Dünyanın her yerinde havacılığın daha erişilebilir olması nedeniyle gelecekte yolculuklar özellikle de gelişmekte olan pazarlara doğru artarak hava yoluna kayacak. Airbus’ın en yeni Küresel Pazar Tahmini’ne göre önümüzdeki 20 yıl içerisinde (2013-2032), hava trafiği her yıl yüzde 4,7 büyüyecek ki bu da 4,4 trilyon değerinde 29,220 yeni yolcu ve kargo uçağına ihtiyaç duyulacağı anlamına geliyor. Bu uçaklardan 28,350 tanesi 4,1 trilyon dolar değerinde yolcu uçaklarından oluşacak. Bu uçaklardan 10,400 tanesi şu an hizmette olan uçakların yerini alacak. Bugün gökyüzünde olan 17,740 uçak göz önüne alındığında 2032’ye kadar dünya filosundaki uçak sayısı ikiye katlanıp yaklaşık 36,560 uçağa ulaşacak.
Ekonomik büyüme, orta sınıfların büyümesi, alım gücünün artması, seyahat kolaylığı, şehirleşme, turizm ve göç, insanlar ve bölgelerin arasındaki bağlantının ve seyahat sıklığının artmasındaki önemli faktörler arasında yer alacak. Şehirleşmenin artması ile günümüzde 42 olan mega şehir sayısı 2032’ye kadar 89’a çıkacak ve dünya uzun menzil uçuşlarının yüzde 99’u bu şehirler arasında ya da bu şehirler üzerinden gerçekleşecek.
Trafikteki büyüme uçak boyutlarında da yüzde 25 artışa neden oluyor ki bu nedenle de havayolları ya daha büyük uçakları tercih ediyor ya da önceden verdikleri siparişleri daha büyük versiyonlar ile değiştirmelerine sebep oluyor. A380 gibi daha büyük uçaklar, doluluk oranını artırırken limitli olan slot sayısını daha verimli kullanma imkanı sağlıyor ve Londra Heathrow Havalimanı tarafından açıklandığı üzere yolcu sayısını ek sefer koymadan artırmayı sağlıyor. Sürdürebilir büyümeye odaklanılması, geçtiğimiz 40 senede yakıt tüketimi ve ses düzeylerinde yüzde 70 azalmaya sebep oldu ve bu trend A320neo, Sharklet’li A320, A380 ve A350 XWB gibi yenilikçi uçaklarla devam ediyor.
Airbus COO’su John Leahy: “2032’ye kadar Asya-Pasifik, Avrupa ve Kuzey Amerika’yı geride bırakarak dünya trafiğinde öncü olacak. Bugün ortalama olarak gelişmekte olan pazar nüfusunun beşte biri yılda bir kez uçuyor ve bu rakam 2032’de üçte ikiye çıkacak. Hava yolculuğunun çekici hale gelmesi ile bugün 2,9 milyar olan yolcu sayısı da 2032’de 6,7’ye çıkmış olacak bu da havacılığın ekonomik büyümedeki anahtar rolünün bir göstergesidir” dedi.
İç hat uçuşları da hızla büyümeye devam edecek, Hindistan en yüksek iç büyüme oranına sahip olacak (yaklaşık yüzde 10), onu Çin ve Brezilya (yüzde 7) takip edecek. Genel anlamda yüzde 5,5’lik dünya ortalamasının üzerinde trafik artışı ile Asya-Pasifik yeni uçak ihtiyacının yüzde 36’sını oluşturacak onu yüzde 20 ile Avrupa ve yüzde 19 ile Kuzey Amerika takip edecek.
A380 tarafından domine edilen çok büyük uçak pazarında 519 milyar dolar değerinde 1,334 yolcu uçağına ihtiyaç duyulacak. Bunların yüzde 47’si Asya Pasifik bölgesinde, 26’sı Orta Doğu ve 16’sı Avrupa’da olacak. Asya-Pasifik’in A380 ihtiyacı bölge genelinde orta sınıftaki büyüme tarafından desteklenecek ki önümüzdeki yirmi senede bu büyümenin dört katına çıkması bekleniyor.
A350 XWB ve A330’u içine alan çift koridorlu uçak pazarında 1,82 trilyon dolar değerinde 6,779 uçağa ihtiyaç duyulacak. Bunlardan yüzde 48’i Asya-Pasifik’e, yüzde 15’i Avrupa’ya ve yüzde 13’ü Orta Doğu’ya teslim edilecek.
Tek koridorlu uçak pazarı ise teslimat sayısının yüzde 71’ini temsil ediyor ve bu segmentte önümüzdeki 20 senede 1,80 trilyon dolar değerinde 20,242 uçağa ihtiyaç duyulacak. Bunlardan yüzde 34’ü Asya Pasifik, yüzde 23’i Kuzey Amerika ve Avrupa ihtiyaçlarını karşılayacak. Düşük Maliyetli Havayolu modelinin özellikle Avrupa’da ve Asya, Orta Doğu ve Afrika’da artmakta olan başarısı sayesinde yeni pazarlar açılacak ve bu bölgelerde birçok kişiye ilk defa uçma imkanı sağlayacak. 2032’ye kadar düşük maliyetli havayolları pazar paylarını bugün 17’den 21’e yükseltecek.