Asiana Havayolları kazasının anatomisi
6 Temmuz’da San Francisco’da meydana gelen Güney Koreli Asiana Havayolları’nın kazasını, ilk andan beri yakından takip ettim. Her havacılık kazasının doğru anlaşılması ve dersler çıkartılması için iki temel unsurunun gerekliliğinin altını çizmekte fayda var: Objektiflik ve bilimsellik. Kazalar sonrasında ana amaç suçlu aramak değil, çıkarılan derslerle havacılık emniyetini maksimize etmektir. Ne yazık ki ülkemizde ilk tepkiler, her zaman pilotları suçlamak refleksi üzerine kurulu olduğu için bu hatırlatmaları yapıyorum. İleri teknoloji, meteorolojik koşullar, insan faktörü ve daha pek çok faktörün harmanladığı bir sektörde hiçbir olay veya kazanın nedeni tek değildir; ancak birkaç faktörün bir araya gelmesi sonucu oluşur.
Kazanın nedenlerini ortaya çıkartmak ABD Ulusal Ulaştırma Emniyet Başkanlığı’na (National Transportation Safety Board-NTSB) düşüyor. Kanımca bu kurum kaza araştırma, sonuçlandırma ve emniyeti artırma tavsiyeleri verme konusunda dünyada bir numaradır. Prensip olarak ön kaza raporlarını kazayı takiben birkaç ay içinde, detaylı nihai raporlarını ise 12-18 ay içinde yayınlarlar.
GÖRÜŞ MESAFESİ UYGUN
Kaza günü hava şartları, havacılık açısından oldukça yeterli, görüş normal, rüzgâr şiddeti azami limitin oldukça altında. San Francisco Havalimanı ise ABD’nin en büyük 10 havalimanından biri olduğu gibi en üst düzey teknolojik seyrüsefer cihazlarıyla donatılmış son derece kabiliyetli bir meydan. Kaza günü çoğu havalimanında da ihtiyaç halinde uygulanan, ILS olarak adlandırılan, hassas yaklaşma sistemleri geçici bakıma alınmış durumda…
Tolga Turgut’un yazısının devamı için TIKLAYINIZ…