Beş yıl önce düşen uçakta
Bugün o talihsiz, o acı, o kahırlı günün seneyi devriyesi. Tam 5 yıl önce bugün yani 26 Mayıs 2003'de bir Ukrayna uçağı Trabzon'un Maçka ilçesi yakınındaki dağlara düşmüştü. Anımsayacağınız gibi uçakta çoğu İspanyol askeri olan 75 kişi ölmüştü.
BİŞKEK'TEN KALKTI
Şirin Maçka' yı bir anda dünyanın ilgi odağı yapan kazanın sebebi bir kaç gün içinde açıklanmıştı. Gelen raporda uçağın, yakıt ikmali için alçalırken 3. denemede düştüğü belirtiliyor ve detaylar şöyle sıralanıyordu: "Kırgızistan'ın Bişkek kentinden, İspanya'nın Zaragoza şehrine gitmek üzere havalanan Ukrayna'ya ait YK-42 tipi uçak, Trabzon'da yakıt ikmali yapmak için alçalırken, saat 04.45te, Esenboğa FIC (Flight Information Center) radarından kayboldu.
MEĞERSE NE OLMUŞ
İniş için 2 kez alçalan uçağın pilotları pisti göremedikleri için 3. denemeyi yapmak istedi ancak başarılı olamadı. Uçakta İspanyol Barış Gücü askerlerinden 62 yolcu ile 12 mürettebattan kurtulan olmadı. Bu olayı yazma nedenim acıyı harmanlamak değil daha sonra olup bitenlere bir kez daha saygı ve hayranlık belirtmek. Bunların ne olduğunu az aşağıya yazdım, umarım okursunuz.
-----------------------------------------
DAĞLARA DİKİLEN ANIT
Acı olayın meydana geldiği yer Pilav Dağı'ydı. Yukarıda da anımsattığım gibi uçağın 12 kişilik mürettebatı da Ukraynalı'ydı. Arkalarından ulusal yas ilan edilmişti Ukrayna'da. Dahası 3-4 ay sonra geldi. Önce İspanyollar bir anıt dikti kazanın olduğu dağların ortasına.
UYGUN BİR YER
Ardından Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği ve düşen uçağın sahibi firma olan UM Air, kaza mahalli olan Pilav Dağları'na bir anıt dikmek istediğini belirtti.
Genel Müdür Yardımcısı Anatoliy Kirashenko ile Elçilik Katibi Serhii Byliev Trabzon'a gelmiş, dağlara çıkıp uygun bir yer aramaya başlamıştı.
BAŞKANLAR YARDIM ETTİ
Devrin Maçka Belediye Başkanı Ertuğrul Genç ile kaza yerinin en yakın yerleşme birimi olan Şahinkaya Beldesi Belediye Başkanı Mustafa Köse her türlü dostluğu, yakınlığı gösterdi bu acılı konuklara. Kısa süre sonra da İspanyol askerlerine olduğu gibi Ukraynalı havacılar için de bir anıt yükseldi orada.
Şimdi civar köylerde oturan pek çok yurttaşımız bayram günleri başta, o anıtlara gidiyor, kendi topraklarından çok uzakta ölen havacıların anıtını ziyaret ediyor. İnsana yakışanı, yaraşanı yapıyor yani.
------------------------------------------------
BİZDE DURUM NE?
Saydığım anıtların dikildiği günlerdi. Acaba bizde durum nedir diyerek THY'nin Edirnekapı'daki şehitliğine gitmiştim. On yıllar içinde meydana gelen çeşitli kazalarda şehit düşen sivil havacılarımızın kabristanı vardı orada. Ne yazık ki yalnız, küskün, bakımsız durup duruyordu.
SÖZ VERDİLER
Bununla ilgili fotoğrafları ve izlenimlerimi yazınca THY yöneticileri çok üzülmüş ve en kısa zamanda bu ayıbı ortadan kaldıracaklarının sözünü vermişlerdi.
Yalan yok inanmamıştım. Yine savsaklanacak, zamana bırakılacak, unutulup gidecekti.
EVRENSEL TUTKU
Ama beni böyle düşündüğüm için önce utandıran sonrasında da çok gururlandıran bir şey oldu. Tez zamanda harika bir çalışma yapıldı orada. THY Şehitliği pırıl pırıl olmuş, adına saygınlığına, şehitlerin hatırasına yaraşır hale gelmişti.
Havacılık böyle evrensel bir tutku, birliktelik, vefalı bir mecraydı işte. Geride kalanlara dağ başında da olsa anıt dikiliyor, kent içinde gülistanlara eş kabristanlar düzenleniyordu...
Savaş Ay/Takvim