Pilot Bayrak başından geçenleri şöyle anlatıyor:
"0 gün ben de raporluydum. Raporumu getirdiğimde havalimanında basın açıklamasının yapıldığı yerde arkadaşlarıma katıldı. Katıldım çünkü artık THY'de çalışma koşulları hepimiz için zor hale gelmişti. Akşamları ll'de uçuşa çağrılıyor, boş günlerimiz ailelerimizle geçirmesi zor şekilde düzenleniyordu. Ayda 8 günümüz boş. Ancak bu 8 günün dağılımını yapmak THY'nin elinde. Hafta sonu değil de hafta içinde denk gelecek şekilde yapınca ailemle bir arada olma şansım kalmıyor. Çocuklarım da okula gidiyor, onlar evden çıktığında ben kalıyorum. Eşler birbirini görmeden haftalar geçiriyorlar. Bir de '24 saat önce tebliğ' şartı var. Bizim uçuşlarımız aylık programlanır. Değişiklik olduğunda ise 24 saat önce bildirilmesi gerekir. Bu konuda da sıkıntılar yaşanıyor. THY'nin hızlı büyümesi de bu sorunların altında yatan nedenlerden biri. Elbette biz THY ile onur duyuyoruz ama onun büyüme temposuna ne havalimanı, ne apronlar ne de pasaport noktaları uyum sağlayabildi. THY bu sorunları gece uçuşları ve İstanbul dışında geceleme ile çözdü. Bu da bizim ailelerimizden yine ayrı kalmamıza neden oldu. Ben o gün basın açıklaması yapılırken işten atılacağımı düşünmedim. Hiç bir arkadaşım da düşünmemiştir. Biz orada grev hakkımız için vardık."
Radikal