İstanbul Havalimanı’nda, operasyonların güvenli ve kesintisiz sağlanması için kritik görev üstlenen hava trafik kontrolörleri (ATC), uçuş trafiğinin emniyetli, düzenli ve hızlı akışını sağlıyor. Bu görev, küresel bir aktarma merkezi olmasının yanı sıra Avrupa’nın da en yoğun havalimanları arasında yer alması bakımından İstanbul Havalimanı’ndaki uçak trafiğini sorunsuz devam ettirebilmek adına büyük önem taşıyor.
Üç kıtanın kesişim noktasındaki İstanbul’un yoğun hava trafiğini kontrol etmek için Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü bünyesinde İstanbul Havalimanı’nda görev yapan hava trafik kontrolörleri, yılın her günü 24 saat esasına göre yoğun mesai harcıyor.
Tek ekrandan son teknoloji operasyon
Türkiye’nin dünyaya açılan en büyük kapısı konumundaki İstanbul Havalimanı’nın lale figürlü ödüllü kulesinde görev yapan hava trafik kontrolörleri, günün yoğun saatlerinde her dakikada bir uçağın iniş ve kalkış operasyonlarını gerçekleştiriyor. Aynı anda 25, toplamda ise vardiyalı olarak 120 personelin görev yaptığı hava trafik kontrol kulesi, İstanbul Havalimanı’nın devreye girmesinden itibaren son teknoloji cihazlarla donatıldı. Böylece trafik hem güvenli hem de hızlı bir şekilde yönetilebiliyor.
“Görevimiz emniyetli bir şekilde uçakları idare etmek”
Hava ulaşımında kritik rolü bulunan hava trafik kontrolörlerinin çalışma sistemine ilişkin bilgi veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü İstanbul Havalimanı Hava Trafik Müdürü Hilmi Ayaz, “Bizim öncelikle hava trafik kontrolörleri olarak görevimiz, emniyetli bir şekilde uçakları idare etmek. Böyle büyük bir havalimanında çalışmak bizler için büyük onur. Tabi Avrupa’nın böyle trafiği fazla olan bir noktasında çalışmak da biraz meziyet istiyor. Bu meziyete sahip olmak için arkadaşlarımız gerekli eğitimleri tam manasıyla alarak göreve başlıyor. Bunlar personel seçiminden başlayıp eğitim sürecinde ve burada çalışma esnasında da bunlar gözetilip eğer yeterli değilse yeterlilik belgesi verilmiyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye’de aynı havalimanı içerisinde iki tane kule olan ilk havalimanıyız”
Türkiye’nin ilk ve tek çift kulesine sahip havalimanının İstanbul Havalimanı olduğuna dikkat çeken Ayaz, “Atatürk Havalimanı’nda daha küçük daha dar alanda daha fazla trafik yönetiliyordu. Tabii ki, daha büyük bir havalimanına ihtiyaç vardı. Bu ihtiyaca binaen böyle büyük bir proje gerçekleştirildi. Orada yapılan trafik burada böyle büyük bir alanda, pistlerin birbirine paralel, aynı anda iniş ve kalkışların yapılabileceği, Avrupa’da sayılı Türkiye’de de ilk kez yapılan paralel yaklaşma yapıldığı sisteme sahibiz. Burada geçen yıl 18 Haziran 2020 itibariyle üçüncü bir pistimiz açıldı. Onunla birlikte ikinci bir kulemiz daha var. Burada Türkiye’de ilk, Avrupa’da da sayılı 5’e giren aynı havalimanı içerisinde iki tane kule olan yerlerden birisiyiz” diye konuştu.
‘Pardon yanlış yaptım’ deme şansınız yok
Yaptıkları mesleğin hata telafisinin olmadığına dikkat çeken İstanbul Havalimanı Hava Trafik Müdürü Hilmi Ayaz, “Bu işin bir kere ‘Pardon yanlış yaptım, yanlış döndünüz’ deme şansınız yok. Onun için arkadaşların bu stresi çok iyi bir şekilde yöntemleri gerekiyor. Bu konuda da eğitimleri alıp daha sonra da bu stresli ortamı çok uzun süre yaşamasınlar diye iki saat çalışıp iki saat dinlenmeleri gerekiyor. Böylelikle daha verimli çalışma sağlanıyor. Dikkat gerektiren bir işimiz var. O dikkati tam manasıyla kendini verip yapamazsa ister istemez daha farklı şeylere sebebiyet verilir” dedi.
“Havacılık benim için vazgeçilmez bir hayat tarzı oldu”
Bankacılık mezunu olduğunu ve 4 aydan beri hava trafik kontrolörü olarak görev yaptığını ifade eden Hava Trafik Kontrolörü Volkan Eroğlu ise, “Çevrem havacılarla doluydu. Bir akrabam bu ilanı gördü ve bana gösterdi. Ben de başvurdum ve havacılığın içine böyle girdim. Ondan sonra da havacılık benim için vazgeçilmez bir hayat tarzı oldu. Çevremde 20-25 pilot arkadaşım var. Aynı zamanda hava trafik kontrolörü tanıdıklarım vardı, onlar tavsiye etti. Onların sayesinde havacılığın içine girdim. Her gün burada birçok pilotla konuşuyoruz, hepsi çok değerli. Ancak aklımda kalan bir anı beni çok mutlu etmiş, duygulandırmıştı. Bir kaptan pilotun son uçuşuydu ve bu haber bize gelmişti. Frekansta ona bir veda konuşması yapmıştım. Gerçekten de bu bizi mutlu etmişti” diye konuştu.
Ferhat YASAK-İHA