Rolls-Royce ve uçak gövde üreticisi Tecnam, 2026 yılında hizmete sunacakları, kısa mesafe uçuşlara yönelik tamamen elektrikli yolcu uçağı projesi kapsamında İskandinavya'nın en büyük bölgesel havayolu şirketi Widerøe ile güçlerini birleştiriyor. Gerçekleşecek birliktelik sayesinde, Rolls-Royce ile Widerøe arasındaki sürdürülebilir havacılıkla ilgili araştırma programı genişletiliyor. Ek olarak, tamamen elektrikli P-Volt uçağına güç sağlamak üzere Rolls-Royce ile Tecnam arasındaki mevcut ortaklık devam ediyor.
Widerøe Başkanı Stein Nilsen konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları dile getiriyor: “Norveç’in kısa kalkış ve inişe uygun yaygın havalimanı ağı, sıfır karbon emisyon teknolojileri için oldukça ideal bir yapıya sahip. İmza attığımız bu işbirliği sayesinde de, yeni teknolojinin ne kadar hızlı geliştirilebileceğini ve tahmini 2025 yılına kadar sıfır emisyonla uçma hedefimizde doğru yolda olduğumuzu gösteriyoruz.”
Rolls-Royce Electrical Direktörü Rob Watson ise bu konuda şunları söyledi: “Elektrifikasyon teknolojilerimiz, faaliyet gösterdiğimiz pazarlarda 2050 yılına kadar net sıfır karbona ulaşma hedeflerimizi hayata geçirmemize yardımcı oluyor. Bu kapsamda yaptığımız iş birliği ile birlikte, kısa mesafe pazarına yönelik tamamen elektrikli bir yolcu uçağı sunmak için Tecnam ve Widerøe ile mevcut ilişkilerimizi daha da güçlendiriyoruz. Ayrıca bu işbirliği, Rolls-Royce’un havacılık pazarında tamamen elektrikli ve hibrit elektrikli tahrik ve güç sistemlerinin lider tedarikçisi olma hedefini de ispatlıyor.”
Program kapsamında, 2026 yılından itibaren Norveç pazarında kullanılabilecek tamamen elektrikli bir yolcu uçağının geliştirilip üretilmesi konusunda gerekli tüm unsurlar ele alınacak. Bu sayede, topoğrafyası nedeniyle bölgesel bağlantı için havacılıktan geniş ölçüde yararlanan Norveç’in, yapılacak proje ile 2040 yılına kadar tüm iç hat uçuşlarında sıfır karbon emisyonuna ulaşması desteklenecek. Rolls-Royce tahrik ve güç sistemlerindeki uzmanlığını ortaya koyarken, Tecnam uçak tasarımı, üretimi ve sertifikasyon konusundaki yeteneklerini masaya getirecek. Widerøe’nin misyonu ise, uçağın 2026 yılında hizmete girmesi için bir havayolu işletmecisi olarak tüm yetkinlikleri ve gereksinimleri sağlamak olacak.
Widerøe`nun Ana Stratejisinden Sorumlu Üst Yöneticisi Andreas Aks ise projeyi su sözlerle değerlendiriyor: “Bizlere operatör rolü teklif edilmesinden dolayı büyük heyecan duyuyoruz, ancak aynı zamanda dünyanın ilk sıfır emisyonlu uçağını hizmete almanın zorluklarının da bilincindeyiz. Bu nedenle misyonumuz, geliştirilen ve sertifikalandırılan uçağa paralel olarak tasarlanan ve onaylanan, sıfır emisyonlu bir operatör için gerekli tüm yeni yeteneklere, süreçlere ve prosedürlere sahip olmak.”
Tecnam Proje, Ar-Ge ve Ürün Geliştirme Üst Yöneticisi Fabio Russo ise gerçekleştirilecek projenin önemini: ‘’P-Volt'a sadece bölgesel havayollarının değil, aynı zamanda akıllı mobilite tabanlı şirketlerin de ilgi göstermesi harika. Geçtiğimiz yıl, ana merkezlerdeki yoğunluğu azaltırken küçük topluluklar arasındaki bağlantıları geliştirmenin önemini bizlere gösterdi. Mevcut P2012 Traveller gibi, P-Volt da bu programın kapsamına kusursuz bir şekilde uyacak. Widerøe ve ortağımız Rolls-Royce'un bu projeye yönelik heyecanlarını görmekten onur ve mutluluk duyuyoruz.” sözleriyle vurguluyor.
Covid-19 salgınından önce Widerøe, 44 havalimanından oluşan bir ağ kullanarak günde yaklaşık 400 uçuş gerçekleştiriyordu ve uçuşların yüzde 74'ü 275 km'den kısa mesafeye sahipti. Bu süreçte, en kısa uçuş süreleri yedi ile on beş dakika arasındaydı. Ancak, tamamen elektrikli uçakların geliştirilmesi, Wideroe'nun 2026 yılına kadar ilk tamamen elektrikli uçuşunu yapma hedefine olanak tanırken, insanların sürdürülebilir bir yöntemle bağlantıda kalmalarını da mümkün kılacak. Bu bağlamda 11 koltuklu Tecnam P2012 Traveller 'ın temel alındığı tamamen elektrikli P-Volt uçak projesi, hem kısa kalkış ve inişler hem de Norveç'in Kuzey ve Batı Kıyısındaki rotalar için oldukça ideal bir çözüm sunacak. Öte yandan bu proje, kısa mesafe uçak pazarına yönelik heyecan verici bir çözüm geliştirme fırsatı sağlayacak.
Daha önce de iş birliği yapan Rolls-Royce ve Widerøe, 2019 yılında ortak bir araştırma programı duyurmuştu. Bu programın amacı, Norveç'in 2030 yılına kadar yurt içi tarifeli uçuşlarda ilk elektrikli uçağa sahip olma ve 2040 yılına kadar iç hat uçuşlarında yüzde 80 emisyon azaltma hedefini yerine getirecek elektrikli uçak konseptlerini değerlendirmek ve geliştirmekti.
Rolls-Royce’un ayrıca, Mayıs 2018'de General Aviation için Rotax ile birlikte başlatılan ilk paralel hibrit-elektrikli tahrik sistemi, H3PS tahrik sistemli modifiye Tecnam P2010 uçağını geliştirmek için Tecnam ile mevcut bir stratejik ortaklığı bulunmakta.