Hava-İş yönetiminin bugün alınan grev kararının ardında yatan gerekçelerle ilgili yaptığı açıklama şöyle:
THY’de neden grev?
İşveren görüşmelerde sendikanın değişiklik önermediği maddeler de dâhil toplu iş sözleşmesinin 107 maddesini de uyuşmazlığa götürmüştür. İşveren kazanılmış haklarımızı da tehlikeye sürüklemiştir.
Toplu iş sözleşmesine rağmen vardiya saatlerini insan biyolojik saati ile uyuşmayan saatlere çekerek ve normal çalışanları günde 9 saat çalıştırmak için çalışmalar yapmaktadır.
THY işvereni sürekli toplu sözleşmeyi haksız ve hukuksuz biçimde ihlal etmektedir. Şirket prosedürlerini adeta işçilerin haklarını yok etmek için araç olarak kullanmaktadır.
Sendikanın görüşü alınarak değiştirilmesi gereken personelin özlük hakları bu madde hiçe sayılarak keyfice değişikliklere uğratılmaktadır.
Uçucu ekiplerin uzun menzil uçuşlardaki 36 saatlik dinlenme hakkı bir gecede 24 saate indirilmiştir.
Örneğin hiçbir mantıki gerekçe gösterilmeden artık insanların saçı, ruju, giyimi ile ilgili kısıtlayıcı ve açıkça mobbing içeren kadını bir süs eşyası gibi gören uygulamalar ısrarla dayatılmaktadır.
İşçiler sağlıklarını koruma hakkından bile mahrum edilmekte sağlık raporu kullananlar işten çıkarılmakta insanlar uçuş emniyeti hiçe sayılarak hasta hasta işe gitmek zorunda bırakılmaktadır.
En tecrübeli ve eğitimli personel Bağkur’u var mı diye bile araştırma yapılarak emekliliği geldiği gün gerekçesiz işten çıkarılmaktadır.
İş yükünün bunca artmasına rağmen işler part time personelle ve minimum uçucu ekiplerle yapılabilmekte uçucu ekipler büyük bir biriken yorgunluğa maruz bırakılmaktadır.
Uçucu ekiplerin kazanılmış haklarını yok etmek ve SHGM’nin bilimdışı sht 6a -50 talimatını uygulamak için baskılarla uçuş planlamaktadır. Planlamalar ucu ucuna limitler zorlanarak yapılmakta aylık uçuş planlamaları günübirlik değişikliğe uğratılmaktadır.
İşveren yasal sorumluluk olarak altına imza attığı toplu iş sözleşmesinde ikramiye ödeme tarihine bile uymamakta, hukuksuz davranmaktadır.
Dışarıdan alınan bakım teknisyenlerinin başka şirketlerde çalıştığı yılları kıdemden sayarken bu şirkete yıllarca hizmet etmiş bakım teknisyenlerinin kıdemliliğini yok saymaktadır.
İş yükü ikiye katlanmış filo sayısı her yıl %20 büyüyen ve 1.100.000 TL. kar açıklayan THY, çalışanların bunca özverisine rağmen işçilere %3 gibi komik zam önerisinde ısrar etmiştir.
İşveren geçen mayıs ayında AKP milletvekilleri ile birlikte getirdiği anti demokratik grev yasağına karşı çıkan bu nedenle haksızca işten çıkarılan 305 işçiyi Bilirkişi raporları, Mahkeme kararları ve Yargıtay onamalarına rağmen hala işe döndürmemektedir.
Asıl önemlisi bu şirkette iş barışı ve huzuru yok edilmiştir, sendikasız toplu iş sözleşmesiz bir düzen için sendikasızlaştırmaya yönelik planlı ve sistemli bir saldırı yürütülmektedir.
İşte bu nedenlerle tüm uzlaşı çağrılarımıza yanıt verilmediği için 15 Mayıs’ta THY’de grevdeyiz!