Vizyonu, meseleleri değerlendirirken objektif ve gerçekçi yaklaşımıyla Genel Müdür Yıldırım’ın DHMİ için bir şans olabileceğini söyleyebilirim. Öncelikle donanımı ve uzun yıllara dayanan havacılık deneyimiyle Yıldırım, kurumda farklı bir sinerji oluşturabilecek yapıda sıra dışı bir bürokrat görüntüsü çiziyor. Mevzuat engellerini aşar, kendi deyimiyle “memur zihniyeti”nde dönüşümü sağlayabilirse Yıldırım, DHMİ ile ilgili hedeflerini de gerçekleştirebilir. Genel Müdür Yıldırım dev bir kuruluş olan DHMİ’nin Türkiye sınırlarına hapsolmuş vaziyetine dikkat çekiyor. DHMİ kadar potansiyeli olmayan kuruluşların dahi yurtdışına açıldığına ve ciddi işler yaptığına işaret eden Yıldırım’ın vizyonu, kurumun “Türkiye sınırlarının dışına açılması”, yap-işlet-devret modelinin uygulayıcısı olarak projeler alınması ve yönetilmesini kapsıyor… Aslında bu anlamda DHMİ’nin yurtdışında ihalelere katılma olanağını sağlayan yasal düzenleme de yapılmış durumda…

Yıldırım’ın öncelikli olarak üzerinde durduğu bir diğer konu da, Türkiye’nin çok büyük eksikliklerinin olduğu “genel havacılık” konusu… Havacılık alanında ileri ülkelerde, sektörde yaratılan gelirin önemli bir bölümünün sağlandığı genel havacılık, Türkiye’de çok geri kalmış durumda. Bu konuda girişimlerinin olacağını söyleyen Yıldırım, öncelikle çok kapsamlı bir toplantı yaparak bir yol haritası oluşturulacağını söylüyor.

Sözün özü; konusuna hakim bir yönetici, enerjik, yenilikçi ve girişimci bir anlayışla işe koyuluyorsa başarı da mümkün olacaktır. Umarım Genel Müdür Serdar Hüseyin Yıldırım hedeflerine sorunsuz ulaşır.

Aydınlık günler dileğiyle…