Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek, havacılık sektörü için de büyük önem taşıyor. Günün her anında elektrik enerjisinin tüketildiği havalimanlarında enerjinin yenilenebilir kaynaklardan sağlanması kaçınılmaz… Bu konuda hem dünya markası olmuş bir inşaat şirketi, hem de Türkiye’nin en önemli havalimanı işletmecisi olarak TAV yatırımlarını sürdürüyor.

Geçen hafta finansman kredisi imza töreninin ardından açıklamalarda bulunan İstanbul’un yeni havalimanının CEO’su Yusuf Akçayoğlu da, bu konuda olumlu konuştu. Akçayoğlu İstanbul’un yeni havalimanının kendi enerjisini kendisinin üreteceğine dikkat çekerken, bu alanda projeler geliştirdiklerini ve yaptıkları planlamaları yakın gelecekte açıklayacaklarını duyurdu.

Yine geçtiğimiz hafta yayınlanan bir haber umut vericiydi: 2015-2019 stratejik planını hazırlayan Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ),  elektrik ve çevre kirliliğini azaltmak için her yıl 2 havalimanına güneş ve rüzgar santrali kurulmasını kararlaştırdı. Plana göre güneş santralleri ilk etapta yılın 365 günü güneş gören bölgelerdeki havalimanlarına kurulacak.

DHMİ’nin bu planlaması, geç kalınmış olsa da çok doğru bir karar… Sonuçta bugün itibarıyla Türkiye’de bulunan 55 havalimanında yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılmasını ve bu kaynaklardan üretilen enerjinin kullanılmasını sağlamak başta DHMİ’nin sorumluluğu olsa gerek… Kurumun girişiminin başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olmak üzere ilgili diğer kurumlarca destekleneceğini umuyoruz.

Aydınlık günler dileğiyle…