TV 8’de canlı yayınlanan Yeni Hayat programına katılan THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, Mustafa Karaalioğlu ve Aslı Mavitan’ın sorularını yanıtladı. Topçu göreve başladıkları 2003 yılından günümüze dek THY’nin geçirdiği aşamayı, dünya havacılık sektöründe dikkatle izlenen büyümeyi nasıl gerçekleştirdiklerini anlattı. Topçu ayrıca bu yılın çok konuşulan gündem maddelerinden olan 305 THY çalışanının işten atılması olayını da yorumladı. İşte satırbaşlarıyla Hamdi Topçu’nun sözleri:
Başarmaktan başka alternatif yoktu
Ya başaracağız ya başaracağız… Biz bu başarıya kilitlenmiştik. Başka bir seçeneğimiz yoktu. THY’nin yüzde 1.8 hissesi halka açık, gerisi devlet hissesiydi. Hantal bir yapı, gerçeği olmayan birbirini idare eden sistemler vardı. Herkes ‘aman bana bir şey olmasın’ zihniyetiyle hareket ediyordu. Emir komuta ile yürüyen çok sert bir bürokrasi vardı. Tüm pilot ihtiyacı Hava Kuvvetleri’nden karşılanıyordu. Hükümetin bize sağladığı en büyük kolaylık, Başbakanımızın ‘THY’nin devletteki işlerinin hızla biteceği’ talimatını vermesi oldu. Dünya sivil havacılığının yüzde 66’sı bizim coğrafyamızdan geçiyordu ancak bizim buradan aldığımız pay çok azdı. THY 2003’de 55 ülkeye uçuyordu ve 250 frekansı vardı. Şimdi İstanbul’dan kalkış sayısı 1000’e çıktı. İlk etapta onay çıktı ve 61 uçak siparişi verdik. Bunun 5 tanesini 2003’de aldık. Kısa mesafeli hatları açmaya başladık. 2006’da yeni uçakların gelmesiyle birlikte 24 yeni hat açtık. Herkes ‘bu kadar uçağı nasıl uçuracaklar’ diye şüpheleniyordu. 2003’de başladığımız yatırımlardan sonra bilançolarımızı + ile kapatır olduk. İlk defa bizim dönemimizde aldığımız uçaklara devlet garantisi yoktu. Kendi bilançolarımıza dayalı olarak krediler temin ettik. En iyi finansman yapan şirket ödülü aldık. 2006’da şirketin yüzde 51’i özelleşti ve bunu bir özel şirket gibi yönetme kararı aldık. İcra Kurulu oluşturarak çok hızlı karar almayı sağladık. O hantal yapı yerine çok hızlı toplanan bir yönetim kurulu ile hızlı kararların alındığı bir yapı oluşturduk. Dünyada da devlet hissesinin sıfır olduğu stratejik şirketler de var. Şu anda normal bir A.Ş’den farkımız yok ve THY de stratejik bir şirket…
Kalifiye yöneticiler transfer ettik
Transferler yaptık. Özellikle bu işte başarılı olacağını düşündüğümüz genç, yetenekli, kalifiye yöneticiler işe aldık. Tabii bunun riski de vardı. Çünkü birçok noktada görevli eski personel “Ben şu kadar zamandır burada çalışıyorum, benim yönetici olmam gerekir” dedi. Biz iyi yöneticiler getirdik ve THY’nin başarısı da buradan geliyor.
Zaman zaman THY’nin eski yöneticileriyle bir araya geliyoruz
THY’nin eski yöneticilerini suçlayamam. Zaman zaman onlarla bir araya geliyoruz. O dönemde saha düzgün değildi. Şimdi ise bizim aldığımız kararları tartışırız ve sonuçta oybirliğiyle karar alırız. Mutlaka farklı fikri olan varsa ikna ederiz, ya da o bizi ikna eder. Sonuçta şirketin menfaati neyse onu yapıyoruz.
