TFS Akaryakıt Hizmetleri, havacılık yakıtlarının sürdürülebilirliği konusunda önemli bir adım atarak Türk Hava Yolları’nın Paris uçuşlarını yapacak uçaklarına haftalık periyotlarla Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) ikmaline başladı.
Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü’nün (ICAO) geliştirdiği CORSIA yaklaşımının 2020 itibarıyla tanımladığı karbon-nötr büyüme perspektifi çerçevesinde önem kazanan Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF) kullanımı konusunda İstanbul Havalimanı’nda da ilk adım atılmış oldu. TFS’nin mevcut yakıt ikmal altyapısı tüm havayollarına SAF içeren yakıt ikmalini sağlayabilecek yeterliliğe sahip.
Çevreci Havacılığın Yükselen Yıldızı
Biyoyakıt, Biyojet ya da biyo-havacılık yakıtı isimleri de verilen Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı (SAF – Sustainable Aviation Fuel), bitkilerden veya atıklardan elde edilen biyokütle türevi yakıtlar olarak biliniyor.
Fosil yakıtları kullanmak yerine sürdürülebilir biyokütle ya da gazlardan karbonun geri dönüşümüne dayanan SAF üretimi, havacılık şirketleri ve yetkili otoritelerin karbon emisyonunu azaltmaya dönük açıkladıkları agresif hedefleri gerçekleştirebilmeleri için büyük önem arz ediyor. 2020 itibarıyla 70 milyon dolar civarında olan küresel sürdürülebilir havacılık yakıtı pazarının, 2030’a kadar 7-10 milyar dolar düzeyine ulaşması bekleniyor.
Sonraki Adım: Türkiye’de SAF Üretimi
Finlandiyalı Neste firmasından destek alınarak tedarik edilen SAF, TFS’nin yakıt çiftliğinde geleneksel jet yakıtı ile harmanlanarak uçaklara ikmal ediliyor. TFS’nin stratejik planlarında yer alan Türkiye’de entegre bir Sürdürülebilir Havacılık Yakıtı üretim tesisi oluşturulması da hali hazırda proje aşamasında. Proje için Japonya merkezli bir firma ile ön çalışmalar yürütülüyor.
Sürdürülebilir havacılık dönemine hazırlanan şirketin bu çalışmaları Türk Hava Yolları’nın öncü küresel havacılık şirketi konumunu da perçinliyor. Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Ahmet Bolat, konunun bayrak taşıyıcı havayolu için önemini, “Dünyada en fazla uluslararası noktaya uçan havayolu şirketi olarak yeni bir döneme adım attık. TK 1823 sefer sayılı uçuşumuz ile ilk defa çevreci yakıt kullanılan uçağımız Paris’e uçuşunu gerçekleştirdi. Bu şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da misafirlerini konforla ve güvenle taşıyan şirketimizin geleceğe açılan yeni bir sayfası” şeklinde ifade etti.
Havacılık Yakıtlarında Türkiye’nin Küresel Gücü TFS
TFS Akaryakıt Hizmetleri A.Ş. küresel aktarma merkezi olan İstanbul Havalimanı’nda yürüttüğü yakıt ikmal operasyonu ve sahip olduğu kapasite ile havacılık yakıtları alanında Türkiye’nin hafızası ve gücü olmaya devam ediyor.
Bu konumunu güçlendirmek ve hem Türk Hava Yolları’nın hem de İGA İstanbul Havalimanı’nın rekabetçi gücünü artırmak için sektörün en iyi uygulamalarını bünyesinde gerçekleştiren TFS, sürdürülebilir havacılık yakıtlarının üretim ve tedarikinde de iddialı hamleler yapıyor.
Türkiye’de SAF üretimi ile ilgili fizibilite çalışmalarına başlayan firma bu çalışmaları gerçekleştirmek için alanında otorite bilim insanlarının yer aldığı bir çalışma grubu kurdu. Atıktan üretilen jet yakıtı teknolojisinin 2030 yılı itibarıyla ticarileşeceğini öngören grup bunun yanında plazma gazlaştırma teknolojisi gibi daha yeni teknolojileri de incelemeye aldı. Gelecekte, bu teknoloji altyapısıyla 1 ton biyokütle/gün işleme kapasitesine sahip bir başka SAF üretim tesisi kurulması için de çalışmalar devam ediyor.
Konunun önemini TFS Genel Müdürü Hüseyin Hilmi Aslanoğlu, “TFS için sürdürülebilir havacılık yakıtları konusu bir stratejik öncelik arz ediyor. Sektörde farklılaşmak ve yeni trendlere gecikmeden adapte olarak rekabetçi yönümüzü güçlendirmek bölgesel ve küresel hedeflerimize ulaşmak için olmazsa olmazımız. Biz teknik yönü ağır basan bir lojistik süreç yönetiyoruz. Uzmanlığımızı derinleştirmek ve işimizi basit bir tedariğin ötesinde katma değerli ve fark yaratan bir modele dönüştürmek çok önemli. Sürdürülebilirlik bu nedenle bizim için anahtar bir kavram. Hem çevresel konularda hem de finansal açıdan sürdürülebilir olmayı tüm operasyonumuzun ana ekseni yapıyoruz. SAF üretimi bu bakış açısının önemli çıktılarından biri” diye konuştu.
Yerli Know-How İle Dönüştürülen Elektrikli Jet Yakıtı İkmal Filosu
SAF tedarik ve ikmali dışında da çevreye duyarlı uygulamalarını artırarak devam ettiren TFS, İstanbul Havalimanı’nda yürüttüğü jet yakıtı sağlama hizmeti kapsamında, apronda kullandığı jet yakıtı ikmal araçlarını yerli paydaşlarıyla birlikte geliştirdiği bir proje ile elektrikli olarak imal ettirerek dünyada bir ilke imza atmıştı. Proje kapsamında tedarik edilen 50 jet yakıtı ikmal aracını elektrikliye dönüştüren TFS, bu sayede 5 bin 385 ton daha az karbon emisyonu gerçekleştirdi.
Elektrikli araçların dönüştürülmesinde Türkiye’den Önderyol ve Katmerciler firmaları sorumlu paydaşlar olarak rol aldı. Proje, global jet yakıtı şirketleri arasında bir ilk olup, IATA Teknik Forum’da üyelerle paylaşıldı. Gerçekleştirilen proje sayesinde hem Türkiye’de endüstriyel elektrikli araç dönüşümü alanında know-how edinilmiş oldu hem de çevre ve gürültü kirliliğinin, enerji sarfiyatının azaltılmasına katkı sağlandı. TFS bu projeyle, Türkiye’de endüstriyel araçların elektrikliye dönüştürülme süreçlerinde örnek bir proje gerçekleştirdi.
Çevre için TFS Green
Çevreye duyarlı uygulamaları artırarak devam ettireceklerini, bu projenin sadece bir başlangıç olduğunu ifade eden TFS Yönetimi, 2019 yılı Nisan ayından bugüne kadar elektrikli dispanserlerle toplam 400 binden fazla ikmalde yaklaşık 6 milyon m3 yakıt teslimi yapıldığını belirtti. Tüm ikmaller içinde elektrikli dispanserlerle yapılan ikmallerin oranı yüzde 97 olarak gerçekleşti. Proje ile;
-Toplam 5 bin 385 ton daha az CO2 salınımı
-Yıllık bin 24 m3 daha az motorin sarfiyatı
-Gürültü kirliliğinin önlenmesi sağlandı.
