1849’ta Avusturya ordusunun Venedik kuşatması sırasında kullandığı patlayıcı yüklü balonlar ilk insansız hava araçları olarak kabul edilir. Günümüzde daha çok drone olarak tabir ettiğimiz cihazların atası ise ilk olarak 1. Dünya Savaşı’nda ortaya çıkmıştı. O tarihten itibaren ordular drone’ları istihbarat toplamak ve minimum zayiatla maksimum zararı verebilmek için kullanmaya başladı. Teknolojinin tam olarak gelişmesi için ise 21. yüzyılı beklemek gerekti. Özellikle son 4 yılda drone’lar yoğun olarak ticari amaçlarla satılmaya başlandı.
YÜZDE 6000 BÜYÜME
Etrafınıza baktığınızda özellikle büyük bir şehirde yaşıyorsanız birçok kişinin drone aldığını görebilirsiniz. Yine de küresel ticari drone pazarı halen 2 milyar dolar gibi düşük bir seviyede bulunuyor. Karşılaştırmak gerekirse dünyada geçen yıl 1.4 milyar adet akıllı telefon satılırken drone satışları 1 milyon adedin altında kaldı. Bu sebeple büyük drone ‘patlamasının’ önümüzdeki birkaç senede yaşanması bekleniyor. Danışmanlık şirketi PwC’nin yayımladığı rapora göre küresel drone pazarının 2020 yılında 127 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Yani yüzde 6000’lik bir büyümeden bahsediliyor.
PAY KAPMA YARIŞI
Bu büyüme doğal olarak büyük-küçük tüm üreticilerin iştahını kabartıyor. 2016, pazarda en büyük payı kapmak isteyen şirketlerin mücadelesine sahne oluyor. Yeni nesil drone’lar daha kolay kullanım, uzun pil ömrü ve daha yüksek çekim kalitesi vaadediyor.
Selim KARAHAN-Akşam