RAKAMLARLA THY
Yeni bir vizyon ortaya koyduk
2003 yılında THY’nin 7’si geniş gövdeli 65 uçağı vardı. Bunun 11 tanesi RJ idi. Bu uçakları ground ettiğimizde 54 uçağa düştük. 1.6 milyar dolar ciro yapıyordu. Yeni bir vizyon ortaya koyduk. Bu vizyonla 61 uçak alımı, Cumhuriyet tarihinin en büyük uçak alımı ihalesidir. Bugün THY’nin 36’sı geniş gövdeli 200 uçağı var. Ortalama yaşı 6 olan genç bir filo ve 8.2 milyar dolar cirodan söz ediyoruz. İç hatlarda 28 noktaya uçuş vardı, bugün 43 havaalanına sefer yapıyoruz. Sefer sayımız da çok arttı. 55 ülkeye gidiyorduk, şu anda 95 ülkeye gidiyoruz. Bu bir dünya rekoru oldu. Bu rekor 88 ülke ile Air France’taydı. Dış hatlarda 76 noktaya uçuyorduk, yılsonu itibariyle uçtuğumuz dış hat noktası 182 olacak. Şu anda uçtuğumuz öyle dış hat noktaları var ki, iç hatta sefer yaptıklarımız kadar. Londra’ya günde 8 sefer, Frankfurt’a –yaz aylarında- 10 seferi buluyoruz. Dünya sivil havacılığının yüzde 66’sı bizim coğrafyamız üzerinden oluyor ve biz yüzde 0.8 pay alıyorduk. Şimdi bu oran yüzde 12’ye çıktı. 1.6 milyar dolar cirodan 8.2 milyar dolar ciroya geldik. Yıllık büyüme oranımız yüzde 18-20. Bu oran Avrupa’da eksiye düşüyor, 2’ye çıkıyor. Dünyada ise yüzde 3… Kargoda yüzde 40 büyümüşüz. BU yılın dokuz ayında 1 milyar 80 milyon TL kar açıkladık. Vergi sonrası net karımız ise 868 milyon TL. Yüzde 78 doluluk oranı yakaladık.Bu rakamlar şirketin 89 yıllık tarihinde rekor. Bu yıl 32 hat açılışımız var. Müthiş yatırım yapmışız, müthiş kapasite arz etmişiz. Doluluğumuz ve kar doğru orantılı… Bugün dünyada ekonomik bir savaş var. Dolayısıyla bir şirketin payını aldığınız zaman mutlaka bir tepki oluşur. Bizim büyümemiz de sürüyor. Önemli olan yukarıya çıktığımızda orada kalmak…
Lufthansa ile işbirliği
Lufthansa ile zaten Sunexpress ortaklığımız var. 10 yıldır Sunexpress’te hiçbir sorun yaşamadık ve Sunexpress şu anda çok başarılı.Çoğu zaman Lufthansa yöneticileriyle hangi alanlarda işbirliği yapabiliriz diye konuşuyoruz. Onlar kendi başbakanlarına söylemişler. Başbakanımız da bize neler yapabiliriz diye talimat verdi. Önümüzdeki aydan itibaren görüşeceğiz. Şu anda alınmış herhangi bir karar bulunmuyor.
Pilot ihtiyacı
Yılda 400’e yakın pilot ihtilacımız var. Artık bunu Hava Kuvvetleri kaynaklarımızdan karşılamak söz konusu değil. Oradan emekli olan ya da ayrılan sayısı çok az. THY’de Hava Kuvvetleri kökenli pilotlarımız yüzde 46’ının altına düştü. 210 da yabancı pilot çalışıyor. Biz şu anda 100’e yakın pilot yetiştiriyoruz. Bunlar tabii bizim ihtiyacımızı karşılamıyor. Şu anda Aydın Çıldır Havalimanını kiralayarak en büyük uçuş okulunu yapıyoruz. Orada yılda 300 pilot yetiştireceğiz.
THY’de ücretler
THY’nin 16 bin çalışanı var. BU rakam iştirakleriyle birlikte 31 bine ulaşıyor. THY’de ücretler Türkiye standartlarına göre yüksek. Kabinde olsun yönetici kadrosunda olsun ödediğimiz ücretler uluslararası düzeyde. Biz çalışanlarımızın daha da yüksek ücretlere layık olduğunu düşünüyoruz.
Yeni reklam ve sponsorluklar
2013 yılı Temmuz ayı itibariyle Barcelona ile sponsorluğumuzu bitirdik. Onlarla iyi bir dönem geçirdik. Onlar da biz de memnunduk. Bu arada Messi tanıtım yüzümüz oldu. Onunla birlikte çalışmamız sürecek. Kobe Braynt ve Messi’nin birlikte rol aldığı bir reklam filmi çekildi. Ben çok beğendim, önümüzdeki dönemde yayına girecek. Manchester United ve Eurolig sponsorluğumuz devam ediyor.
İkram sürekli gelişiyor
İkram çok önemli. Yiyecek işinde hata yapmamak gerekir. Mönülerimize yeni Türk yemekleri dahil etmeyi sürdüreceğiz. Özellikle islim kebabı ve imam bayıldı yolcularımızdan çok rağbet görüyor.
