Nizam Abdulrahman Nisayif, Stockholm’de çalışmalarını ve yaşamını sürdüren Iraklı bir sanatçı. 12 yıl Kuzey Kıbrıs’ta yaşadı; orada sanatla uğraştı, sergilere imza attı. 2007’de Kıbrıs’tan ayrılma kararı aldı. Ayrılmadan önce de oradaki son sergisini açtı. 2007’de Stockholm’e giderken büyük tablolarını yanında götüremediği için Kıbrıs’ta bıraktı. Yıllar sonra yani geçen Ağustos ayında Kıbrıs’a dönerek, sözünü ettiği 4 büyük tablosunu Stockholm’e götürmek istedi. Her şey tam da bu anda başladı...
‘Tamam, bir şey olmaz’
23 Ağustos’ta Türk Hava Yolları ile Kıbrıs’tan İstanbul’a uçan Nisayif, 100 cm x 80 cm boyutlarındaki tablolarını bagaja verdiğini ve ‘Bunlar tablolarım, sanat eseridir’ dediğini anlattı. ‘Tamam, bir şey olmaz’ yanıtını aldığını söyleyen sanatçı, tabloların üzerine kırılabilir, hassas etiketleri yapıştırıldığını ancak kendisine bir belge verilmediğini kaydetti. Ancak sanatçı Atatürk Havalimanı’na indiğinde tablolarının kaybolduğunu, uçakta bulunmadığını öğrendi. Bunun üzerine rapor yazdığını belirten ve yetkililere ileten Nisayif, ayın 28’inde Stockholm’e döndü.
Aylarca tablolarını arayan, Stockholm’deki THY ofisine defalarca mail atan, ofisin müdürüyle görüşen hatta tablolarının bilgilerini, resimlerini gönderen Nisayif bir türlü net bir cevap alamadı. Daha sonra kendisine tabloları için ne kadar para istediğinin sorulduğunu ve 4 tablonun değerinin toplam 16 bin dolar olduğunu yetkililere bildiren Nisayif şunları anlattı:
“Fiyat bilgisi verdikten sonra da 2 ay bekledim. Sürekli telefon ettim. ‘Ve nihayet bu hafta bana 300 dolar artı bilet verebiliriz sadece’ dediler tablolarımın karşılığında. Ben dilenci değilim, sanatçıyım. Eserlerim kaybolmuş. Hakkımı arıyorum ama hiç ciddiye almadılar beni. Tabloları bagaja verdiğimde bana belge vermediler. Gerektiğini bilseydim isterdim. Zaten kaybolursa biz karışmayız, sigortası yok deseler bagaja da vermezdim.”
THY yetkilileri ise böyle bir kayıp olayı yaşandığını doğrulayarak şu açıklamayı yaptı: “Nisayif’in kayıp tabloları için, uluslararası taşıyıcılığın sorumluluk ve yükümlülüğüne dair 1929 tarihli Varşova Sözleşmesi hükümleri uyarınca kaybın her bir kilosuna 20 dolar ödenmesi hususu göz önüne alındı. Yolcumuza bildirilmiş olan tazminat miktarı, biletinde de belirtilen serbest taşıma hakkı olan 15 kg üzerinden 15kg x 20 dolar=300 dolar olarak azami hesaplandı. Yolcumuzun kaybının bilet üzerinde belirtilmiş olan serbest taşıma hakkından düşük olması nedeniyle, yolcu menfaati düşünülerek serbest taşıma hakkı (15 kg) baz alınarak değerlendirme yapıldı.”
‘Evrak verilmesi gerekiyordu’
Prof. Hüsamettin Koçan, bu konuda izlenen prosedürü şöyle anlattı: “Bir eser sigortalıysa veya sanat yapıtı beyanı varsa sanat yapıtı muamelesi görür. Sanat eseri olduğuna dair bir evrak verilmesi gerekiyordu kişiye. Eğer o evrak yoksa sıradan bir bagaj muamelesi görür.”
‘Değerli eşyayı kaydettirin’
Avukat Cengiz Akıncı, sanatçının bagaja eser verirken resmi belgesini düzenleyip sigortasını yaptırması gerektiğini söyledi: “Resmi kayda geçirilirse, kayıp durumunda eserin bedelini alırsınız. Biletinizi aldığınızda uluslararası sözleşmelere göre verilen tazminat bedelini kabul etmiş oluyorsunuz.”
YASEMİN BAY-Milliyet