Burası havaalanı, buradan çıkış yok!
Atatürk Havalimanı’nda iç hatlar gelen yolcu çıkış kapısı’ndaki trafik çilesine birileri el atacak mı, merak içindeyim.
Eğer bir gün delireceksem sanıyorum bu, orada, o kapıda olacak.
Kendimi yerlere atacağım.
Valizimi parçalayacağım.
İnsanlara saldıracağım!
Evvelki gece, sayamadığım kadar çok taksi, gelen yakınlarını karşılamak için bekleyen araçlarla birlikte trafiği kilitledi her zamanki gibi.
Üstelik etrafta bir tane polis yok...
Ayşe Arman henüz üniformasını çıkarmadıysa lütfen gelsin, şu trafiği çözsün.
O gece bir kadıncağız benden önce delirmiş, TAV yaka kartı olan ama oradaki trafikle ilgisi olmayan- birini bulmuş dırdır eyliyordu.
Adamcağız da artık ne iş yapıyorsa, onun da eli kolu bağlı belli, “Valla biz de mağduruz hanfendi” diye söylenerek çaresizce taksileri göndermeye çabalıyordu.
Tam o esnada bir polis geldi ancak ona da sevinmek pek mümkün değil...
Çünkü etraftaki tek polis o ve kimsenin salladığı ve yerinden kımıldadığı yok!
Uçak çok nefis ve hızlı bir taşıt ancak son zamanlarda rötarsız sefer yapılmaması, girişte yan yana 7 check-in kontuarından sadece birinin açık olması, uçaktan Bülent Ersoy’un inmesini beklemek zorunda kalmak ve çıkışta trafiğin kilitlenmesi gibi faktörler sayesinde en kısa yolculuklar bile toplamda 4 saat sürüyor.
Zaten uçaktan tutun da bekleme salonuna kadar her yer morg gibi soğuk, hasta olmadan bir yolculuk tamamlayan var mıdır bilmem.
Çıkıştaki kaos durumu daha ne kadar sürecek, onu da sana sorarım sayın yetkili.
Oradaki taksi trafiğini organize etmenin, yakınlarını bekleyen araçlara bir yer yapmanın nesi zor, bir bilen varsa anlatsın.
Melike KARAKARTAL-Hürriyet