Airbus H145 helikopteri, ilk kez sürdürülebilir havacılık yakıtı (SAF) ile uçtu ve uluslararası havacılıkta yeni bir dönüm noktasına ulaşıldı. ADAC Vakfı’nın Yönetim Kurulu huzurunda ve ADAC Luftrettung, motor üreticisi Safran Helicopter Engines, helikopter üreticisi Airbus Helicopters ve enerji şirketi TotalEnergies genel müdürleri ve üst yönetiminin katılımları ile Münih Harlaching Kliniği’ndeki hava kurtarma istasyonunda gerçekleşen törende ADAC Luftrettung tarafından işletilen Airbus H145 kurtarma helikopterinin Arriel 2E motorlarına bir tür SAF olan bioyakıt ikmali yapıldı.
Bu şirketlerin ortak desteği ve gücü ile helikopterlerin karbonsuzlaştırma yolunda büyük adımlar atılacak ve geleneksel yakıtların yerine alternatif havacılık yakıtları geliştirilecek.
H145’in kullandığı ikinci nesil bioyakıt (havacılık endüstrisinin tercih ettiği SAF), fosil eşdeğerine kıyasla CO2 emisyonlarını yüzde 90’a kadar düşürüyor, çünkü kullanılmış yemeklik ve katı yağlar gibi kullanım döngüsünden arta kalanlar ve atık malzemelerden üretilir. Sonuç olarak da yakıtın, tarımsal gıda üretimi üzerinde hiçbir negatif etkisi olmayacak.
Münih’te ilk kurtarma helikopteri uçuşu için kullanılan yakıt, TotalEnergies tarafından Fransa’daki tesisinde, herhangi bir bitki bazlı yağa dayanmaksızın kullanılmış yemeklik yağdan üretildi. Bu SAF ile ADAC Luftrettung filosu, CO2 emisyonlarında yüzde 33’lük bir azalma sağlayabilir ki bu, 50.000’in üzerinde kurtarma görevi ve yılda 3.3 milyon kilometreden fazla uçuşla, yaklaşık 6.000 ton CO2’lik bir azalma anlamına geliyor.
ADAC Luftrettung ve motor üreticisi Safran Helicopter Engines, sürdürülebilir havacılık yakıtının geliştirilmesine katkı sağlamak için aynı hedefi paylaşıyor. Bu amaçla Köln’de bir ADAC kurtarma helikopteri ile bir proje başlatıyorlar. Proje, H145’te bioyakıt kullanımını tüm yönleri ile inceleyecek ve operasyonel kampanya 2021 yazında başlayacak.
ADAC Luftrettung ve Safran Helicopter Engines Genel Müdürleri Frédéric Bruder ve Franck Saudo, önümüzdeki yıllarda biyoyakıtın karışım oranını yüzde 100’lere çıkarmayı ve ardından fosil yakıtlara alternatif olan Power-to-Liquid (PTL) olarak da bilinen sentetik e-yakıtın kullanımını teşvik etmeyi öngören SAF konusunda uzun vadeli bir anlaşma imzaladılar. PTL, yenilenebilecek kaynaklardan elektrik enerjisi ile elde edilen ve bioyakıt kullanımı ile birlikte iklim-nötr havacılığa yaklaşmanın önemli adımı sayılıyor.
Bioyakıt şu anda Jet-A1 tipi geleneksel gazyağı ile maksimum yüzde 50 oranında karışım ile havacılık kullanımı için sertifikalandırılmış ve onaylanmıştır. ADAC kurtarma helikopteri yüzde 40’lık bir karışımla uçuş gerçekleştirdi.
ADAC Luftrettung’ın kâr amacı gütmeyen kuruluşu olan ADAC Vakfı CEO’su Dr. Andrea David, “Bizim için SAF pilot projesi, iklim-nötr ADAC Vakfı ve hava kurtarma hizmetine giden yolda ilk büyük adımdır ve Almanya ile Avrupa’nın iklim koruma hedeflerine ulaşmasında kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olarak katkımızdır” dedi.
ADAC Luftrettung Genel Müdürü Frédéric Bruder, “Çevre dostu gazyağı ile acil sağlık hizmetlerinde CO2’yi azaltmada öncü olmak istiyoruz. Bu, SAF kullanımının uzun vadede geleceğe dönük olması için teknolojik olarak hava kurtarma hizmetini geliştirmemiz gerektiği anlamına geliyor. Bunu başarmak için de yanımızda güçlü ortaklarımız var. Önemli bir nokta da, SAF resmi olarak onaylanmış bir yakıttır, bu da uçuş ve hasta güvenliğinin en üst düzeyde olduğu anlamına geliyor” dedi.
Safran Helicopter Engines CEO’su Franck Saudo şunları söyledi: “Safran, helikopter karbondioksit emisyonlarını azaltma çabalarında motor endüstrisine öncülük eder. Bu tarihi ilk uçuşla birlikte, Safran ile güçlendirilmiş helikopter filosunda SAF kullanımını genişletmek için ADAC Luftrettung ile bir anlaşma imzaladık. Tüm Safran motorları, bioyakıt da dahil olmak üzere yüzde 50’ye kadar sürdürülebilir yakıtla çalışacak şekilde sertifikalandırılmıştır. Hedefimiz yüzde 100’e ulaşmak.”
Airbus Helicopters CEO’su Bruno Even ise şunları söyledi: “Sürdürülebilir havacılığa öncülük etmek, Airbus’ın net bir hedefidir ve sürdürülebilir havacılık yakıtının kullanılmasını sağlamak sektörümüz için önemli bir dönüm noktasıdır. Bugünkü etkinlik, Airbus Helicopters’ın dünyadaki en düşük CO2 emisyonlu ürün yelpazesine sahip olma arzusunu pekiştiren ilk adımdır.”
TOTAL Deutschland GmbH Genel Müdürü Christian Cabrol, “TotalEnergies, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşma hedefi belirledi. Bioyakıtlar geliştirerek, havacılık endüstrisi müşterilerimizin kullandıkları enerji ürünlerindeki karbon yoğunluğunu azaltmalarına yardımcı oluyoruz. Sürdürülebilir havacılık yakıtımız, depolama ve dağıtım için lojistik altyapıda herhangi bir değişiklik yapılmadan ve dolayısıyla doğrudan uçaklarda ve helikopterlerde kullanılabilir. Bunu bugün pratik olarak deneyimlemiş bulunuyoruz. Geçtiğimiz Mart ayında, Fransa’da sürdürülebilir havacılık yakıtlarının üretimine başarıyla start verdik ve iki hafta önce Paris ve Montreal arasında uzun mesafeli bir uçuş için kullanılmaya başlandı, yakında Alman müşterilerimize sunacağız” dedi.