Kabin memuru kıyafetleri
Bu konuda bir yarışma düzenledik. Sonuçta Dilek Hanif ile anlaşma yaptık. Önümüzdeki 1-2 ay içinde yeni dönemin kıyafetlerini basınla paylaşacağız. Yeni vizyonumuza yakışan bir tasarım Dilek Hanif tarafından hazırlanıyor.
Özel Havayolları ile rekabet
18 milyon civarında Türk yolcumuz var. İç hatlarda yüzde 40-45 payımız bulunuyor. 2003’de yüzde 100 pay sahibi idik. İç hatlarda 44 Liraya 200 bin vatandaşımızı uçurduk. Özel havayolları hep kar eden hatlara yöneliyor, zarar eden hatlara uçmuyorlar. Bizim iç hatlarda zarara rağmen uçtuğumuz hatlar var, oralara bizden başka havayolu uçmuyor. Bu dürüstlük değil. Yani yükü biz çekiyoruz. Türkiye’de sendika var. Sadece THY sendikayı karşılıyor. Özel havayollarında sendika yok. Rekabet açısından özel havayollarının olması gerekiyor. Biz milli taşıyıcı olarak özel havayolları ile rekabet etmiyoruz. Bizim gelirimizin yüzde 85’i yurtdışından geliyor.
Moskova Havalimanı’na CIP Salonu
Moskova Havalimanı’na CIP Salonu açacağız. Aynı İstanbul Atatürk Havalimanı’ndaki konseptte ama bir daha küçüğü olacak. Oradaki yolcumuza böylelikle daha iyi hizmet vereceğiz.
29 Mayıs günü işten çıkarılan 305 çalışan ve eleştiriler
Aslında bu konuda konuşmak istemiyorum çünkü hem sendika hemde siyasi yönden çok istismar edildi. Halen çıkış kapısında 5-10 kişi bekliyor ve protesto ediyorlar. Etsinler, demokratik haklarıdır. O gün benim hayatımda en üzüntülü olduğum gündür. O kadar kişinin çıkışını vermek kolay değil. Yapılan eylem demokratik olabilir ama kanuni değil. Biz de onlara kanundışı bir uygulama yapmadık. Kanun ne diyorsa onu uyguladık. Kanunsuz eyleme gitmeyin diye uyarı mesajları gönderdik. Bu arkadaşlar çeşitli sebeplerle işe gelmedi. 2 milyon dolar zarar, 100 bin yolcu mağdur oldu. Gece 3’te eylem başlıyor ve internet sitemize saldırı oluyor. Bunun ikisinin birleşmesi nedir? Nasıl bir sendika? Onu iddia etmiyorum ama bu kapsamlı olarak devam ediyor.
THY’de çalışan 1 akrabam var
Bir kesim kendi gazetesinde yazmaya devam ediyor. Benim şirketi akrabalarımla doldurduğumu yazıyorlar. Benim THY’de çalışan 1 akrabam var. TGS’de (Turkish Ground Service) de soyadı Topçu olan 13-14 kişi var. Bunların 5’i bizimle ilgili değil, diğerleri de apronda bavul taşıyan işçiler. Çevremiz var, geliyorlar. Yani üstünlük arz eden bir durum yok.
Arabamızla uğraşıyorlar
Bir başka gün arabamızla uğraşıyorlar. ‘Neden A6’ya biniyorsunuz’ diye soruyorlar. Bilgiyi doğrulamadan suçlamalar yapılıyor ki buna biraz dokundum, çok dokunmuşuz. ‘Sendikaya cevap ver’ diyor. Ben özel bir şirketim zaten her şeye cevap veriyorum. Biz THY’yi batırmışız. İran’a gitmişim. Neden gittim? 95 ülkenin hukukuyla yönetilen bir şirketin alacağı da olacak, onları almak için o ülkelere gideceğiz. Dünyada parmakla gösterilen yüzde 20 büyümeyi yakalamışız. Bunlar konuşulmuyor. Muhalefet partisinin diğer milletvekillerini tenzih ediyorum. Bir üye sendikanın gönderdiği her yazının altına imza atarak soru önergesi veriyor.
Gelecekte nasıl bir THY
Yolcu taşımada Avrupa’nın 3’üncüsüyüz. Lufthansa, Air France ve THY geliyor. Bugün THY’nin açtığı hatların ihracata büyük katkısı var. Buralarda Türk malları satılıyor. 2023’te 350’yi aşan bir filo, yönetimi, kalitesi, dakikliğiyle, her şeyiyle dünyanın ilk 10 şirketi arasına girebilen bir THY düşünüyoruz. Ve eminim ki biz bu hedefleri de öncesinde tutturarak revize edeceğiz.