz, “niye bu uçaklar tepemizden uçuyor? Neden bizim sinirimizi bozuyor, havamızı kirletiyor, ciğerlerimizi belliyor?” diye sormuyoruz. Peki dünyanın gelişmiş ülkeleri ne yapıyor?
***
Londra Heathrow
24 saat çalışan bir havaalanı. Gece uçuşları yasak değil. Ancak gürültü kirliliğini önlemek amacıyla 2006 yılından beri gece uçuşlarında kısıtlama var. Uçaklar Uluslararası Sivil Havacılık Organizasyonu (ICAO) tarafından çıkardıkları gürültüye göre sertifikalanıyor. İniş ve kalkış ayrı olmak üzere puanlanıyor. En çok gürültü çıkaran en çok puan alıyor. Londra için “gece kısıtlaması” 23.00 ile 07.00 arasında. Bu saatlerde yaz ve kış biraz değişmekle beraber en 96 EPNdB’in (fark edilebilir gürültü desibeli) üzerinde gürültü çıkaran uçaklar inip kalkamıyor.
Ayrıca 2013’den itibaren sadece gece değil gündüz de daha sessiz bir havaalanı yaratmak için çeşitli önlemler aldılar. Daha sessiz uçuşlar gerçekleştiren hava yolu şirketleri ödüllendiriliyor, çok gürültü çıkaranlar ise cezalandırılıyor. Uçakların şehir üzerinde kullandıkları koridorların şehirde yaşayanlar tarafından nasıl duyulduğu tek tek ölçülmüş ve en az etki edecek şekilde yeniden düzenlenmiş. Havaalanı tam kapasite çalışmasına rağmen uçakların çıkardığı gürültü bir yılda yüzde 15 oranında azalmış durumda. Çalışmalar devam ediyor.
Zürih
2010 yılından itibaren 23.30 ile 06.00 arasında gece uçuşları KESİNLİKLE yasak. İsterse dünyanın en sessiz uçağı olsun, ne konabilir ne kalkabilir. Bu , Zürih’in bir “hub” olma özelliğini giderek kaybetmesi anlamına geliyor ancak Zürihlilerin ruh ve uyku sağlığını korumak adına bu kaybı göze almış durumdalar.
Frankfurt
“Bizim yapmayı planladığımız üçüncü havaalanını kıskandıkları için Gezi olaylarını düzenlemekle” itham edilen Frankfurtlular ise hem kıskanç ve hem de deli olmalılar ki gece uçuşunu YASAKLADILAR! Avrupa’nın en yoğun 3. havalimanında 23.00 ile 05.00 arasına iniş ve kalkış yok! Bu gece uçuşu yasağı nedeniyle Lufthansa Hava Yolu şirketi mahkemeye gidip “Benim kargo uçaklarım bu saatte kalkıyor, benim işim baltalanıyor” diye dava açtı. Ama mahkeme Frankfurtlular lehine karar verdi. “İstersen bat! Ben Frankfurtluların uykusunu kaçırtmam arkadaş” dedi.
Bu konuya devam edeceğiz elbette ki…
Mutlu Tönbekici’nin bir önceki “Yeter!!! 300 bin uçak inmesin” başlıklı
yazısı için TIKLAYINIZ